İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 9 Aralık'tan bu yana 81 bin 576 Suriyelinin ülkesine döndüğünü açıkladı.
İçişleri Bakanı Yerlikaya, katıldığı 15. Göç Kurulu Toplantısı'nda ülkede bulunan göçmenlerle ilgili yeni veriler paylaştı.
Suriye’ye geri dönüşlerin hızlandığını belirten Yerlikaya, “9 Aralık'tan bu yana 81 bin 576 Suriyeli kardeşimiz gönüllü, güvenli, onurlu ve düzenli bir şekilde ülkesine döndü. 2017 yılından bu yana ise 821 bin 579 Suriyeli kardeşimiz vatanlarına gönüllü olarak geri döndü” dedi.
Yerlikaya, hâlihazırda 81 ilde 270 Mobil Göç Aracı bulunduğuna dikkat çekerek, “Mobil Göç Araçlarımızın faaliyete geçtiği, Temmuz 2023 tarihinden 2024 yıl sonuna kadar 2 milyon 647 bin 963 kişinin kimlik kontrolünü yaptık. Böylelikle 168 bin 91 yabancının düzensiz göçmen olduğunu tespit ettik. Uygulamanın başladığı ilk üç ayda, tespit edilen düzensiz göçmen oranı yüzde 74,5 iken bugün bu oran yüzde 2,8’e düştü” ifadelerini kullandı.
Ülkedeki göçmen sayısı
Bakan Yerlikaya, “Ülkede toplam 4 milyon 121 bin 663, göçmen bulunuyor. Bunların 2 milyon 865 bin 430’unu Suriyeliler; 1 milyon 66 bin 13’ünü ikamet izni olan yabancılar ve 190 bin 220’sini uluslararası koruma altındakiler oluşturuyor” diye konuştu.
Bakan Yerlikaya, 2024 yılında 142 bin 536 düzensiz göçmenin sınır dışı edildiğini, göçmen kaçakçılığına yönelik 7 bin 871 operasyonda 5 bin 164 şahsın tutuklandığını söyledi. Uluslararası Göç Örgütü’nün verilerine göre, dünya genelinde 281 milyonun üzerinde göçmen bulunuyor.
“Dünya nüfusunun yüzde 1,5’i maalesef yurtsuz bırakılmış”
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği verilerine değinen Yerlikaya, şöyle konuştu:
“122 milyonu aşkın insan, ülkelerinde yaşanan zulüm, çatışma, şiddet, insan hakları ihlalleri ve kamu düzenini bozan olaylar nedeniyle zorla yerinden edilmiş durumda. Bu ise şu demek: Her 67 kişiden biri veya tüm dünya nüfusunun yüzde 1,5’i maalesef yurtsuz bırakılmış, köklerinden, ana vatanlarından koparılmış durumda. Uluslararası göçmen ve yerinden edilmiş göçmen sayısındaki artış, göç yönetiminin küresel bir öncelik haline geldiğinin en büyük göstergesi. Bu aynı zamanda planlı, stratejik ve insan odaklı bir göç politikasının önemini ortaya koyuyor.”
