Mayıs ayı başında Türkiye hakkında önemli bir rapor yayımlandı. Raporun başlığı “Türkiye'nin Dünyadaki Kartları”ydı.

AB Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü (EUISS) tarafından hazırlanan rapor neredeyse hiç konuşulmadı.

Raporu hazırlayan, Avrupa Birliği'nin (AB) ortak dış ve güvenlik politikası hakkındaki bağımsız bir araştırma merkezi olan EUISS, AB'nin dış politika ve güvenlik konularına ilişkin anlayışını geliştirmeye ve AB'nin bu alandaki karar alma süreçlerini iyileştirmeye yardımcı oluyor.

EUISS'de, uluslararası ilişkiler, güvenlik çalışmaları, savunma politikası ve diğer ilgili alanlarda uzmanlaşmış yüksek nitelikli bir araştırmacı ekibinin görev yaptığını da söylemeden geçmeyelim.

Peki ne diyor bu rapor?

Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde diplomatik, ekonomik ve askeri alanda iddialı bir vizyon izleyen Türkiye’nin küresel ölçekte bir güç olma yolunda olduğundan bahsediyor.

Özellikle de Afrika, Orta Doğu, Güney Kafkasya ve Batı Balkanlar'da…

Kültürel ve eğitime dayalı politikaların başarısından,TİKA’dan, Yunus Emre Enstitüsü’nden ve Maarif Vakfı’ndan, Anadolu Ajansı’ndan hatta hatta Türk Hava Yolları’ndan bahsediliyor.

Bu güçlenmenin sadece sosyal ve kültürel politikalardan da kaynaklanmadığı, Türkiye’nin bölgede önemli bir silah tedarikçisi durumuna geldiğinden de bahsediliyor raporda.

Bu bölgelerle etkileşimin, Türkiye için ikili bir amaca hizmet ettiğinden; izolasyona karşı ortaklıkları çeşitlendirdiği ve Batı'dan uzaklaşarak stratejik özerkliği savunduğu da ifade ediliyor.

Avrupa Birliği’ne, “Türkiye ile birliktelik” artık bir zorunluluk deniyor bir yerde.

Ve devam ediliyor,

Eğer Türkiye bunu başarırsa bölgenin genel seyri tamamen değişecek deniyor.

Peki bu olmazsa, başarılmazsa ne olması gerektiğini de (!) üstü kapalı anlatmış rapor.

Türkiye’nin içe kapanmasını sağlamak…

En önemli tespit ise Türkiye’nin ekonomi, iç politika ve güvenliği üzerine.

Bunlarda oluşacak zaafiyetin Türkiye’yi başarısız yapacağı üzerine…

Yaşadıklarımıza baktığınızda da başarısız olunması için nerelere saldırılıyor rahatlıkla görebilirsiniz.

Biz yıllardır anlatmaya çalışıyoruz ancak anlamamak için yoğun bir çaba sarf ediliyor.

Biz söyleyince üç maymunu oynayanlar belki Avrupa söyledi diye kabul edebilirler!

Tekrarla ve önemle belirteyim;

Türkiye Yüzyılı içi boş bir kavram ya da slogan değil.

Ve Türkiye tarihi boyunca hiç olmadığı kadar güçlü, yön gösterici ve karar verici.