Ben, sokakların sessiz bekçisi, bir sokak köpeğiyim.

Adımı ben de merak ediyorum.

Kimileri beni, “Uslu” diye çağırıyor yanına, bazıları, “Cesur gel” diyor, hatta birisi geçen gün, “Garip, al bunu” dedi ekmek uzattı bana.

Adım çok önemli değil zaten.

Mahallemde herkes beni seviyor.

Ben de mahallemdeki herkesi seviyorum.

Mahallenin minikleri geliyor bazen yanıma kadar.

Bazıları çekiniyor yaklaşmıyor.

O zaman ben gidiyorum onların yanına.

Kuyruğumu sallıyorum, korkmasınlar diye.

Oynuyoruz onlarla. Bir şeyler atıyorlar ben de gidip getiriyorum o attıkları şeyi.

Çok seviniyorlar.

Minik elleriyle başımızı okşadıklarında, dünyanın en mutlu canlıları biz oluyoruz.

Sabahları gözlerinizi  açtığınızda beni görüyorsunuz, çocuklarınızla parkta oynarken ben de onların etrafında koşturuyorum.

Biz, sokak köpekleri, sizin hayatınızın bir parçasıyız.

Yaşamak istiyoruz.

Sokaklarımızı korumak, gece boyunca sizi güvende tutmak istiyoruz.

Karanlıkta bile bizi göremeseniz de, biz her zaman oradayız.

Büyüklerimizle gezmek istiyoruz.

Sabah yürüyüşlerine çıktığınızda, sizinle adım adım ilerlemek, hayatın ritmini birlikte hissetmek istiyoruz.

Siz yorulduğunuzda, biz de dururuz; siz gülümsediğinizde, biz de kuyruklarımızı sallarız.

Yaşam bizim için de değerli.

Sokaklar  bizim evimiz.

Evinize,  bahçenize alırsanız tabi ki daha da mutlu oluruz.

Bize yaşam hakkı tanıyın.

Biz de sizin gibi, sevmek, sevilmek, yaşamak istiyoruz.

Hayatımızı ellerimizden almayın.

Yaşam bizim de hakkımız.

SON SÖZ

Sokaktaki can dostlarımızı sahiplenelim