Sevgili okurlarım, ilginize, sevginize çok teşekkür ederim. Çift haneli binler için sizlere sonsuz teşekkür ediyorum.
Gazeteme ve bana verdiğiniz destek çok kıymetli. Ve bugün bizleri yetiştiren en değerli varlıklarımız öğretmenlerimizi anmak istiyorum.
Bu hafta aldığımız bir vefat haberi tüm ilkokul arkadaşlarımızla anılarımıza yolculuk başlattı. Sevgili ilkokul öğretmenimiz Halime Okdemir ‘in vefatı hepimizi çok üzdü. Dikili’nin bir haber sitesini hala orada yaşadığı için takipteydik. Arkasından söylediğimiz şey şuydu; ‘’Biz asaleti, kavga etmemeyi, ses yükseltmemeyi ondan öğrendik. Bize hiç kızmazdı, kusurlarımızı görmezden gelir; ama hepimize söyler gibi yapıp dersini de verirdi.’’
Rüya’nın ilkokul serüveniyle birlikte her anne gibi ilkokul yıllarına dönüşler yaşadım. Bizim zamanımız ve bu zaman karşılaştırmaları hiç bitmedi, bitmeyecek. Ama değişim olmadan da hayat akmıyor ki… Kızımın dönemi Zübeyde Hanım Eğitim Kurumları’ndan zerafeti, iyimserliği, öğretmek adına duyduğu aşkla kızıma çok iyi bir örnek olan İngilizce Öğretmeni Simge Açıcı ‘ya buradan tebriklerimi ve teşekkürlerimi sunuyorum. Böyle öğretmenler her zaman karşımıza çıksın. Bizim dönemimizde bir sınıf öğretmeni yeterdi. Ama artık rehber öğretmenler, yöneticiler ancak bir sınıf düzenini sağlayabiliyor. Zaman öğretmenleri mi değiştirdi, aileleri mi, çocukları mı, cevabı olan varsa bize de söylesin.
Çocukluğumdan hatırladığım bir yönetici yok, özel okul öğretmenleri tek kişilik dev kadroydu. Özel okullara, iyi öğretmenleri devletten transfer eder, üniversitelerden branş öğretmenleri getirirlerdi. Okullarda yöneticileri Rüya sayesinde tanıdım. Rehber öğretmenleri de. Yöneticilerin içinde öyle bir isim var ki, sadece insana değil, hayvanlara karşı da duyduğu sevgi ve ilgiyle çok güzel bir örnek olan Müdür Yardımcısı Fulya Pulcuoğlu. Pulcuoğlu’nu okul bahçesinde şefkat ve sevgiyle kedileri beslerken görürsünüz, bu görüntü bile çocuğunuzu okula bırakırken huzur verir. Eğitim camiasının duayenlerinden rahmetli Necdet Doğatana da okul bahçesinde kedileri beslerdi.
Doğanata’nın yönetcilerinden Metin Biniş şuan 12. üniversitesini okuyor. Eğitim aşkı rahmetli Doğanata’ya yakın olanlarda bitmek tükenmek bilmiyor. Haber Ekspres’e köşe yazısı yazdığı yıllarda, her pazartesi eski okuluma giderdim, o söyler ben yazardım. Ve eğitime dair uzun sohbetler ederdik. Okulunda sadece öğrenciler değil öğretmenler de yetişirdi. O dönemin İngilizce öğretmenlerinin hepsi üniversitelerde hoca oldular. Sevgili halam da bu gruba dahil. Onun bulunduğu yer, herkes için bir eğitim yuvasıydı. İşte rahmetli Necdet Doğanata’ya duyduğum bu saygıyı Fulya Pulcuoğlu’na da duyuyorum. Eğitim işindeki insanın eğiticiliği ve öğreticiliği ne kadar yüksek olursa, kurumun ölümsüzleşmesi de o kadar mümkün. Ortada okul kalmamasına rağmen kaç kuşaktır sevgi ve özlemle okulumuzu, öğretmenlerimizi anıyoruz. Ve şimdi en kıymetlimiz evlatlarımız ve onların unutulmaz okul deneyimleri.
Bir insan kaç yaşına gelirse gelsin öğretmeni karşısında çocuk oluyor. Biz rahmetli öğretmenimiz Halime Okdemir’i çok sevdik, şanslıydık. Öğretmenler hep sevgiyi çoğaltsın, güzel anılar güzel gelecekler kurdurur.