Göreve başladığı gün kendini büyük bir sorun yumağının içinde bulan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, öyle “Enkaz devraldım..” edebiyatı yapacak yapıda değil.

Bir İngiliz atasözü, ”Sakin bir deniz hiçbir zaman usta bir denizci yaratmadı" der.

Durgun denizde kaptanlık yapmak kolay, fırtınalı denize açılmak zordur.

Başkan Tugay zoru seçti.

Arkadaşımız Turgay Kılıç’a verdiği özel röportajda açık açık söylüyor.

Evet…. Ortada bir sıkıntı var.

Belediyede gereksiz ve maddi anlamda ciddi sıkıntıya sokacak bir işçi alımı yapılmış.

Geçmişten bu günlere taşınan ödenemeyen borçlar nedeniyle de yaşanan sıkıntılı bir durum var.

Ama bütün bunların kente hizmet vermesine engel olamayacağını da açık açık söylüyor.

Oysa işi en kolayı, geçmişi karalamak değil mi?

Yapmıyor bunu Başkan Tugay.

Kendine has üslubu ile sorunu, sıkıntıyı dile getiriyor ve vatandaş umudunu yitirmesin diye bu durumdan nasıl çıkacaklarını da açıklıyor:

 “Bu sıkıntılı dönem, bütçe disiplini ve bazı kararlı tutumla çözebileceğimiz bir süreç.  Ocak ayına kadar her gün daha iyiye gideceğiz. Bir sıkıntı dönemi yaşayacağız, ama Ocak’tan sonra bunu atlatacağız…”

Başkan gelecekten umutlu.

İzmirlilerle zaten uyum içinde.

Adaylığı açıklandığında karşı çıkan partililerle de arasında soğukluk yok.

“Ayrıştırıcı değil, birleştirici” olacağım diyerek kucaklıyor herkesi.

Bu tam, hem partisinin hem de İzmirlinin istediği şey.

Kavga değil hizmet.

Başkanın en güvendiği ve haklı olarak en çok da eleştirdiği bir şey var yerel medya.

 Yerel  medyada geçmişte yaşanan adaletsiz desteğin devam etmeyeceğini vurguluyor Başkan Tugay,

Destek vereceğini fakat adaletli olacağını üstüne basa basa söylüyor.

Ona bunu söyleten nedenleri yerel medyadaki arkadaşlarımız çok iyi biliyor.

Sevindirici olan, Başkan Tugay’ın görevine başladığı günlerde bunu görmesi.

“İzmir’de yerel medyanın var olmasını ve güçlü olmasını istiyorum. Yerel medyayı ulusal medyadan ayrı bir yere koyuyoruz. İzmir’de güçlü bir yerel medya ağı var. Ancak bazı medya organları, bir kısmı için söylüyorum, biraz belediyeleri istismar eder duruma gelmiş” diyor Başkan.

Haksız da değil.

Çok önemli bir şey daha söylüyor Başkan, bunu herkes kulağına küpe yapmalı:

“Destek veriyoruz diye büyük bir yandaşa dönmelerini istemem. Gerektiğinde bizi eleştirsinler, halkın problemlerini bize aktarsınlar… Karalamayı amaçlayan, iftira niteliğinde olan ve bir tür şantaja dönüşen yayınları yapanlarla mücadele edeceğim. Asla göz yummayacağım. Beklediğim şey gerçekten bize ve İzmir’e yakışır şekilde özgür, objektif ve yansız bir yolun izlenmesidir.”

GÜNÜN SÖZÜ

Herkes aynaya baksın