Şaşkına dönüyoruz sistemimizle şap şaşkına dönüyoruz. Dünyada kişi başına düşen gelir durumuna göre vatandaşından rekor oran da en çok vergi alan ülke Türkiye olduğunu biliyor muyuz?
Ülkemizde verginin yüzlerce kaleminin olması ve üretim ekonomisinin olmayışı mı sebeptir acaba? Devlet üretim ekonomisini oluşturamayınca vatandaşın sırtına yüklediği vergilerle ekonomiyi ayakta tutmaya çalışmasından mı bu kadar pahalılık ortaya çıkmaktadır.
Şaşıracaksınız ama en büyük vergi dilimi alkolden alınıyor. Ülkemizde yaşayan vatandaşların yüzde 90’ından fazlası Müslüman olunmasına rağmen hükümetinde din eksenli siyaset yapmasından yola çıkarak bu kadar içkiden vergi geliri elde edilmesi, bu vergiyi ne kadar helal ne kadar haram kılar? En büyük vergiyi alkolden toplayarak harcama yapılması ne kadar caizdir acaba!
Her şeyin kararında ve usulünde olması lazımdır. Nitekim milli içeceğimiz rakı adabı diye bir adap vardır. Bunu herkes bilmez rakıyı içmesini bilenler bilir. Rakı ülkemizin milli içkisi olarak bugün dünyada satılan en büyük ihraç içkimizdir. Milli gelire katkısı akıllara ziyan ciddi rakamlardadır.
Alkolün ülke ekonomisini ayakta tutması şaşırtıcı, değil mi? İçilen her bir litre içkiden en az yüzde 250 vergi devletin kasasına giriyor. Olduğunu düşünürseniz. Bu içkinin kime ne faydası ne zararı olduğunu ayrıca da görürsünüz.
Neyse derdim içkiyi burada methetmek değil ama ülke ekonomisine içkinin katkısını da görmezden gelmememizde gerekir. Sonuçta ülkemizin bu vergi sistemi ile sürekli artan ve nereden daha vergi alırız anlayışı ile birinci sınıf ülke olmamız çok zor gibi görünüyor. Ben çalışacağım katma değer oluşturmaya çalışacağım bir sürü bürokrasiye rağmen vergi yüküm yüzde 5000’in neredeyse üzerinde olacak ve benim vatanımda halen ben ikinci üçüncü sınıf vatandaş muamelesi göreceğim. Neden mi? Çünkü, “Ev delisi el iyisi” yöneticilerimizden dolayı?
Kalın sağlıcakla içki haram helaline girmeyelim ama vergisi güzeldir haram ve helal ile çok uğraşanlara! Sağlıcakla kalın lütfen!