Ancak, bu sistemin avantajlı olup olmadığı konusunda birçok soru işareti bulunuyor. Özellikle Media Markt'ın sunduğu bu yeni hizmet, tüketiciler ve uzmanlar arasında tartışma yaratmaya devam ediyor.
Telefon kiralama sistemi nedir?
Telefon kiralama sistemi, tüketicilere bir akıllı telefonu belirli bir süreliğine kiralama ve bu sürenin sonunda satın alma imkanı sunan bir hizmet olarak öne çıkıyor. Media Markt’ın Türkiye pazarına sunduğu bu hizmette, en az iki yıllık kiralama şartı bulunuyor. Kiralama süresinin sonunda ise tüketiciye sıfır yerine yenilenmiş bir cihaz satın alma imkanı tanınıyor. Ayrıca, kullanıcılar kiralama süresi boyunca %70 oranında hasar koruma sigortasından da faydalanabiliyor.
Müşteri için avantajlı mı?
Yüzeyde cazip görünen bu sistemin, özellikle fiyatlandırma ve ödeme koşulları incelendiğinde, tüketiciler açısından pek de avantajlı olmadığı ortaya çıkıyor. Örneğin, piyasa değeri 65.000 TL olan bir akıllı telefon, bu sistemle 99.000 TL’ye kadar kiralanabiliyor. Kiralama süresinin sonunda telefon iade edilirse, tüketiciye sadece 27.500 TL iade ediliyor. Eğer telefonu satın almak isterse, kullanılmış bir cihaz için ek olarak 16.000 TL daha ödeme yapması gerekiyor.
Bu durumda, tüketici aslında 65.000 TL değerinde bir telefonu, toplamda 120.000 TL ödeyerek satın almış oluyor. Üstelik, bu ödemenin sonunda eline geçecek olan telefon, sıfır değil, yenilenmiş bir cihaz oluyor. Bu durum, özellikle sınırlı bütçeye sahip tüketiciler için ciddi bir dezavantaj oluşturuyor.
Finansal perspektif ve maliyet analizi
Bu sistem, peşin ödeme yapamayacak durumda olan tüketicileri hedefliyor gibi görünse de, aslında yüksek kredi kartı limitine sahip tüketiciler için de riskler barındırıyor. 65.000 TL’lik bir telefon, tek çekimle alınabilecekken, kiralama yöntemiyle 99.000 TL’ye kiralanıyor ve geri ödeme sonunda bu rakamın büyük kısmı kaybediliyor. Ayrıca, 24 aylık kiralama süresince telefonun amortismanı ve kullanıcı hatalarından kaynaklı hasar riski de tüketicinin omzunda kalıyor.
İşin şirketler için avantajı: Leasing mi?
Bu sistem, bireysel tüketiciler kadar, şirketler için de cazip olabilir. Kiralanan cihazların masraf olarak gösterilip vergiden düşülebilmesi, işletmeler açısından bir avantaj oluşturabilir. Ancak, bu durum bile sistemin, özellikle yüksek bedeller ve yenilenmiş cihaz seçenekleriyle, genel tüketici kitlesi için hala tartışmalı bir yapı sunduğunu değiştirmiyor.
