Sırbistan, Rusya ve Batı arasında sıkışmış durumda, özellikle de ülkenin lityum madeni rezervleri bu dengeyi daha da zorlaştırıyor. Ülkede yıllardır süregelen lityum madeni protestoları, Sırbistan’ın hem Rusya ile olan tarihi ve kültürel bağlarını koruma çabalarını hem de Batı ile kurduğu ekonomik işbirliklerini karmaşık hale getiriyor.

Lityum madeni ve protestolar

Sırbistan’ın Loznica kentinde İngiltere-Avustralya merkezli metal ve madencilik şirketi Rio Tinto tarafından 2004 yılında keşfedilen lityum madenleri, yıllardır ülkede büyük protestolara neden oluyor. Çevreci aktivistler ve muhalifler, bu projeye karşı çıkarak hükümeti büyük çaplı gösterilerle baskı altına alıyor. Öte yandan, Sırbistan hükümeti, lityum madeninin ülke ekonomisi için önemli bir fırsat olduğunu savunuyor.

Sırbistan-Almanya işbirliği

Geçtiğimiz ay Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile Belgrad’da bir araya gelerek, ham madde, elektrikli araçlar ve batarya üretimi konusunda stratejik bir anlaşma imzaladı. Vucic, bu anlaşmanın ülke ekonomisi için bir dönüm noktası olduğunu ve en az 6 milyar avro yatırım getireceğini belirtti. Bu işbirliği, Sırbistan’ın Batı ile ilişkilerini güçlendirme çabalarının bir parçası olarak görülüyor.

Türkiye'yi 'zirai don' vurdu! Bakan Yumaklı'dan açıklama geldi Türkiye'yi 'zirai don' vurdu! Bakan Yumaklı'dan açıklama geldi

Rusya ile tarihi bağlar

Rusya ile olan tarihi ve kültürel bağlarını korumaya çalışan Sırbistan, bu süreçte zor bir denge kurmaya çalışıyor. Lityum madenleri, Sırbistan’ın Rusya ve Batı arasındaki ilişkilerini nasıl dengeleyeceği konusunda önemli bir test niteliğinde. Vucic, ülkedeki lityum madenlerinde kazı işlemlerine hemen başlanmayacağını ve uzmanların konuyu detaylıca inceleyeceğini belirterek bu dengeyi koruma çabasında olduklarını vurguladı.

AB’ye entegrasyon ve çevre koruma

Almanya Başbakanı Scholz ise bu anlaşmanın Batı Balkan ülkelerinin Avrupa Birliği’ne entegrasyonu için önemli bir adım olduğunu belirtti. Scholz, çevre koruma ve biyoçeşitlilik konusunda en yüksek standartlara uyacaklarını ve bu projenin bir Avrupa projesi olduğunu vurguladı. Bu açıklamalar, Batı’nın Sırbistan üzerindeki etkisini artırma çabalarını yansıtıyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ