Türkçemizde gerçekten güzel sözler var. Bunlardan biri de; “Ele verir talkını, kendi yutar salkımı..”

İşte bu söz tam da CHP’li dostlar için söylenmiş sanki.

Çok değil bundan üç dört ay önce AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı, Monako’dan bir ıstakoz paylaşımı yapmıştı.

Hala ülkenin ve özellikle de CHP’li siyasetçilerin gündeminde.

CHP’li dostların kullandığı en önemli argüman şu:  “Halk ekmek için kuyruklarda beklerken, emekli pazarda artıkları toplarken, bir milletvekili bu zengin sofrasını nasıl paylaşır…”

Şebnem Bursalı, paylaşım için özür diledi. Kendi özel harcaması olduğunu devletin parasını harcamadığını da ekledi.

Ama, bir anlık boş bulunma Şebnem Bursalı’nın hala eleştiri almasına yol açıyor.

Şimdi gelelim yazının başında yazdığım, “Ele verir talkını, kendi yutar salkımı..” sözüne.

Son üç ayda Türkiye ekonomisi düzeldi mi?

Emekli refaha kavuştu mu?

Ucuz ekmek kuyrukları bitti mi?

Birine bile “evet” diyecek var mı?

Yoktur sanırım.

Peki ülkede durum böyleyken,  Paris’ten paylaşılan mutluluk fotoğraflarının anlamı ne?

Paylaşımlara bakarsanız, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özel gayet mutlu.

Mutluluklarının  nedeni, "İstanbul'un tanıtımı" adı altında Paris'te düzenlenen etkinlik. Bu etkinlik için haftalığı 249 bin 260 Euro olan ünlü moda müzesi Palais Galliera kiralanmış.

Etkinlik 600 bin Euro’ya malolmuş.

Oradan her gün değişik mutluluk kareleri paylaşılıyor,.

Tabi bu görüntüler özellikle bu konularda CHP’nin çok eleştirdiği AK Parti tarafından büyük tepki geliyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, , "Şayet ülkenin kaynaklarıyla ilgili cümle kurulacaksa; eleştirilecek olan havaalanı değil, halkın parasını Paris'te harcayan müsriflerdir. SGK'ya gelince para yok, cümbür cemaat Paris'te keyif çatmaya gelince var" diyor.

Çok da doğru söylüyor.

Yaptıklarıyla bunu söyleten Ekrem İmamoğlu da, kendini şöyle savunuyor:

 “Biz işimize bakıyoruz. Hesabını veremeyeceğimiz hiçbir konu yok.. Paris’teki tüm masraflar bir sponsor tarafından karşılandı. Belediyenin kasasından para çıkmadı..”

Mutlaka öyledir.

Öyledir de, bunu öyle keyifli paylaşımlarla milletin gözüne sokmanın ne anlamı var.

Çok tekrar oldu ama olsun bir daha yazayım:

Ele veriyorsun talkını, kendin yutuyorsun salkımı…

Soru şu: Şebnem Bursalı’nın kendi cebinden ödediği ıstakoz için Türkiye’yi neden ayağa kaldırdınız o zaman.

Madem para devletten çıkmadığı zaman her şey serbestse, neden hala “Istakoz ıstakoz” diye ağzınızda sakız gibi çiğniyorsunuz.

Aslında bunların hepsinden de önemlisi ne biliyor musunuz?

Şebnem Bursalı, ıstakoz paylaşımını yaptığında en büyük tepkiyi kendi partisinden almıştı.

Çıktı aslanlar gibi özür de diledi. “Yaptığım yanlıştı, paylaşmamalıydım” dedi.

Dilediği özüre rağmen Bursalı’nın yaptığını hala ağır eleştiren CHP’liler, bugün İmamoğlu’nun yaptığını alkışlıyor, savunuyor.

Hani yanlıştı, halk eziyet çekerken böyle paylaşımlar yapmak.

Yanlış yanlıştır arkadaş.

Kim yaparsa yapsın.

Öyle “Sizinkiler yaparsa yanlış bizimkiler yaparsa sorun yok” derseniz milletin yüzüne bakamazsınız.

Ele talkın vereceksiniz ama salkımı yutmayacaksınız anladınız mı?

 

GÜNÜN SÖZÜ

 

Kendin yapmadığın şeyi, başkasından beklemeyeceksin