Prof. Dr. Hanoğlu, son araştırmaların bağırsak sağlığının, beyin fonksiyonlarını doğrudan etkilediğini ortaya koyduğunu belirtti.
Beyin ve bağırsak arasındaki güçlü bağlantı
Bağırsaklarımızda yer alan mikrobiyota, yani mikroorganizma topluluğu, özellikle nörodejeneratif hastalıkların önlenmesinde ve beyin sağlığının korunmasında hayati bir rol oynuyor. Prof. Dr. Hanoğlu, "Sağlıklı bir mikrobiyota, bağırsak florasındaki dengeyi koruyarak bilişsel fonksiyonları iyileştirir ve inflamasyon düzeylerini düşürerek beyin sağlığını destekler. Dolayısıyla, beyin sağlığını iyileştirmek ve korumak için bağırsak sağlığına odaklanmak önemlidir" dedi.
Stresle mücadelede etkili bakteriler
Bifidobacterium Longum ve Lactobacillus Rhamnosus gibi probiyotik bakterilerin bağırsak duvarını güçlendirdiğini ve bağışıklık sistemini düzenleyerek beyin sağlığını koruma potansiyeline sahip olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Hanoğlu, "Bifidobacterium Longum'un bağırsak florasındaki dengeyi sağlayarak bilişsel fonksiyonları iyileştirdiği ve nörodejeneratif hastalıkların riskini azalttığı gösterilmiştir. Ayrıca, Lactobacillus Rhamnosus'un stresle mücadelede etkili olduğu ve bu sayede stres kaynaklı beyin fonksiyonlarının korunmasında rol oynadığı bilinmektedir" ifadelerini kullandı.
Probiyotik ve prebiyotiklerin önemi
Bağırsak sağlığının beyin fonksiyonları üzerindeki derin etkilerine değinen Prof. Dr. Hanoğlu, sağlıklı bir mikrobiyota için probiyotik ve prebiyotiklerin düzenli olarak tüketilmesinin önemli olduğunu belirtti. "Beslenme alışkanlıklarımızı ve yaşam tarzımızı bağırsak sağlığını destekleyecek şekilde düzenlemek, beyin sağlığını koruma ve geliştirme yolunda atılacak önemli bir adımdır. Bu keşifler, gelecekte nörolojik hastalıkların tedavisinde ve önlenmesinde yeni stratejiler geliştirilmesine de ışık tutmaktadır" diye konuştu.