Dün İzmir'in,  Ege'nin en köklü gazetesinin birinci sayfa haberini okuduğumda aklım yerinden çıktı.

İstanbul'da iş yapamayan, yazıları okunmayan, “Gazeteciyim” diyen adamları, gazeteci çöplüğüne dönen İzmir'e gönderenlerin adamı olan bir şahsın sözüm ona köşe yazısını okudum.

Gazeteci olmadığımı her platformda konuşurum.

Gazetecilik okuyan genç çocukların yanında, “Gazeteciyim” demeye utananlardan biriyim.

Gazeteciyim diye geçinen kişilerin karşısında hasbelkader köşe yazmaya başlamıştım.

Mütevazı olmaya gerek yok, okunan bir köşe yazarı olduğumu düşünüyorum.

Dedim ya, “Gazeteci çöplüğüne dönmüş İzmir” diye.

Yıllardır bu şehirde tanımadığım bir arkadaş dün Mustafa Karabağlı diye bir iş insanımız için köşe yazısı yazmış.

Hayatımda karşı karşıya gelmediğim bir iş insanı Mustafa Karabağlı.

İyi bir iş insanı olduğunu bir televizyon kanalı aldığında duymuştum.

Medyada kendime rakip olarak görmem gereken bir kişi aslında.

O dönem adamın profilini inceleyeyim dedim. Bu köşe yazısını yazan ve  o zihniyetteki insanlar zeki adamları sevmezler biliriz.

Adam ODTÜ gibi bir üniversiteden mezun. 

Türkiye'deki evlere akıllı elektrik saati üreten ve bunun AR-GE'sini yapan çok zeki bir adam.

Ve bu köşe yazısını yazan kişi, bu adam için, “80 milyon para kaptırmış” diye bir köşe yazısı yazmış.

Denizbank olayından bahsediyorum anlamışsınızdır.

Bu köşe yazan arkadaşa tekzip olsun diye dün bir basın açıklaması göndermiş Mustafa Karabağlı.

“Bırakın 80 milyon TL'yi, 8 kuruş kaptırdığım para yok” diyor basın açıklamasında.

Bugün gazetemizde bu basın açıklamasını haber olarak girmiş arkadaşlar.

Ben bu açıklamada değilim.

Ben ticaret yapan iş insanı gibi yazacağım o arkadaşa bunun cevabını.

Bulmuşsun cebinden bir kuruş ödemeden çıkan günlük gazeteyi, istediğime sallarımla olmuyor bu şehirde.

Bu adamın yanında yüzlerce insan çalışıyor, bu adamın eşi var çoluk çocuğu var. Büyük ihtimal bu adam geçmişte medyaya yatırım yaptı diye hedef almışsınız anlaşılan.

Ama yazdığın o gazete 100 küsur yıldır bu şehrin gazetesi. Sakın gazetenin sahiplerine yağcılık olsun diye böyle şeyler yapma. Bu şehir çöp dönüşümü yapılan en önemli şehirlerdendir. O gazetede İzmir'de yaşayan bütün gazetecilerin ve o gazeteyi zamanında yüzbinlerce bayiden satın alıp okuyanın hakkı vardır. Sakın bunu aklından çıkarma.  

Sen şimdi parayı kaptıranlara değil de, parayı kapan ve dolandıran kişiyi de kenara bırak. Yüreğin yetiyorsa, o büyük bankanın bu işin sorumluluğunu üstlenmesini talep et de ben de sana buradan övgüler yağdırayım.