Mondros Mütarekesi'nin 30 Ekim 1918'de imzalanması, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküş sürecini hızlandırmış ve İtilaf Devletlerinin Osmanlı topraklarını işgaliyle Anadolu'nun dört bir yanında büyük bir tepki dalgası doğmuştur. Bu işgaller, halkta büyük bir öfke ve direnme isteği uyandırmış, bu tepkinin örgütlenmesi ve yayılması için çeşitli protesto gösterileri ve kongreler düzenlenmiştir. Bu kongreler arasında, Sivas Kongresi, savunma amaçlı toplanmış olsa da, ulusal çapta bir kurtuluş mücadelesi hedefiyle diğerlerinden ayrılmaktadır.

Mustafa Kemal Paşa, Anadolu'da Millî Mücadele'nin başlatılmasında ve başarıya ulaşmasında hayati bir rol oynamış, bu amaç doğrultusunda çeşitli stratejik kararlar almıştır. 22 Haziran 1919'da Amasya Tamimi'ni yayımlayarak, vatanın bütünlüğünün ve milletin bağımsızlığının tehlikede olduğunu ilan etmiş, bu durumda milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararlılığıyla kurtarabileceğini vurgulamıştır. Tamim'de ayrıca, millî bir kongrenin Sivas'ta toplanması gerektiği belirtilmiş, bunun için tüm illerden, partiler üstü ve milletin güvenini kazanmış üçer delegenin hızla Sivas'a gönderilmesi çağrısında bulunulmuştur. Bu çağrı, Millî Mücadele'nin en kritik dönemeçlerinden biri olan Sivas Kongresi'nin toplanma sürecini başlatmıştır.

Sivas Kongresi'nin bilinmeyenleri: Mustafa Kemal'in istihbarat savaşları |  Euronews

Sivas'ın stratejik önemi

Sivas'ın kongre merkezi olarak seçilmesinde bir dizi stratejik neden rol oynamıştır. Şehir, işgallerden uzakta, Anadolu'nun iç kesimlerinde yer alıyordu ve giriş-çıkışları kolaylıkla denetlenebilir bir konumdaydı. Ayrıca, 3. Kolordu'nun varlığı, güvenlik açısından önemli bir avantaj sağlıyordu. Müdafaa-i Hukuk teşkilatının aktif çalışmaları da Sivas'ın seçilmesinde etkili olmuştur. Bu stratejik değerlendirmeler, kongrenin güvenli ve etkin bir şekilde toplanabilmesi için hayati önem taşımıştır.

Sivas Kongresi'nin 101. yılı kutlanıyor! Sivas Kongresi'nde alınan kararlar  neler? - Sözcü

Kongre hazırlıkları ve zorluklar

Kongre hazırlıkları, Şarkî Anadolu Müdafaa‐i Hukuk Cemiyeti’nin Sivas Şube Başkanı Müftü Abdurrauf Efendi, Sivas eski mebusu Rasim Bey, Sivaslı çiftlik sahibi Emir Paşa, Kolordu Komutanı Albay Selâhattin Bey ve Dr. Albay İbrahim Tali (Öngören) Beyler tarafından büyük bir titizlikle yürütülmüştür. Ancak bu süreçte ciddi zorluklar ve engellemeler de yaşanmıştır. Sivas halkı içinde bazı unsurlar, Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarına karşı kışkırtılmaya çalışılmıştır. Ayrıca, Sivas'ta bulunan bir grup Fransız askeri, Vali Reşit Paşa'yı endişelendirmiş ve şehrin işgal edileceği korkusuyla kongrenin başka bir yerde toplanmasını istemiştir. Osmanlı hükümeti ve İtilaf Devletleri de kongreyi engellemek için çeşitli girişimlerde bulunmuş, Elazığ Valisi Ali Galip ve Malatya Mutasarrıfı gibi yerel yöneticiler üzerinden kongreyi sabote etmeye çalışmışlardır.

100 yıl önce Sivas Kongresi'nde ne konuşuldu, hangi milli mücadele  kahramanları mandayı savundu? | Independent Türkçe

Bir diğer önemli sorun, kongreye katılacak temsilcilerin Sivas'a ulaşmasında yaşanan zorluklardı. Erzurum Kongresi, Sivas Kongresi için bir prova niteliği taşımasının yanı sıra, temsilcilerin Sivas’a gelmesi için zaman kazandırmıştı. Ancak, Amasya Tamimi'nde delegelerin süratle yola çıkması istenmiş olmasına rağmen, çeşitli engellemeler bu süreci geciktirmiştir. Hangi illerin nasıl delege göndereceği de belirsizdi. Erzurum Kongresi’ne katılan Doğu ve Kuzeydoğu Anadolu illerinin delegeleri yerlerine dönmüş ve bu delegelerin yeniden Sivas’a gelmesi imkânsız hale gelmiştir. Bu durum, Mustafa Kemal Paşa'yı yeni çözümler aramaya itmiştir. Nihayetinde, Şarkî Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi’nin Sivas’ta hazır bulunması ve Doğu illerinin Kongre’de bu heyet tarafından temsil edilmesi kararlaştırılmıştır.

Mustafa Kemal Paşa, bu zorlukları aşmak için dokuz kişilik Heyet-i Temsiliye'nin beş kişilik çoğunluğunu Sivas’ta toplamaya karar vermiştir. Erzurum’dan Rauf Bey ve Raif Efendi ile birlikte yola çıkan Mustafa Kemal Paşa, Erzincan’dan Şeyh Fevzi Efendi’yi almış, Tokat’ta bulunan Bekir Sami Bey de Sivas’a gelip onlara katılmıştır. Böylece, Doğu illeri ve Trabzon ile Samsun’u kapsayan Doğu Anadolu bölgesini temsil edecek beş kişilik bir heyet oluşturulmuştur. Bu beş kişinin Erzurum Kongresi tarafından görevlendirildiğine dair bir belge de hazırlanmıştır.

Sivas Kongresi 4 Eylül 1919 - 11 Eylül 1919

Sivas Kongresi'nin başlaması ve çalışmaları

Mustafa Kemal Paşa, 29 Ağustos 1919’da Erzurum’dan yola çıkarak 2 Eylül’de Sivas’a ulaşmıştır. Şehre girerken büyük bir kalabalık tarafından karşılanmıştır. Heyet‐i Temsiliye, 3 Eylül günü kongre hazırlıklarını gözden geçirmiş ve 4 Eylül 1919’da Sivas Sultani binasında Sivas Kongresi çalışmaları başlamıştır. Kongreye katılan delege sayısı tam olarak bilinmemekle birlikte, kaynaklar bu sayıyı 28 ile 48 arasında vermektedir. Rumeli’den ve Batı Anadolu illerinin çoğundan ise kimse gelmemiş, birkaç ilden gelenler de herhangi bir millî kuruluş tarafından seçilip gönderilmemiştir. Bu durum, Mustafa Kemal Paşa'yı yanındaki bazı kişileri kongreye birer ilin temsilcisi olarak atamaya itmiştir. Böylece 20–25 kadar delegenin katılımıyla Sivas Kongresi açılmıştır. Kongre sırasında bazı delegeler farklı günlerde katılmış ve toplam delege sayısı 38’e kadar çıkmıştır.

Sivas Kongresi’ndeki görüşmeler, her gün oturumlar halinde yapılmış, 4 Eylül’den 11 Eylül’e kadar sekiz birleşim gerçekleştirilmiştir. Kurban Bayramı'nın birinci günü olan 6 Eylül’de toplantı yapılmamış, ancak 9/10 Eylül gecesi ilave bir birleşim yapılmıştır. Kongre süresince gündeme geçilmeden önce delegelerin yemin metni üzerinde durulmuş ve delegeler, hilâfete, saltanata, İslâmiyet’e, devlete, millete ve memlekete hizmet edeceklerine dair yemin etmişlerdir.

5 Eylül’de padişaha ve Türk milletine hitaben iki ayrı beyanname yayımlanmıştır. Bu beyannamelerde, Sivas Kongresi'nin millet adına hareket ettiğini ve meşru hakların koruyucusu olduğunu vurgulayan ifadeler yer almıştır. 7 Eylül’de Erzurum Kongresi’nde kabul edilen esaslar ve tüzük maddeleri yeniden gözden geçirilmiş ve bazıları değiştirilerek kabul edilmiştir. 8/9 Eylül’de Amerikan mandası konusu görüşülmüş, uzun tartışmalara neden olmuştur. Sonuç olarak, Amerikan Senatosu’na bir tahkik heyeti gönderilmesi teklifi kabul edilmiştir. 10 Eylül’de ise Ali Fuat Paşa, Umum Kuva‐yı Milliye Komutanlığı’na atanmış, mali konular görüşülmüş ve İrade‐i Milliye gazetesinin çıkarılmasına karar verilmiştir. 11 Eylül’de ise Heyet‐i Temsiliye oluşturulmuş ve görev ve yetkileri genişletilmiştir.

Sivas Kongresi, Osmanlı hükümetinin herhangi bir dış baskı karşısında dağılması halinde, Heyet-i Temsiliye'nin geçici bir yönetim kurarak milletin varlığını koruyacağını ilan etmiştir. Ayrıca, Anadolu ve Rumeli’deki millî cemiyetler, “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adı altında birleştirilmiş ve tek bir çatı altında toplanmıştır.

Sivas Kongresi, 11 Eylül 1919’da bir beyanname yayımlayarak çalışmalarını tamamlamıştır. Bu beyannamede, Erzurum Kongresi’nin beyannamesinden uyarlanan ve esas olarak şu maddeler vurgulanmıştır:

1.     Bölünmezlik: 30 Ekim 1918’deki sınır içinde kalan Osmanlı toprakları, ezici çoğunluğu Müslüman olan bölgelerle birlikte, ayrılmaz ve hiçbir bahane ile bölünmez bir bütündür. Bu sınır içinde yaşayan unsurların tamamı, birbirlerine karşılıklı saygı ve fedakârlık duygularıyla doludur.

2.     Bağımsızlık: Her türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı ve Osmanlı Hükûmeti’nin dağılması durumunda millet, birlikte savunma ve direnme yoluna başvuracaktır. Kuvvet‐i Milliye’yi âmil ve irade‐i milliyeyi hâkim kılmak esastır.

3.     Saltanat ve Hilafet: Osmanlı Hükûmeti vatanın bütünlüğünü ve milletin bağımsızlığını koruyamadığı takdirde bir geçici hükûmet kurulacaktır. Bu hükûmetin üyeleri millî kongrece seçilecektir. Kongrenin toplanmış olmaması halinde bu seçimi Heyet‐i Temsiliye yapacaktır.

Burhaniye’de 16 ülkeden 700 dansçı coşkuyla sahne aldı Burhaniye’de 16 ülkeden 700 dansçı coşkuyla sahne aldı

4.     Manda ve Himaye Reddi: Kuvvet‐i Milliye’yi âmil, irade‐i milliyeyi hâkim kılmak esastır. Mandatörlük kabul olunamaz.

5.     Kuvâ-yi Milliye: Millî Meclis’in derhâl toplanması ve hükûmet işlerinin Meclis denetiminde yürütülmesini sağlamak için çalışılacaktır.

6.     Adalet: Gayrimüslim unsurların her türlü millî ve sosyal hakları mahfuzdur.

7.     Ekonomik Bağımsızlık: Vatanımızın ihtiyacı olan dış borçların verilmesi, malî bağımsızlığımız korunmak şartıyla kabul edilecektir.

8.     Gizlilik Kararı: Millî sırlarımızı ve teşebbüslerimizi ifşa edici ve mâneviyatımızı kırıcı yayınların devamına mâni olunacaktır.

9.     Güvenlik: Millî teşkilâtın tanınması ve kuvvetin millî emellere tahsis edilmesi sağlanacaktır.

Sivas Kongresi, yalnızca Millî Mücadele'nin seyrini değiştiren bir dönüm noktası değil, aynı zamanda modern Türkiye'nin temellerinin atıldığı bir platform olarak tarihteki yerini almıştır. Bu kongre, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük arzusunun somut bir ifadesi olarak, Mustafa Kemal Paşa'nın önderliğinde, ulusal bir kurtuluş hareketine dönüşmüştür. Sivas Kongresi'nde alınan kararlar, Kurtuluş Savaşı'nın başarıya ulaşmasında ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda hayati bir rol oynamıştır.

Muhabir: Mehrican Candemir