Antalya’da bir kişinin öldüğü, yedi kişinin yaralandığı teleferik kazasına ilişkin Kepez Belediye Başkanı CHP'li Mesut Kocagöz'ün de aralarında olduğu beşi tutuklu 12 sanık, 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hâkim karşısına çıktı.

Konyaaltı ilçesinde 12 Nisan'da meydana gelen, bir kişinin yaşamını yitirdiği, yedi kişinin yaralandığı ve mahsur kalan 174 kişinin 23 saatte kurtarıldığı teleferik kazasıyla ilgili teleferik işletmecisi ANET'in önceki yönetim kurulu başkanı, mevcut Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz'ün de aralarında olduğu beş kişi tutuklandı.

Davanın ilk duruşmasında savunması alınan ANET Genel Müdür Vekili Ahmet Buğra Samsunlu, üzerine atılı suçları kabul etmedi. Makine mühendisi olarak işe başladığını aktaran Samsunlu, 2023'te genel müdürlüğe vekaleten getirildiğini belirterek, ANET A.Ş.'nin çalışmasını anlattı. Samsunlu, "Teleferik tesisi, üst düzey teknik bir tesistir. Bu nedenle yılda bir bakım yapılması söz konusu değil. Günlük, haftalık ve aylık kontrol bakımlar ile üç yıllık bakım ve kontroller gerçekleştirilmelidir. Olaydan 17.30 sıralarında haberim oldu. Önce üst istasyonu açtım. Ekrandaki arızaları gördüm. Operatör arkadaşıma tesisin çalışıpİ çalışmadığını sorduğumda kendisi tesisi resetlemeye çalıştığını anlattı. Olay yerini gördükten sonra kriz masasına katıldım. Tüm gece boyunca kurtarma ekiplerine tesis bilgilerini aktardım" dedi.

Kocagöz: Teleferik bakımlarının eksik olduğu iddiasını kabul etmiyorum

Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz ise savunmasının başında, kazada yaşamını yitiren Memiş Gümüş'ün ailesine baş sağlığı diledi. Teleferik bakımlarının eksik olduğu iddiasını kabul etmediğini söyleyen Kocagöz, 1 Aralık 2023 tarihinden önce ANET Genel Müdürlüğü görevinden istifa ettiğini belirterek şöyle konuştu:

"12 Nisan 2024'e kadar dört ay 17 gün geçmiştir. Bu süre zarfında 137 günlük, 18 haftalık, dört ay aylık ve yıllık bakımları yapılmıştır. Geçmişe yönelik şahsımın suçlanması hatalıdır. Yüklenici firmanın bakım listesinin tamamı karşılanmıştır. Megatower ile çalışanlarının yetkisiz ve belgesiz çalışması doğru değildir. Mühendis değilim, bir yöneticiyim. Yöneticiler işi ehline devreder. 2017'den beri bu firmayla çalışılmıştır. Bizim şirket olarak bakmamız gereken şey, sertifikasyon olarak ISO belgesi gereklidir. Bu şirket, Davraz'a bakım yapmaktadır. Benim çalıştığım sürece bir kişinin burnu kanamamıştır."

ANET A.Ş.'de birçok şirket olduğunu söyleyen Kocagöz, bu şirketelere hizmet alımının kamu ihale alımına göre yapıldığını belirtti. Teleferiğin 2023 haziran ayında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının denetiminden geçtiğini anlatan Kocagöz "14 Nisan'dan bugüne kadar tutukluyum. Bilirkişi raporlarını defalarca okudum. Ne yapsaydım da bu kazayı önleyebilirdim. 35 yıldır memurum. Başımı öne eğecek hiçbir şeyim olmamıştır" diye konuştu.

"Üç ayda olması gereken bakım 14 günde yapıldı"

Sanık Suphi Kaplan ise olay yanında teleferiği çalıştıran kişinin kendisinin olmadığını belirterek, "Ağır bakımları 2,5- 3 ay olması gerekirken 14 günde yapıldı. Benim oradaki ünvanım teknikerdir. O gün düşük ton uyarısını 2-3 saat arayla gördüm. Serkan Yellice'ye söyledim; o da gergiden olabileceğini söyledi. Sistemi tekrar başlatmadım. Otomasyon sistemini resetleyince uyarılar siliniyor ve resetledim. Olaydan ne kadar önce resetledim, hatırlamıyorum. Resetlemeyi Serkan Yellice’nin talimatıyla yaptım" dedi.

"Teleferiğe müdahale yetkisi, Serkan Yellice'deydi"

Mekanik mühendisi sanık Okan Erol, ANET ile Megatower arasında koordinatörü olarak olay günü orada olduğunu, ancak tesise direkt müdahale etme sorumluluğu olmadığını savundu. Sanık Erol, şunları söyledi:

"Serkan Bey'e sorunları ilettim. İkinci bir ihbar telefonu geldi. Serkan Bey, Suphi beyi arayarak hat boyunu kontrol etmesini istedi. Ancak Suphi Bey sisli olduğunu söylediği için tesis durdu. Tesis bölgesinde yangın ihtimali olduğu ihbarı geldi. Hattı durdurduğumuzda herhangi bir arıza yoktu. Kontrol edildi. Yangın olabileceği ihtimaliyle hattı çalıştırdı. Sonra ekrana hatalar geldi durduruldu. 156 kalemi, Serkan Bey'e ilettim ve Serkan Bey 19 kalem belirtti. Teleferiğe müdahale yetkisi, Serkan Yellice Bey'dedir. Otomasyon uyarı verdiğinden bunu ilk etapta otomasyon sistemini çalıştıran kişi görür. Bunu önce Suphi görür. Arıza olduğunda bunu Serkan Bey’e iletmesi gerekiyordu."

Diyarbakır'da bir vaka daha: Narin'in ardından Beyza kayıp! Diyarbakır'da bir vaka daha: Narin'in ardından Beyza kayıp!

"Tesisi yangın riski nedeniyle durdurup çalıştırdım"

Sanık Serkan Yellice de olay günü Okan Erol yangın olduğunu söyleyince direkt kontrol ettiğini anlattı. Sis nedeniyle bir şey görülmediğini aktaran Yellice, "Otomasyon sistemini girdik. Gözle yaptığım kontrolde sis bulutları vardı. Güvenlik amaçlı teleferiği durdurdum. Yapılan kontrolden sonra sisten başka bir şey görmedim. Otomasyon sistemini resetledim ama arıza silinmedi. Sistemin beyninde sıkıntı olabilir diye resetledim. Hiçbir arıza silinmedi. Ancak arşive kaydedildi" dedi.

Yellice, 2022'nin nisan ayında yangın çıkdığı düşüncesiyle müşterilerin tahliyesi için teleferiği çalıştırdığını ifade etti. Bakım döneminde sekiz saat çalışmaları gerekirken mesai yaparak gece de çalıştığını belirten Yellice şöyle konuştu:

"Düşük kod uyarı sistemi yazılımsal bir ibaredir. 2022 yılından bugüne düşük kod uyarı sistemi zaman zaman uyarı vererek çalışıyor. Tesisi durdurdum, çalıştırdım. Bunu yangın ihtimalini düşünerek yaptım. Bakım döneminde sekiz saat çalışmamız gerekirken mesai yaparak gece de çalıştık. Suphi üst, ben alt istasyondaydım. Direkten hat boyuna yangın ihbarı geldiğini Suphi'ye söyledim. 'Abi orada bir şey' yok dedi. 'Ekrana bak' dedim. Baktı, bir şey olmadığını söyledi."

Kaynak: DHA