Türkiye'nin ilk uçak fabrikasını kuran Nuri Demirağ'ın torunu, bilim dünyasının önemli isimlerinden Prof. Dr. Banu Onaral hayatını kaybetti. Sosyal medya üzerinden başsağlığı mesajı yayımlayan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Prof. Dr. Banu Onaral, dedesi Nuri Demirağ gibi ülkemiz için çok çalışan bir insandı" diyerek, Onaral’ın bilime yaptığı katkıları andı.
Nuri Demirağ'ın torunu, Teknopark İstanbul'da dedesiyle bağlantı kurdu
Prof. Dr. Banu Onaral, dedesi Nuri Demirağ’ın tasarladığı Nu. D36 uçağının sanal gerçeklik simülasyonunu, Türkiye'nin en büyük teknoloji etkinliği olan TEKNOFEST İstanbul’da deneyimledi. Genç teknoloji tutkunlarıyla buluşarak, 1930'lu yıllarda İstanbul'u üzerinde uçma deneyimi yaşadı.
Bakan Kacır'dan başsağlığı mesajı
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, sosyal medya üzerinden Prof. Dr. Banu Onaral için başsağlığı dileklerini iletti. "Bugün kaybettiğimiz Banu Onaral Hocamıza Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve bilim camiamıza başsağlığı diliyorum" mesajında bulundu.
Nuri Demirağ kimdir?
Nuri Demirağ 1886 yılında Sivas’ta dünyaya geldi. Orta öğretimini burada tamamladıktan sonra derslerdeki başarısından dolayı okul bitiminde bir süre daha kendi okulunda görev yaptı. 17 Yaşında Ziraat Bankasının açmış olduğu memurluk sınavını kazanmasının ardından memur olarak işe başladı.
1910 yılında Maliye Bakanlığı’nın açmış olduğu sınavı kazandı ve maliye memuru oldu. Sonrasında İstanbul’a atandı. Maliyenin her kademesinde çalışan Nuri Demirağ bir yandan da maliye Mekteb-i Alisi’nde akşam derslerine katılarak yüksek öğrenimini tamamladı. 1918 yılında maliye müfettişi oldu ve I. Dünya Savaşı’ndan yeni çıkmış bir memur olarak uğramış olduğu hakaretlere dayanamayıp istifa etti.
Maliye müfettişliğinden istifa etmesinden sonra ticarete atılmak isteyen Nuri Demirağ, 1918 yılında sigara kâğıdı işine girdi. Eminönü’nde bir dükkânda ilk Türk sigara kâğıdı üretimini başlattı ve adını “Türk Zaferi” koydu.
Kurtuluş Savaşı’ndan hür bir şekilde ayrılan Türkiye Cumhuriyeti, ulaşım konusunda ilk olarak demiryolu ile atılım yaptı. 1926 yılında Sivas-Samsun demiryolu yapımını üstlenen Fransız şirket işi bırakmasıyla beraber ilk 7 kilometrelik mesafe için ihaleye giren Nuri Demirağ çok cüzi bir miktar ile ihaleyi kazandı. Tapu dairesinde mühendis olarak çalışan kardeşi Abdurrahman Naci Bey’i istifa ettirerek projeye ortak etti. Nuri Demirağ böylelikle Türkiye’nin ilk demiryolu müteahhidi oldu. Kardeşi ile Samsun-Erzurum, Erzurum-Sivas ve Afyon-Dinar hattı gibi tam 1012 kilometrelik demiryolunu 1 yıl gibi kısa bir sürede tamamdı. Başarılarından dolayı Atatürk, kardeşine ve kendisine 1934 yılında Demirağ soyadını verdi.
Devrin en zengin iş adamı olan Nuri Demirağ, 1936 yılında uçak fabrikası kurma girişiminde bulundu ve İstanbul/Beşiktaş’ta Uçak Atölyesi’nin temellerini attı. İstanbul’daki fabrikada İlk Türk uçak mühendislerinden olan Selahattin Alan’ın tasarlamış olduğu ND-36 isimli tek motorlu uçağın üretimini gerçekleştirdi. Uçağın çok beğenilmesi üzerine Türk Hava Kurumu 65 adet sipariş verdi. Yıl 1938 olduğunda hedefini büyüten Demirağ Nu. D-38 isimli çift motorlu 6 kişi kapasiteli yolcu uçağını üretti.
Türk Hava Kurumu’nun vermiş olduğu siparişler için İstanbul-Eskişehir arası uçarken iniş sırasında pilot hatasından kaynaklı olarak kaza yaşandı. Kaza sonrasında uçakta herhangi bir teknik sorun olmadığına dair rapor hazırlansa da THK tarafından tüm siparişler iptal edildi. Demirağ ve THK arasında bir mahkeme süreci başladı ve mahkeme THK tarafına sonuçlandı. Demirağ’a yurt dışı satış yasağı gibi engellerinde gelmesiyle beraber hiç uçak satışı yapamayan Demirağ fabrikayı kapatmak zorunda kaldı.
Milli Kalkınma Partisini kurup siyasete atılan, ilk boğaz köprüsü ve Keban Barajı projesini tasarlayan, ilk paraşüt fabrikasını kuran ve ilk sivil havacılık okulunu kuran Nuri Demirağ 13 Kasım 1957 yılında hayata gözlerini yumdu.