FATİH ÖZKILINÇ-İzmir Büyükşehir Belediyesi(İZBB) işlerinden sorumlu İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi(İZSU)’nun “Cumhuriyet’imizin 100.yılında 100 Proje” başlığıyla kentte hayata geçecek projeler kamuoyuyla paylaşıldı. Ahmed Adanan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleşen toplantıya İZBB Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP İzmir milletvekilleri ve CHP’li ilçe belediye başkanları katıldı. Burada konuşan Başkan Soyer, Yaşayan Körfez projesi kapsamında Çiğli Arıtma Tesisi üzerinden kentteki koku sorununa yönelik çözüm mesajları verdi.
PROJELER 5 İLKEYE DAYANIYOR
İZSU projelerinin dayandığı 5 ana ilkeyi açıklayan Başkan Soyer, “Bizler, bu ülkenin sorumluluk sahibi yöneticileriyiz. Kendi şahsi ikballerimiz uğruna, gelecek nesillere kurak bir ülke bırakamayız. Bu nedenle iki yıl önce 22 Belediye Başkanı’nın imzasıyla ‘Başka Bir Su Yönetimi Mümkün’ manifestosunu yayınlamıştık. Manifestomuz, bugün İZSU Genel Müdürlüğümüzün de sıkı sıkıya bağlı olduğu ve uyguladığı beş temel ilke içeriyor. Birinci ilkemiz, katılımcı bir su yönetim modeli oluşturmak. Yani suyun paylaşımını vatandaşlarımızla birlikte ve adil bir şekilde yapmak. İkincisi, suyun tüm kullanım alanlarında arzı değil talebi yönetmek. Böylelikle vatandaşlarımızı susuzluk tehlikesine karşı korumak. Üçüncüsü, su yatırımlarını havza ölçeğinde planlamak. Birbirinin etkisini azaltan yatırımlar yaparak halkın vergilerini israf etmemek. Dördüncüsü, doğanın su döngüsünü korumak. Suyun, ekolojik dengeyi bozacak şekilde kirletilmesine ve kaynakların azaltılmasına izin vermemek. Sonuncusu da suyun ekosistem ve sektörler arasındaki döngüsel kullanımını sağlamak. Yani atık su terimini hayatımızdan çıkartmak ve kullanılan suyu geri kazanmak. İZSU Genel Müdürlüğümüz tüm diğer Akdeniz şehirlerine örnek olacak çok sayıda yenilikçi projeye imza atıyor. Tüm bu projelerin her biri çok yakında su yüzüne çıkarak İzmir’in başka bir su yönetimi mümkün anlayışını gözler önüne serecek” dedi.
YAŞAYAN KÖRFEZ PROGRAMINI UYGULUYORUZ
İZSU projeleriyle İzmir’de 4 önemli işin başarıldığını kaydeden Soyer, “Her şeyden önce, tek bir İzmirliyi susuz bırakmıyoruz. İzmir’in su güvenliğini gelecek nesiller için teminat altına alıyoruz. İkincisi, tüm İzmir’i ve İzmirlileri en yüksek arıtma teknolojileriyle buluşturuyoruz. Üçüncü olarak İzmir genelinde suyun ekolojik döngülerini koruyoruz, kullanılan su kaynaklarının geri kazanımını sağlıyoruz. Son olarak da bugüne kadar hiç uygulanmamış çok kapsamlı bir stratejiyle İzmir Körfezi’ni temizliyoruz, ‘Yaşayan Körfez’ programını uyguluyoruz” diye konuştu.
“SUSUZLUK TEHLİKESİ ORTADAN KALKACAK”
Kentte kesintisiz su temini için hayata geçirilen içme suyu projeleri hakkında bilgi veren Soyer, “İçme suyu projelerimiz, çok önemli bir yere sahip. Önümüzdeki elli yıl boyunca tek bir İzmirli’nin susuzluk çekmeyeceği bir içme suyu altyapısını İzmir’e kazandırıyoruz. Çeşme, yaz aylarında nüfusu 1 milyonu aşan Çeşme’de, içme suyu şebekesi ekonomik ömrünü tamamladığı için sürekli arızalar ve kesintiler yaşanıyordu. Bu nedenle Çeşme’nin su sıkıntısını çözecek olan Çeşme 1. Kademe İçme suyu Şebekesi İkmal Projesi’ni hayata geçirdik. Projeyi önümüzdeki aylarda bitiriyoruz. İlçede ayrıca içme suyu, altyapı ve arıtma hizmetleri için başlattığımız yatırımların üçüncü etap çalışmaları da sürüyor. Bu çalışmalarımız tamamlandığında, hangi mevsim, hangi yoğunlukta olursa olsun Çeşme’nin tamamında, içme suyu sıkıntılarını tamamıyla geride bırakmış olacağız. Çeşme’de yürüttüğümüz bu iki çalışmanın toplam maliyeti tam 595 milyon lira. İçme suyuyla ilgili ayrıçça Aliağa’da yapılacak yeni İçme Suyu Arıtma Tesisi’nin yapımı bu yılın soncuda başlıyor. Bölgemizin en bereketli havzalarından biri olan Küçük Menderes Havzası’nda artık yer altı suları iyice derinlere çekildi. İZSU Genel Müdürlüğümüz, Küçük Menderes İçme Suyu Sondaj Kuyusu Açılması Projesi ile 100 adet yeni içme suyu kuyusu açıyor. Bu çalışmamız sayesinde Torbalı, Tire, Bayındır, Ödemiş, Kiraz ve Beydağ ilçelerinde susuzluk tehlikesi ortadan kalkmış olacak. Diğer tüm projelerle birlikte içme suyu yatırımlarına ayırdığımız toplam bütçe 2 milyar 717 milyon lira” ifadelerini kullandı.
“KOKU SORUNUNA SON VERİYORUZ”
İZSU’nun atıksu konusunda yaptığı çalışmalar hakkında da bilgi veren Soyer, “TÜİK’in yayınladığı verilere göre İzmir, Avrupa Birliği standartlarında arıtma tesisi sayısı ve kişi başına düşen ileri biyolojik yöntemle arıtılmış su miktarında Türkiye’nin lider şehri konumunda. Küçük Menderes Havzası’nda çevre kirliliğini önlemek ve havzanın temizliğini sürdürülebilir kılmak için ilçeye hizmet eden Torbalı Atık Su Arıtma Tesisi’nin kapasitesini ise üç kat artırarak 21 bin metreküpten 58 bin metreküpe çıkartıyoruz. Yapımına başladığımız İzmir’in en büyük ikinci kapasiteli atıksu arıtma tesisini kısa sürede hizmete alıyoruz. Burada, Aliağalı vatandaşlarımızla bir müjdeyi daha paylaşmak istiyorum. Aliağa’ya içme suyu yatırımımızın yanında İzmir’in 71. Atık su arıtma tesisini, Yenişakran’da 2024 yılında hizmete alıyoruz. 30 bin metrekarelik alanda kurulacak olan ileri biyolojik arıtma tesisinin yapımı başladı. Yüksek teknolojisiyle günde 7 bin 609 metreküp evsel atık suyu arıtacak bu tesisimiz sayesinde bölgedeki koku sorununa da son veriyoruz” dedi.
Soyer ayrıca, Büyükşehir Yasası’ndan sonra İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ve elbette İZSU’nun görev alanına sonradan dahil olan mahalleler oldu. Bu yerlerde, ne yazık ki herhangi bir bertaraf sistemi olmadığı için atık sular çevre kirliliği yaratan bölgelerde “paket atıksu arıtma tesisleri” için de büyük bir çalışma gerçekleştirildiğinin altını çizdi.
YAĞMUR SUYU HATTI 5 YILDA TAMAMLANACAK
İzmir’in kangren sorunu haline gelen Körfez ve koku sorunları için atılan adımlar hakkında da ayrıntılı bilgi veren Başkan Soyer, şunları söyledi; “Yaşayan Körfez programın üç ana ayağı var. Birincisi, Körfez’e gelen kirlilik kaynaklarını sıfırlamak. İzmir için kurulan su altyapısı geçmişte birleşik sistem olarak inşa edilmiş. Yani yağmur ve kanalizasyon suları aynı hatlarda birleşerek doğrudan Çiğli Arıtma Tesisi’ne akıyor. Çiğli Arıtma Tesisimiz 23 yıl önce faaliyete geçmesine rağmen, birleşik sistem nedeniyle o gün bu gündür yağmurlu günlerde Körfez’e şehir merkezinden kanalizasyon suları karışmaya devam ediyor. Bu doğrultuda, yağmur suyu hatlarını ve arıtmaya giden kanalizasyon hatlarını birbirinden ayırarak Körfez’e olan kanalizasyon akışını sıfırlıyoruz. Son üç yılda Körfez’e açılan 220 kilometrelik yağmur suyu hattını tamamladık. 2023’te ise yaklaşık 7 milyar liralık dev bir yatırımla 270 kilometre yağmur suyu hattı daha yapacağız. Önümüzdeki beş yılda İzmir’in yağmur suyu ile kanalizasyon hatlarını birbirinden tümüyle ayırarak bu zorlu, meşakkatli ve çok büyük bütçe gerektiren yolu tamamlamış olacağız. Tüm atık sular arıtma tesislerimize, yağmur suları ise hiç kirlenmeden doğrudan Körfez’e akacak.
ÇİĞLİ ARTIRMA TESİSİ 4. FAZ İHALESİ TAMAM
Çiğli Arıtma Tesisi 4. Faz’ına ilişkin de açıklamalarda bulunan Soyer, “İkinci ayağımız İzmir kent merkezinin arıtma kapasitesini artırmak ve birden fazla noktaya yaymak. Şehir merkezinin arıtma faaliyetlerinin neredeyse tümü tek bir noktada, yani Çiğli Arıtma Tesisi’nde toplanmış. Yapıldığı tarihte son derece cazip olan bu merkezi çözüm, İzmir’in hızla büyümesi nedeniyle zaman içinde fizibilitesini ne yazık ki yitirdi. Çünkü bu tesiste arıtmanın gerçekleşebilmesi için Narlıdere’den Çiğli’ye kadar uzanan merkez ilçelerin tümünün kanalizasyonu elektrik gücüyle, Körfezi güneyden kuzeye doğru dolaşarak arıtma tesisine varıyor. Bunun şehrimize maliyeti öylesine yüksek ki bu işlem için ödediğimiz elektrik parasıyla İzmir’e her 2 yılda bir yeni arıtma tesisi kurabiliyoruz. Her şeyden önce Çiğli Arıtma Tesisi’nin kurulu gücünü iyileştiriyoruz. Bugüne kadar faal olan birinci, ikinci ve üçüncü fazlar ne yazık ki yüzde yüz verimle çalışmıyordu. 250 milyon liralık bir yatırımla, 23 yıl önce kurulmuş tesisi tümüyle revize ederek sıfır kilometre ayarlarına taşıdık. 10 yıldır defalarca ihaleye çıkılan fakat bir türlü sonuçlanamayan Çiğli Arıtma Tesisi dördüncü faz ihalesini tamamladık. Arıtma tesisimizin dördüncü faz ihalesi dün, yani 26 Nisan’da gerçekleşti. Mevzuattaki tüm darboğazlara ve yaşanan tüm ekonomik sıkıntılara karşın 600 milyon bütçeli bu devasa yatırımı ihale ettik ve İzmir’e kazandırdık. Görev süremiz içinde dördüncü fazı kullanıma açacağız” dedi.
“KÖRFEZ NEFES ALACAK”
Çiğli’nin yükünü azaltacak projelerle koku sorununa da çözüm olacaklarının altını çizen Soyer, “İzmir şehrinin atık arıtma kapasitesini büyütmek için yürüttüğümüz projeler Çiğli ile sınırlı değil. Bu konuda İzmir şehircilik tarihinde devrim niteliğinde iki adım atıyoruz. İlki, Güneybatı Arıtma Tesisi’nin kapasitesini membran biyoreaktör teknolojisini kullanarak artırıyoruz. Buna bağlı olarak ise Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’ne giden Narlıdere Altıevler ve Huzur mahallelerinde hizmet veren mevcut kolektör hattını, Çiğli yerine Güneybatı Atıksu Arıtma Tesisi’ne yönlendiriyoruz. Bu kapsamda, Narlıdere’nin tamamında halihazırda bulunan atıksu hattı yenilenerek 8.8 kilometre atık su hattı imalatı yapılacak. Her iki çalışma da 2024’ün üçüncü çeyreğinde tamamlanacak ve Körfez derin bir nefes alacak. Son olarak, şehrimizin atık su altyapısına yepyeni bir çözüm getiriyoruz. Gaziemir, Buca ilçelerinin tamamına ve Karabağlar ilçesinin yüzde 50 nüfusuna hizmet vermek üzere Karabağlar’daki İZSU yerleşkesinde son nesil bir atıksu arıtma tesisi kuruyoruz. Yeraltında kurulacak olan bu tesis, günde 100 bin metreküp su arıtma kapasitesine sahip. İleri biyolojik ve sulama suyu standardında deşarja imkan veren bu yeni tesisimizin fizibilite çalışmaları başladı. Bu tesis, Çiğli’ye giden yükü yüzde 15 oranında hafifleterek Körfez’in temizliğine çok ciddi katkı sağlayacak. İç bölgelerde zaman zaman kokuya neden olan yavaş kanalizasyon akışını hızlandıracak” şeklinde konuştu.
İZSU’DAN 20 MİLYAR LİRALIK YATIRIM
Körfez konusunda son sürecin arıtma sonrası süreç olduğunu belirten Soyer, “Her arıtma tesisinin iki temel çıktısı var, arıtılmış su ve çamur. Tesislerin bu iki çıktısını iyi yönetemezseniz bunlar bir süre sonra atık suyun kendisi kadar, hatta bundan daha büyük bir sorun haline gelebiliyor. Bir, Çiğli Arıtma Tesisi’nin çevresindeki çamur depolama alanlarını boşaltıyor ve bu alanda ekolojik restorasyon uyguluyoruz. Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi çamur çürütme ve kurutma ünitesinde zaman içerisinde oluşan yıpranma nedeniyle revizyon ve kapasite artışı yapıyoruz. 800 milyonluk bu yatırım sayesinde artık arıtma tesisinin çevresinde çamur birikmeyecek. Hali hazırda Çiğli Arıtma Tesisi’nden çıkan arıtılmış atık sular iç körfeze dökülüyor. Biz, 200 milyon liraya mal olan bir derivasyon kanalı açarak atık su deşarj noktasını değiştiriyoruz. Son olarak, körfezde sığlaşma kaynaklı koku sorununun da önüne geçiyoruz. Körfez’e akan derelerin getirdiği teressübat ile kokuya neden olan malzemeleri alandan uzaklaştırıyoruz. Yaşayan Körfez programımız için ayırdığımız bütçenin toplamı 11 milyar 95 milyon lira. Elinizdeki kitapçıklarda sizlerle paylaşılan tüm projelerin toplam maliyeti ise yaklaşık 20 milyar lira. Yani, İZSU’nun yatırım bütçesinin yarıdan fazlasını İzmir kent merkezinin on yıllardır bekleyen altyapı sorunlarını çözmek ve çocuklarımıza tertemiz bir Körfez bırakmak için ayırdık. Çünkü biz bu şehre makyaj yapmak yerine o şehrin yaşam kalitesini artırmak için çalışıyoruz. Göreceksiniz on yılların kronik sorunlarını tamamını çözeceğiz ve bu şehrin binlerce yıllık geçmişinden ilham alarak çocuklarımızın ve torunlarımızın gururla yaşayacakları bir şehri onlara armağan edeceğiz” ifadelerini kullandı.