Geçtiğimiz hafta Gazeteciler Cemiyeti seçimleri için bir yazı kaleme almıştım. Cemiyet Başkanı Dilek Gappi kürsü konuşmasında “televizyon kanalımız var” diye bir konuşma yapmıştı. Bende, “iki videoyu sosyal medyada yayınlamak televizyonculuk değil” diye yazmıştım.

Başkan Dilek Gappi cevap vereceğine Cemiyet Gazetesi'nin tasmalı köpeği sosyal medyadan havlamaya başlamış.

Bunu anlatmak istedim ben işte yazımda sevgili Başkan.

Gazeteciler Cemiyeti Gazetesi, ayakta durma savaşı veren gazetelerle ve gazetecilerle sahip çıkmalı dedim,

Rakip görmemesi gerekir gazeteleri,

Düşmanlıksa seve seve yaparız sevgili Gappi.

Yazmıştım ya,  “O kürsü konuşması seni yanlış yönlendiren kişilerin metni” diye, üstüne alınan İspanyol para birimi "PESO"  lakaplı adını bile yazamayan, gazeteciyim diye geçinen ama patronlarına mavi haplardan taşıyan karaktersiz, sosyal medyasından havlamaya başlamış.

Neden İspanyol para birimi "PESO" dendiğini bu şaklabana bir ara gelinde anlatayım size.

Buradan yazarsam eşi çocukları yüzüne bakmaz diye düşündüğümden fazla ileri gitmeyeyim.

Alınmaz bu yazdıklarımdan, ama yarın işsiz kaldığında gelir, " Patron gel bana tasma tak" diyecek karakterdedir.

Uzun yıllardır tanıdığım için bilirim.

O şaklaban da bilir, hatta 10 gün önce beni ziyarete geldiğinde de açık açık söylemiştim, "Ben gazeteciyim demeye utanırım, gazetecilerin yanında.." diye.

Ben tüccarım, ticareti de iyi bilirim bunu iddia ediyorum.

Ben kazandıklarımı bu işe yatırdım bir sürü gazeteci arkadaş ekmek yiyor benimle. O arkadaşlar adına sana son sözümü söyleyeyim Dilek Gappi.

Ben yaptığım iş gereği kavgadan beslenen bir ticaret adamıyım.

Bu ahlaksıza son sözü sen söyle, şimdilik rica ediyorum.