İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tarafından geliştirilen yapay zeka destekli yazılım, anne karnındaki bebeklerde Down sendromu tespitini mümkün kılıyor.
Anne karnındaki bebeklerde yüzde 100 doğrulukla tespit
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Arı Teknokent bünyesinde geliştirilen yeni bir yapay zeka yazılımı, anne karnındaki bebeklerde Down sendromunu yüzde 100 doğruluk oranıyla tespit edebiliyor. İTÜ Bilişim Enstitüsü araştırmacıları, 1000 hastadan alınan amniyon sıvısı örneklerini kullanarak bu devrim niteliğindeki yerli algoritmayı geliştirdi.
Yapay zeka destekli sistemle tanı süreci hızlanıyor
İki yıl süren araştırmalar sonucunda, İTÜ ekibi, anne karnındaki bebeklerin Down sendromu taşıyıp taşımadığını tespit edebilen bir yapay zeka sistemi geliştirdi. Dr. Abdulkerim Çapar ve ekibi, amniyon sıvısı örneklerini analiz ederek, hastalığın varlığını tespit etmek için derin öğrenme yöntemlerini kullandılar. Bu yerli yazılım, Down sendromu tespitinde kullanılan geleneksel yöntemlere göre çok daha hızlı ve güvenilir sonuçlar veriyor.
"800 bebekte bir down sendromu görülüyor"
Dr. Çapar, Down sendromunun Türkiye’de her 800 bebekten birinde görüldüğünü belirterek, bu oranının yaş ilerledikçe arttığını vurguladı. Çapar, mevcut tespit yöntemlerinin yüzde 100 sonuç vermediğine dikkat çekerek, "Bu hastalığın doğru bir şekilde tespit edilmesi, hem anne hem de bebek için kritik önem taşıyor" dedi.
Amniyon sıvısı örnekleri ile derin öğrenme
İTÜ ekibi, Down sendromu pozitif ve negatif olan 1000 hastadan alınan amniyon sıvısı örneklerini, kendi laboratuvarlarında derin öğrenme teknikleriyle analiz etti. Elde edilen verilerle geliştirilen yapay zeka destekli sistem, doğrudan mikroskop altındaki hücre ve kromozom örneklerini inceleyerek, sonuçları çok kısa sürede verir hale geldi.
Yapay zeka tanıyı hızlandırıyor, hekimlerin işini kolaylaştırıyor
Yapay zeka destekli sistem, doktorların mikroskoptaki cam üzerinde binlerce hücreyi tek tek inceleme ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Bu sayede tanı süreci önemli ölçüde kısalıyor, doktorların gözden kaçırma ihtimali sıfırlanıyor. Çapar, bu sayede hastaların daha hızlı tanı alarak gerekli tedbirlerin alınabileceğini ifade etti.
Geliştirilen sistem yerli ve tek
Dr. Çapar, geliştirdikleri sistemin tamamen yerli olduğunu ve şu anda İstanbul’daki hastanelerde kullanılmaya başlandığını belirtti. “Bu bizim tamamen yerli üretimimiz ve dünyada tek olarak üretiyoruz. Her gün çok fazla hasta ve örnek geldiğini düşünürsek, bu sistemin tanı sürecini kısaltması büyük önem taşıyor” dedi.
