Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ikili görüşmeler ve açıklamalar aralıksız devam ediyor. Başta Cumhurbaşkanı Ersin Tatar olmak üzere tüm üst düzey yöneticiler her an tetikteler.
Rum tarafından gelebilecek çeşitli hamlelere karşı sürekli hazırlıklı olmanın gayreti içendeler. Bu nedenle her fırsatta KKTC’nin haklarını ve Türk Cumhuriyeti’nin gücünü ve garantörlük kuralını tüm dünyanın dikkatine çekmek için uğraş veriyorlar.
Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı 50. Yılı Kutlama Derneği’nin 21 Aralık Şehitler Haftası nedeniyle düzenlediği etkinliğe uzaktan bağlanarak görüntülü bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar konuşmasında, Kıbrıs Türkü’nün her zaman yanında olan anavatan Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Silahlı Kuvvetlerine minnet duyduğunu ifade etti, Kıbrıs Barış Harekatı sayesinde Kıbrıs Türkü’nün özgürlüğüne kavuştuğunu ve Kıbrıs’ın bir Yunan adası olmasının engellendiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Harekatın bir dönüm noktası olduğunu belirterek, emri veren dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başkanı merhum Bülent Ecevit ve Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan’ı saygıyla andı, şehitlere rahmet diledi ve gazilere şükranlarını sundu. Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs Türkü’nün anavatan olmasının yanında Kıbrıs’ın garantör ülkesi olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’in en büyük ve en güçlü devleti olduğunu vurguladı.
Doğu Akdeniz’deki jeopolitik ve jeostratejik gelişmelere bakıldığında, Kıbrıs konusunda yürütülen siyasetin doğru olduğunun görüldüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Tatar, yaşanan gelişmeler sonrasında yürütülen siyasetin zemininin güçlendiğini kaydetti.
Gazze ve Suriye’de yaşananlar nedeniyle Güney Kıbrıs’ta bazı çıkar gruplarının konuşlandığını anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, ‘Kıbrıs meselesi çözülmeden Türkiye’nin üye olmadığı birliğe Kıbrıs giremez’ denilmesine rağmen, Annan Planına ‘hayır’ diyen Rum tarafının Avrupa Birliğine alınmasıyla AB’nin sınırları Kıbrıs’a kadar genişletildi. Doğu Akdeniz’de, enerji kaynakları, hava, deniz ve kıta sahanlığında üstünlük sağlamak istiyorlar bu nedenle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin önemi ve değeri artmaktadır. Türkiye’nin ve Türk dünyasının milli çıkarları açısından milli siyasetten dönülmemesi gerekir” diye konuştu.
Kıbrıs Türkü’nün her zaman Türkiye’ye güvendiğini ve Türkiye’nin hiçbir zaman Kıbrıs Türkü’nü yalnız bırakmadığını anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, “Son 50 yılda kazandıklarımız anlamlı ve büyüktür. Dünyaya meydan okumaktır. Kıbrıs Türkü azınlık değildir. Kıbrıs’ta Rumlarla eşit haklara sahip bir halktır. Her halk, kendi geleceğini tayin etme hakkına sahiptir. Yapılacak antlaşmanın buz üstündeki bir yazı olmaması için egemenlik temelinde bir antlaşma istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs Türkü’nün mücadele yıllarında göçler yaşadığını ve soykırımlardan geçtiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, milli değerlerin ayaklar altına alınmaması için halkın direndiğini, özgürlük ve varoluş mücadelesinde mücahitlerin büyük mücadele gösterdiğini vurguladı.“Milli varlığımızı sürdürmenin onuru içindeyiz” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, yeni neslin de bu mücadeleyi sürmek ve devletini yaşartmak zorunda olduğunu kaydetti.