Yıllar geçiyor, siyasetçiler değişiyor, partiler değişiyor ama değişmeyen tek şey siyasetçilerin parti değiştirmesi. Yani siyasi transfer.
Tam da siyasette transfer konusu unutulmuşken bugün Ak Partiye geçen belediye başkanları konuyu bize tekrar hatırlattı.
Şimdi bu transfer olayı doğru mu yanlış mı diye başlayacak bir tartışma. Ne bu tartışma biter ne de siyasi transferler.
Bu konuya herkes kendi penceresinden bakmakta. Transfer olan kendince haklı. Sorarsan beklediklerini bulamadığını söyler. Transfer eden partiye sorsan bize teveccüh ettiler hayır mı diyelim der. Olaya kendisinden ayrılan parti kanadından baksak onlar da zaten bizden hissetmediler kendilerini der.
Durum böyle olunca Nasrettin Hoca misali herkes haklı olur. Bu durumda haklı ya da haksız aramakta sanırım bizi bir sonuca götürecek bir davranış biçimi olamaz.
O zaman ne yapmak lazım konuyu gerçek sahibine yani seçmene bırakmak lazım. Zamanı gelince seçmen bu tavra kendine göre bir çözüm bulur. Sandıkta gereken cevabı verir. Bize de bu karara saygı duymak düşer.
