Hemen tüm doğaseverlerin tepkisini alacak bir doğal güzellin ortasına mermer ocağı aç, binlerce çam ağacını kes, sonra o bölgeyi plaja çevir “Marble Beach” diye adını koy, turizm anlayışı böyle. Zeytin ağaçlarıyla, arı kovanlarıyla, mermer ocaklarıyla, plajlarıyla ve de otantik köyleriyle gerçekten gönlümüz bu adada kaldı…
yüksekliği ise iki metre kadardı. Çatısı da taş ile kaplıydı ve çatıda bir baca vardı. Demir kapının açık olan penceresinden içeri doğru baktığımızda bir kemik yığını ile karşılaştık; kısa süre bir şok yaşadık! Ve ne olduğunu anlamaya çalıştık. Kapı birden açıldı ve içeri girdik, içeride tepeleme kemik yığını duvar diplerinde çelik ve ahşap kutular üzerinde ölenlerin fotoğrafları ve içinde kemikleri. Şaşkın şaşkın bakarak ne olduğunu öğrenmeye çalıştık… Google’ye sorduk bir şeyler bulamadık. Hüzünlendik, neden böyle olduğunu sorgulayıp durduk Ayşe ile birbirimize. Yaşamı sorguladık, yaşamın sonunu düşündük, kemikleri, kafataslarını düşündük, garipsedik ve İzmir’e döndük ve Yunan bir arkadaşım anlattı: bunun bir gelenek olduğunu ölünün üç yıl boyunca mezarda kaldığını ve sonra kemiklerinin çıkarılıp kutulara konulduğunu ve burada sonsuza kadar kaldığını söyledi. Anlatılanlar bizi aydınlattı. Ama uygulamanın ulu orta yapılması ve kapısı açık, kemiklerle ve kafataslarıyla yüz yüze gelmenin burukluğunu hala yaşıyorum.
Marble Beach
Mermer plajı… Bildiğimiz mermer ocağı ve halen üretime devam ediyor, dev kamyonların biri gelip diğeri gidiyor, sahilde dev vinçler park etmiş arabaların arasından boy gösteriyor, sahil boyunca dev mermer bloklar boy gösteriyor. Mermer ocağı sık bir çam ormanının içinde çalışmaya başlamış, kimse de tepki göstermemiş çünkü çok verimli bir mermer ocağıymış ve yıllardır da blok çıkarmaya devam ediyor. Çevrecilerin tepkisini daha çok çekmemek için bir çözüm yolu bulmuşlar. Mermer ocağı çalışmaya devam etsin ancak adanın en güzel koyundan da insanlar neden yararlanmasın diye düşünmüşler… Ortalık toz duman, çam ağaçlarının ibreleri bembeyaz, araçlar toz içinde, plajın kumları mermer kırıkların oluşuyor ama ilginç insanın üzerine yapışmıyor. Denizin içine de tonlarca mermer tozu dökmüşler ve denizin altına yerleşen mermer tozları turkuaz bir görüntü yaratınca turistlerin ilgi odağı olmuş. Çam ormanlarının önemli bir bölümü kesilmiş ancak sahil boyunca zeyin ağaçları dikmişler, ağaçların arasına bir de restoran açmışlar… Adanın en güzel koyunda en sık çam ormanları ile çevrilmiş bölgesini popüler bir konuma getirmişler. Ve bunu kim düşündüyse kim akıl ettiyse kendimizce kutladık. Hemen tüm doğaseverlerin tepkisini alacak bir doğal güzelliğe mermer ocağı aç, binlerce çam ağacını kes, sonra o bölgeyi plaja çevir Marble Beach diye adını koy, turizm budur… Zeytin ağaçlarıyla, arı kovanlarıyla, mermer ocaklarıyla, plajlarıyla ve de otantik köyleriyle gerçekten gönlümüz bu adada kaldı…