Her biri, ait olduğu topraklarda şekillenmiş, o toplumun tarihiyle harmanlanmış ve o halkın kimliğiyle bütünleşmiştir. Ancak, ne yazık ki, birçok kıymetli eser yüzyıllar içinde başka ülkelere taşınmış, ait oldukları topraklardan koparılmıştır.
Bergama'daki Zeus Sunağı da bu acı hikayelerden biridir.
Bergama'nın kalbinde yükselen Zeus Sunağı, MÖ 2. yüzyılda inşa edilen, dönemin en büyük ve ihtişamlı yapılarından biriydi.
Pergamon Krallığı, bu devasa yapıyı Tanrı Zeus’a adarken, aynı zamanda Helenistik dönemin mimari ustalığını sergileyen bir anıt yaratıyordu.
Sunağın duvarlarındaki kabartmalar, Titanlar ile Tanrılar arasındaki efsanevi savaşları betimleyerek, sadece Bergama'nın değil, tüm Antik Yunan dünyasının önemli bir sembolü haline gelmişti.
Fakat 19. yüzyılda, Osmanlı İmparatorluğu’nun zayıf dönemlerinde, Batı’nın güçlü ülkeleri Anadolu’nun zengin tarihine göz dikmişti.
Almanya, Zeus Sunağı’nı parça parça sökerek Berlin’e kaçırdı ve Pergamon Müzesi’nde sergilemeye başladı.
Bu büyük tarihsel haksızlık, yıllardır Bergama halkının ve yerel yöneticilerin kanayan yarası olmuştur.
Özellikle Bergama’nın eski Belediye Başkanı Sefa Taşkın, Zeus Sunağı’nı geri getirmek için yıllar boyunca büyük çaba sarf etti.
Her platformda, her fırsatta Bergama’ya ait olan bu eserin evine dönmesi gerektiğini savundu.
Ancak, tüm bu çabalara rağmen bir sonuca ulaşılamadı.
Bugün ise yeni bir umut ışığı doğdu. Bergama Belediye Başkanı Tanju Çelik, Almanya’ya karşı daha diplomatik bir adım atarak, Almanya’nın yetkililerini Bergama’ya davet etti.
Kutluyorum Başkan Çelik’i.
Bergama’ya yapılacak en büyük hizte, Zeus Sunağı’nı kente tekrar kazandırmaktır.
Bu davet, sadece bir nezaket ziyareti değil; aynı zamanda tarihe saygı duyulması için yapılan bir çağrıdır.
Zeus Sunağı’nın yapıldığı, anlam kazandığı ve tarihin tozlu sayfalarına kök saldığı yer Bergama’dır. Sunağın gerçek değeri, ancak ait olduğu topraklarda, Bergama’nın taş sokaklarında ve o muazzam antik tiyatrosunun yamacında yeniden canlanabilir.
Elbette, Zeus Sunağı'nın Türkiye'ye iadesi, sadece Bergama'nın değil, tüm insanlığın kültürel mirası adına atılacak büyük bir adım olacaktır.
Alman halkının da bu konuda duyarlı olmasını beklemek, kültürel zenginliklere sahip çıkma sorumluluğu gereğidir. Sunağın Bergama'ya geri getirilmesi, sadece bir eser iadesi değil, geçmişte yapılan hataların düzeltilmesi ve tarihe saygı gösterilmesidir.
GÜNÜN SÖZÜ
Bergama Zeus Sunağı, Berlin’de değil, Bergama’da olmalı.