Tam üç dakika kırk saniye alkışlandı, hem de ayakta

Alkışlanan mı?

Kasten öldürme, savaş suçu olarak sivil nüfusa karşı kasıtlı saldırılar düzenlemek.

Açlıktan kaynaklanan ölümler de dahil olmak üzere, insanlığa karşı suç olarak imha ve/veya cinayet, insanlığa karşı suç olarak zulüm suçlarından hakkında tutuklama istenilen Netanyahu!

Aslında Amerikan Kongresinde alkışlanan kendi sonlarıydı!

Neden mi?

Kim ne derse desin bir din savaşı yaşıyoruz.

Ve inanıyoruz ki her Firavunun bir Musa'sı, her Nemrut’un bir İbrahim’i var...

Dönüm noktası da üç dakika kırk saniye olacak, işte örneği Rashida Tlaib, gördünüz mü o onurlu ve vakur duruşu, ahlak nedir, vicdan nedir, dava nedir gördünüz mü?

Ve sonuna kadar diplomasinin sonuç almasını denedikten sonra asırlık düzeni bozacak o açıklamasıyla Recep Tayyip Erdoğan!

Bir lider sorumluluğunda tarihi açıklamasıyla dengeleri bir kez daha değiştirdi.

Zamanlaması, içeriği harika hedefi tam ortasından vuran bir açıklama.

Bütün şakşakçılar neye uğradığını şaşırdı.

Hemen akabinde dışişlerimizin kitabın ortasından dediği gibi;

Soykırımcı Hitler’in sonu nasıl olduysa, soykırımcı Netanyahu’nun sonu da öyle olacak.

Soykırımcı Naziler nasıl hesap verdiyse, Filistinlileri yok etmeye çalışanlar da öyle hesap verecek.

İnsanlık, Filistinlilerin yanında duracak.

Filistinlileri yok edemeyeceksiniz.

İnsanlığı yok edemeyeceksiniz.