Günümüzün duygudan yoksun, cinsellik ağırlıklı, cep telefonlu yaşanan ikili ilişkilerin; “yönlendirmeli” aldatmaların uzağına düşen bu büyük sevgi, salt bir dostlukla başladı.
Dizginleyemedim, kalbimin sen için yanıp tutuşmasını.
Dün geceyi sana yazmakla, kalan zamanı da seni düşünmekle geçirdim.
“Yeryüzünün bütün zamanlarını” sana ayırmak istiyorum, seni düşünmek, seni yaşamak, senin için savaşmak...
Yorgunum, tek istediğim yüzümü kucağına koymak,
Saçlarımın üzerinde dolaşan ellerinin sıcaklığını hissetmek,
Dudaklarını dudaklarımda mühürlemek,
Teninin sıcaklığında var olmak ve sonsuza dek öylece kalmak...
Dün yine seni gördüm düşümde. Ayrıntıları anımsayamıyorum ama bedenlerimiz birbirimizde eriyordu kavurucu aşkın sıcaklığında...
Sen ben, ben sen oluyordum.
*
Herkesin maskesini evde bırakıp gerçek yüzü ile yaşadığı gerçek bir yaşam olması dileğiyle.
Huzurlu saatler diliyorum yüreğimin sıcaklığı sensin...
Savaşçı’nın önerisi
“Seni diğerlerinden farksız yapmaya bütün gücüyle gece gündüz çalışan bir dünyada, kendin olarak kalabilmek, dünyanın en zor savaşını vermek demektir. Bu savaş bir başladı mı, artık hiç bitmez.”
Bir işe başlarken savaşçı bu işe başlama niyetinin farkındadır. Önce niyetini oluşturur ve buna göre hareket eder, eylemlerini buna göre oluşturur. Hiç kimseden herhangi bir övgü, destek beklemeden niyetini gerçekleştirebilmek için mücadelesine başlar.
Kendini güçlü olarak adlandıran birey yaşamının iplerini elinde tutan bireydir. Kendi düşünceleri ve fikirleri olan, eylemlerini başkalarına göre değil de kendi niyetleri ve istekleri doğrultusunda düzenleyen kişi güçlü bir bireydir.
Savaşçı, aldığı kararların sorumluluğunu tam olarak aldığı için hayatında pişmanlığa yer vermez.
Savaşçı, şu an da yaşadığı anın tek ve eşsiz olduğunun bir daha geri dönüşü olmadığının farkındadır.
O yüzden her anını değerlendirir. Boş bir an geçirmez. Ömrünün tek olduğunun farkındadır. Ölüm korkusuyla yaşamaz. Çünkü geride bırakacağı herhangi bir pişmanlık bırakmaz.
*
Tavsiye...
Hayatın anlamını keşfettiğim, birçok konuda uyandırıcı etkisi veren, hayatımı, pişmanlıklarımı, verdiğim kararları gözden geçirmeme neden olan bir kitap oldu. Usta kalem, Doğan Cüceloğlu’nun “Savaşçı”sı…