İzmir Fuarı, İzmirlilerin ve Egelilerin kalbinde derin izler bırakan bir miras. Çocukluğunda lunaparkta yaşadığı heyecanı hatırlamayan yoktur.

Fuarın geniş çimlerinde koşan çocukların neşesi, gazinolarda sahne alan sanatçılar, çay bahçelerinde oturup dostlarla geçirilen keyifli saatler…

Hepsi, bir dönemin anıları olarak belleklere kazındı.

Bu yıl 93. kez kapılarını açan İzmir Fuarı, ne yazık ki eski fuarın nostaljik ruhunu büyük ölçüde kaybetmiş durumda. Lunapark hala yerinde duruyor, ama ne o eski Aşk Treni, ne de paraşüt kulesi kalmış.

Nefis kokan gül bahçeleri artık sadece anılarda. Gazinoların yerini ise dijital sergiler ve sanal gerçeklik deneyimleri aldı.

İzmir Fuarı da tıpkı zaman gibi değişti.

Eskiden ailelerin gezip dolaşmak, eğlenmek ve dinlenmek için dört gözle beklediği bu etkinlik, artık teknolojinin büyüleyici dünyasına adım atıyor.

Bu yılın teması yapay zeka ve teknoloji.

Ziyaretçiler sanal gözlüklerle ayda yürüyüş yapacak, dijital sergilerde zamanın ötesine geçecekler.

Geçmişin neşeli çığlıkları yerini sessiz, büyüleyici bir dijital dünyaya bıraksa da fuarın kalbi hala atıyor.

Fuarın geçmişine özlem duyanlar için bu belki hüzün verici.

Paraşüt kulesinin heyecanını hatırlayanlar, gazinoların ışıkları altında dans edenler için bugünkü fuar bambaşka bir dünyayı temsil ediyor.

Ancak değişim, zamanın bir gerekliliği. İzmir Fuarı da bu değişime ayak uydurdu. Eskinin nostaljisiyle bugünün teknolojisi arasında bir köprü kuruyor.

93 yıllık bu miras, İzmir’in ticaret ve kültür tarihinde önemli bir yere sahip.

İlk zamanlardaki heyecan belki biraz eksik, ancak hala milyonlarca ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor.

Her şey gibi fuar da değişti, ama ruhu hep aynı kaldı.

Bu yıl da İzmirliler, fuarda eski günleri yad ederken yeni teknolojilerle tanışacak, geçmişin anılarını modern dünyanın içinde bulacaklar.

Kısacası, İzmir Fuarı bir kez daha zamanın ötesine geçiyor. Ama geçmişin izlerini de unutturmadan…

GÜNÜN SÖZÜ

Nostalji yerini yapay zekanın büyüsüne bıraktı