Ercan Doğu... Adını duyduğumuzda yüzümüzde beliren o sıcak gülümseme, onun insanlara dokunuşunun bir yansımasıdır.
Ona “Ercan Bey” diyen bir meslektaşına rastlamak zordur. O, herkesin "Ercan abisi"ydi. Meslekte genç ya da yaşlı, herkes ona aynı sevgiyle yaklaşırdı. Bizim "Sayın Valimiz"di. Ama resmi sıfatların soğukluğu, onun sıcak karakteriyle erirdi. Kapısından içeri girdiğinizde, sizinle kurduğu ilk göz temasından itibaren kendinizi değerli hissederdiniz.
Ankara’dan İzmir’e tayin olduğunda, basın dünyasında adeta bir yıldız gibi parlamaya başladı. Tam sekiz valiyle çalıştı; ama çalışmak onun için bir görevden çok, bir yaşam biçimiydi.
Vilayetin Basın Müşavirliği denince akla gelen ilk isimdi. Onunla çalışmak demek, sadece bir meslek büyüğünden öğrenmek değil, bir hayat ustasının rehberliğinde yürümekti.
Gazetecilik onun kanında, ruhunda, her nefesinde vardı. Haber Ekspres Gazetesi ve EGE TV’de görev yaparken, genç meslektaşlarına heyecanını aşılar, deneyimlerini cömertçe paylaşırdı. Onun gözleri, bir habere ilk kez dokunan genç bir muhabirinki kadar parlardı. Bilgeliğiyle bizlere ilham olur, enerjisiyle yanımızda daima bir gençlik rüzgarı estirirdi.
Ercan abi, sadece gazeteci değil, aynı zamanda bir edebiyat insanıydı. Şairdi, hikayeciydi. Kaleminin ucundan dökülen kelimeler, torununa yazdığı masallarda birer yıldız gibi parıldar, şiir kitaplarında ise yüreklere dokunurdu. O sevgi insanıydı. Hayatının her anında bu sevgiyi ailesine, dostlarına ve meslektaşlarına aktardı. Eşi Elmas kardeşim onun hayat ışığıydı; kızları onun gururuydu; torunu ise geleceğe bırakmak istediği en değerli mirasıydı.
Ve ölüm... Ercan abi ölümden konuşmayı sevmezdi. Ona göre hayat, yaşandığı sürece güzeldi. Ama yine de bir şiirinde bize vasiyetini bırakmıştı:
"Tabutumun başında kimse ağlamasın... Ölürsem kefenimin içine koyun Türk bayrağımı..."
Şimdi, onun bu sözleri yüreğimizde yankılanıyor. Gözyaşlarımızı içimize akıtıyoruz, çünkü biliyoruz ki Ercan abi yaşadığı gibi onurlu bir veda istiyordu. Bizlere bıraktığın sevgi dolu anılar, genç gazetecilere rehber olan bilgece öğütlerin, torununa yazdığın hikayeler ve Türk bayrağına duyduğun derin sevgi... Hepsi senin sonsuzluğa uzanan mirasın.
Ercan abi, İzmir'in gazetecilik tarihine altın harflerle kazınan adın, kalplerimizde sonsuza dek yaşayacak. Türk bayrağıyla örtülen tabutunun başında, kalemini yere düşürmeden tutacağız. Seni, bıraktığın yerden onurlandırmaya devam edeceğiz.
GÜNÜN SÖZÜ
Ercan abi sensiz dünya zor olacak be….