İzmir'in Tire ilçesinde bulunan Necippaşa Kütüphanesi, 1829'dan beri Türkiye'nin en değerli el yazma ve basma eserlerine ev sahipliği yapıyor. Osmanlı döneminin klasik mimari örneklerinden olan bu kütüphane, yerli ve yabancı araştırmacılar için önemli bir kaynak olmanın yanı sıra bir müze olarak da hizmet veriyor.
Asırlık eserler ve dijital arşiv
Necippaşa Kütüphanesi'nde yaklaşık 2.412 el yazması ve 3.300 basma eser bulunuyor. Bu koleksiyonlar, İbn-i Sina, İbn-i Haldun, Mevlana gibi düşünürlerin eserlerinden, İbrahim Müteferrika'nın bastığı Vankulu Lügatı ve Katip Çelebi'nin Cihannüma adlı eserlerinin ilk baskılarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Ayrıca, kütüphane tamamen dijitalleştirilmiş arşiviyle bu değerli kitapları araştırmacılarla ücretsiz olarak paylaşıyor.
Kütüphane mimarisinin özellikleri
Tanzimat dönemi devlet adamlarından Mehmed Necip Paşa tarafından kurulan kütüphane, kare planlı bir yapı ve kubbeli bir tasarımla dikkat çekiyor. İçerideki eserleri rutubetten korumak amacıyla zemin yükseltilmiş. Ayrıca, eserlerin korunması için özel iklimlendirme, yangın ihbar ve söndürme sistemleri aktif olarak çalışıyor.
Ziyaret ve koruma çalışmaları
Necippaşa Kütüphanesi, hafta içi her gün ücretsiz olarak ziyaret edilebiliyor. Kitaplara fiziksel erişim sağlanmasa da dijital ortamda araştırmalara açık. Eserlerin korunmasında kullanılan azot sterilizasyon cihazı ve yalnızca eldivenle dokunma gibi önlemler, bu kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılmasını sağlıyor.