Uzun ve sağlıklı bir ilişkinin sırrı nedir? Sevgi, güven ve iletişim gibi cevaplar sıkça verilse de, ilişki uzmanları bu konuların ötesinde önemli ipuçları sunuyor. İşte, uzun soluklu ilişkiler için psikologlardan dört temel tavsiye.
Partnerler her zaman eşit olmayabilir
Toronto Üniversitesi'nden Emily Impett, aşkı dengeli bir beslenme gibi düşünmeyi öneriyor. Bu yaklaşım, sevginin tüm ifade biçimlerini kullanarak partnerlerin ihtiyaçlarına göre hareket etmeyi kapsar. Psikolog Mark Travers ise sevgi dolu bir ilişkide dinamik bir denge kurmanın önemine dikkat çekiyor. Zorluk yaşayan bir partneri desteklemek, fedakarlık yapmak ve ödün vermek, her dayanıklı ilişkinin temel bileşenleridir. Travers, bu dengeyi sağlarken her iki tarafın da kendini değerli hissetmesi gerektiğini vurguluyor.
Karşılıklı güvene ihtiyaç var
Travers, sağlıklı bir ilişkide kişinin, partneriyle her şeyi paylaşabilecek kadar rahat hissetmesi gerektiğini belirtiyor. Bu, önemli meselelerin gizli kalmamasını sağlar. Çiftlerin zorlu konuşmalardan kaçınmaması ve farklı isteklerin açıkça konuşulması gerektiğini vurguluyor. Bu şekilde, bireyler hem kendilerine hem de partnerlerine karşı dürüst olurlar.
Bireysel kimliklere saygı duyulması önemli
Travers, uzun soluklu ilişkilerde karşı tarafın ayrı bir kişiliği olduğunun kabul edilmesinin önemine değiniyor. Popüler 'Beni tamamlıyorsun' sözünün aksine, uzun soluklu ilişkiler, partnerlerin tamamlanmış ve bağımsız bireyler olarak, kendilerinden daha büyük bir şey yaratmak üzere bir araya geldiğinde gelişir. Bu nedenle, her iki tarafın da kendi hobilerine, arkadaşlarına ve isteklerine vakit ayırması, ilişkiyi daha besleyici ve güçlü kılar.
Duyarlı davranmak gerekiyor
Psikolog Travers, tartışmalarda yapıcı bir tavır benimsemenin önemini vurguluyor. 2022'de yapılan bir araştırma, duyarlı davranan ve tartışmalarda karşı tarafı yargılamayan kişilerin ilişkilerinden daha tatmin olduğunu ve daha fazla yakınlık hissettiğini ortaya koymuştur. Travers, eleştiri veya sözlü saldırılardan kaçınmanın ve hararetli kavgalarda iletişimi koruyarak gerilimi azaltmanın gerekliliğini belirtiyor. Ayrıca, partneri görmezden gelmenin ve daha az vakit geçirmenin gerilimi artıracağını ifade ediyor.
