30 Ekim 2020 günü Türkiye saati ile 14.51'de, merkez üssü Yunanistan'ın Sisam Adası açıklarında İzmir'in Seferihisar ilçesine 23 km mesafede bulunan, yerin 16,58 km altında 6,9 Mw büyüklüğünde meydana gelen ve yaklaşık 16 saniye süren depremdir.

Bu depremden en çok İzmir’in Bayraklı, Karşıyaka, Bornova ilçeleri ciddi hasar aldı. Binlerce binanın hasar aldığı deprem sonucu 117 kişi hayatını kaybederken 1034 kişi yaralandı. Sakat kalan vatandaşlarımızın sayısı net olarak bilinmemektedir. Bu depremin üzerinden tam 4 yıl geçmesine rağmen ders çıkarıp yeterli önlem alabildik mi?

Uzmanlar ve dilimiz döndüğünce biz deprem bilimi eğitimi almış jeologlar ülkemizin deprem kuşağında olduğu ülkemizin her bölgesi için ciddi deprem kanunları çıkarıp vatandaşlarımızın hayati tehlikeye karşı koymalarını sağlamak için önlemlerin alınmasını dile getirdik getirmeye devam ediyoruz. Deprem bir doğa olayıdır. İlahi bir olay değildir. Yer kürenin tektonik hareketleri sonucu meydana gelir. Dünyanın oluşumundan bu yana kıta ve levha hareketleri ile depremler binlerce yıldır meydana gelmektedir. Gelmeye de devam edecektir. “Olacağı önceden kestirmek müneccimliktir” hurafesi artık safsatadır. Deprem bilimci olarak bilimin ışığında depremin olacağını söylüyoruz. Bunu bilerek önlem alınmalıdır. Müneccimlere, hurafecilere değil, bilim adamlarının uyarılarına dikkat edilmelidir. Bırakın onu İzmir depremi sonrası daha ders bile çıkarmamışken, önlemler alınmamışken 2023 Ocak ayında Kahramanmaraş merkez üslü,10 ilimizi etkileyen aynı günde 7.7 ve 7.6 şiddetin de iki ayrı deprem sonucu yüz yılın felaketi yaşandı. 

Ülkemizde resmî rakamlara göre en az 53 bin 537 kişi hayatını kaybetti. 5 milyonun üzerinde insan depremden etkilendi. Her iki depremi de yaşayan birisi olarak depremzede oldum. Babadan atadan yadigar Şanlıurfa’daki evim yıkıldı. 300-500 yıl arasında oluşan bu depremler 1500 yıllarında Şanlıurfa’nın Şuayip şehrini yerle bir etmişti. Yine merkez üstleri Maraş bölgesi idi. Peki bilim adamlarının söylemlerine kulak vermeden, cennetten daire satanlara inanarak, kaç yüz vatandaşımızın vefat ettiğini hatırlıyor muyuz? Fay hattının üzerine yapılmaması gerektiğinin, söylenmesine rağmen, deprem sonrası kullanılmaz hale gelen Hatay havaalanını hatırlıyor muyuz? Ünlü futbolcu Volkan Demirel’in hıçkıra hıçkıra ağlayarak yardım istediği o anı hatırlıyor musunuz.? Çadır battaniye satan Kızılay’dan hiç bahsetmeyeceğim. AHBAP diye bir grup kuran Haluk Levent’in çırpınışlarını hatırlıyor muyuz? Bölgede akbaba gibi inşaat yapmak için komisyon alan kamu kurumu üst düzey çalışanlarından bahsetmeyeceğim. Vatandaşa su götürülmesi için yardım konvoylarına müdahale edenlerden bahsetmeyeceğim.

Yani kısacası bulanık suda balık avlamaya çalışanlar ile talandan mal kaçıranlardan da bahsetmeyeceğim. Çok ciddi hikayelerin olduğu ama içler acısı bir ülke durumuna düştüğümüz de görmezden gelmeyeceğim. Bir ülkeyi vatandaşına karşı aciz duruma düşüren o ülkeyi yönetenlerdir. İnsan canı siyaset üstü bir şeydir. İnsan en kıymetli canlıdır. Kıymetini bilmek de siyasilerin işidir. Peki biliniyor mu ? Neredeee dediğinizi duyar gibiyim…

Sadece şunu sormak istiyorum: İzmir Depremi’nde hasar almış binalar ile ilgili neden halen daha tamamı yıkılmamıştır. Vatandaşların hayati güvenliği neden tamamen sağlanamamıştır? 1999 İzmit Körfez Depremi sonunda çıkarılan deprem yönetmenliğine göre yapılmamış binaların yüzde 99.9’unda hasar oluşmuşken neden az hasarlı diye saçma sapan bir rapor düzenlenmektedir? Hasar var mı yok mu? Azı, ortası, çoğu ne demektir? Evet ayağı kırılmış birine az kırılmış orta kırılmış çok kırılmış diye teşhis koymanın absürtlüğü ile binaların hasar durumunun derecelendirilmesi absürtlüğü aynı değil midir? Hasarlı mı değil mi kardeşim? Nokta! Sen ne önlem alıyorsun? Ne tür kanun çıkardın? Vatandaşların hayatlarını kaybetmemeleri için kentsel dönüşümü yaptın mı? Gerek yerel yönetimler gerekse şehircilik ve çevre bakanlığı bu konuda ne kadar yol alabildi? 4 yıl geçmiş deprem üzerinden vatandaş neden kendi derdi ile baş başa bırakıldı? Hani şovlar yaparak, törenlerle deprem konutu yapıyoruz diyerek temeller atıyordunuz? Hani halk konut nerde? Hey eski bayraklı belediye başkanı hey eski İZBETON genel müdürü hey eski büyükşehir belediye başkanı nerede bu halk konut. Hey onlarla beraber kurdele kesen milletin vekili sıfatı ile ortada gezen arkadaşlar neredesiniz? Yine büyük bir deprem olunca mı ortaya çıkacaksınız? Halka verdiğiniz sözleri unutmuş olarak yüzünüz kızarmadan pişkin pişkin yine timsah göz yaşı mı dökeceksiniz? Yetkililer sizi uyarıyorum, lütfen önlem alın depremler öldürmez hasarlı çürük yapılar binalar öldürür. Deprem İzmir için çok can yakabilir eğer sizde vicdan ve insan sevgisi varsa İzmirli için önlemler alarak depreme gerekli hazırlığı yaparsınız…