“Yeryüzünde gördüğümüz her şey, kadının eseridir” Mustafa Kemal Atatürk

Mustafa Kemal Atatürk'ün bu sözü, kadınların toplumsal hayattaki yerini ve önemini en güzel şekilde vurgulayan ifadelerden biridir. Bu söz, kadınların medeniyetin ve kültürün gelişimindeki rollerini, toplumsal dönüşümlere olan katkılarını ve insanlığın ilerlemesindeki vazgeçilmez yerlerini anlatır.

Tarih boyunca kadınlar, toplumun her alanında önemli roller üstlenmişlerdir. Antik çağlardan günümüze kadar kadınlar, ailelerin temellerini atmış, nesiller yetiştirmiş, tarım ve zanaatla uğraşmış, sanat ve edebiyatta eserler vermişlerdir. Kadınlar, savaş dönemlerinde hem cephelerde hem de cephe gerisinde büyük fedakarlıklar yapmış, toplumun zorluklarla başa çıkmasına yardımcı olmuşlardır.

Kadınların eğitimdeki rolü, toplumsal gelişim ve ilerleme açısından kritiktir. Eğitimli kadınlar, ailelerin ve toplumların daha sağlıklı, bilinçli ve ilerici olmalarını sağlar. Atatürk, kadınların eğitimine büyük önem vermiş ve Cumhuriyet döneminde kadınların eğitim hakkını savunmuştur. Eğitimli kadınlar, bilgi ve becerilerini toplumun her alanında kullanarak, yeryüzünde gördüğümüz her şeyin temelinde yer almışlardır.

Kadınlar, ekonominin her alanında önemli katkılar sağlamışlardır. Tarım, sanayi, hizmet sektörü ve girişimcilik gibi alanlarda kadınlar, iş gücünün önemli bir parçasıdır. Kadınların ekonomiye katılımı, sadece ailelerin refahını artırmakla kalmaz, aynı zamanda toplumun genel refahını da yükseltir. Kadın girişimciler, yenilikçi fikirleri ve iş modelleri ile ekonomiye dinamizm katarlar.

Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, dünya genelinde bugün cinsiyet eşitliği için farkındalık yaratmak amacıyla kutlanan bir gündür. Özel gün, kadınların tarih boyunca verdikleri mücadeleleri hatırlatır ve gelecekte daha adil, eşitlikçi bir dünya yaratma hedefini simgeler.

Kadınların hak mücadelesini hatırlatan bugün, ayrıca kadınların ve erkeklerle eşit haklara, fırsatlara ve kaynaklara sahip olması anlamına gelir. Belki büyükşehirlerde yaşayan kadınlar çok fazla hakları için mücadele etmek zorunda kalmıyor ama kırsalda durum ne yazık ki farklı. Çoğunun sofradaki yeri eşinden ve çocuklarından sonra geliyor. Hayatın çok büyük yükünü sırtlanan kadınların bir kısmı bırakın değer görmeyi, ağır eleştirilere de maruz kalıyor.

Dünya genelinde de milyonlarca kadın, aile içi şiddet, cinsel taciz ve diğer şiddet türleriyle karşı karşıya kalıyor.

Temennim, kadınlarımızın hem duygusal hem de fiziksel olarak ‘iyi’ olmaları, hayata umutla, mutlulukla bakabilmeleridir.  Tüm kadınlarımıza neşe dolu, huzurlu günler diliyorum.