Tüm okullarda bırakın ilköğretimi anaokullarında bile başlayan ve bir çığ gibi büyüyen ‘akran zorbalığı nedir?

Akran zorbalığı; kişiyle aynı yaş grubunda olan kişi veya kişilerin birbirlerine veya tek bir kişiye karşı fiziksel, sözel ve duygusal/davranışsal olarak zarar verici davranışlarda bulunmasıdır.

Ailelerin ve okul aile birliklerinin, öğretmenlerin, okul rehberlik servislerinin çözüm sunucu çalışma yapmaları gereken geleceğimizi de olumlu olumsuz şekillendiren bir durum.

Bir iki nasihatle geçecek ya da göz ardı edilecek kadar da basit değil zorbalığa uğrayan kişinin özgüvenini yerle bir ederken ileri boyutlarda intihara dahi sürükleyebilir.

Fiziksel ve duygusal olarak kişiyi hayattan kopartacak bu durum MEB tarafından da dikkatle izlenmekte, okullarda öğretmen ve psikologların düzenleyeceği projeler olarak da ele alınmaktadır. Sözel ve duygusal zorbalık fiziksel şiddetten daha fazla baskıya ve daha fazla olumsuz sonuca yol açmaktadır. Özellikle çocukların elinden düşmeyen telefon ve internet vasıtasıyla da Sanal zorbalıkla da devam etmektedir. Düşünün okuldan ev telefon tarafından mobbingin en ağırına uğrayan çocukların ruhsal sağlığı nasıl korunabilir ki. İlgilenen anne babaları da ‘koruyucu olmayın onlar mücadele etsin’ derken popülerliğini başkalarını aşağılayarak ya da fiziksel duygusal şiddetle sağlayan çocukları teşvik etmekten başka işe yaramıyor.

Tüm okulun katıldığı yapanın ayıplandığı kınandığı hatta alkışlarla protesto edildiği projeler dama başarı kazanır. Kimse herkesi karşısına almak istemez.

Akran zorbalığı sonunda psikolojik olduğu kadar akademik başarısızlık, özgüven eksikliği, sosyal ve duygusal sorunlar çok görülür.

Akran istismarına hedef olan çocuklar diğer çocuklara göre daha yalnızdırlar. Diğer arkadaşları tarafından da hor görülebilir diğer arkadaşları ile de sorunlar yaşayabilir. Bunu tüm hayatına da taşıyabilir. Şiddet uygulayanların da suça eğilimli olması gibi

Bu tüm okullardaki hızlı değişimin, bir sonucu ya uyacaksın ya ezileceksin. Gözlerinizi kapamayın anneler, babalar, öğretmenler. Çocuklarımız bayır aşağıya sürükleniyor. Öncülük edin, mücadele edin, etkinlik oluşturun, okullarla görüşün MEB’dan da destek alın.

Bu gidişle koruyacak çocuğumuzda kalmayacak. Haydi göreve!