Dr. Erol Kesici: “Beyaz adacıklar ve kumullar kararıyor”
Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) Bilim Danışmanı Dr. Erol Kesici, Salda Gölü’nde hidromanyezit oluşumlarının düzensizleştiğini ve beyaz adacıkların kararmaya başladığını açıkladı. Dr. Kesici, göldeki insan baskısının bu durumun başlıca nedeni olduğunu belirtti.
Salda Gölü: Bir dünya mirası
Dr. Kesici, Salda Gölü’nün sadece beyaz kumulları ve turkuaz rengiyle değil, aynı zamanda milyonlarca yıllık geçmişi ve ekolojik önemiyle de bir dünya mirası olduğunu vurguladı. “Mars’ın toprağı, Salda Gölü'ndeki hidromanyezitli kayaç yapıların özelliğini taşıyor,” diyen Dr. Kesici, gölün bilimsel araştırmalar için de büyük değer taşıdığını belirtti.
İnsan baskısı ve kirlilik Salda’yı tehdit ediyor
Dr. Kesici, Salda Gölü’nde yaşanan insan baskısının ve kirliliğin gölü tehdit ettiğini söyledi. “Kapalı havza göller, her türlü kirliliği içinde depo eder ve dışarıya atamaz. O nedenle çok hassas ve kırılgandır,” dedi. Gölün çevresinde artan yol yapımı, araç trafiği ve piknik faaliyetlerinin de bu duruma katkıda bulunduğunu ekledi.
Hassas kıyı kesimlerinde kararma
Dr. Kesici, göl çevresinde yapılan yasal ve yasal olmayan sondaj kuyularının da gölü olumsuz etkilediğini belirtti. “Kıyı kesim sularına ayağınız, eliniz dokunursa, kıyılar bu beyazlıktan yoksun kalır,” uyarısında bulundu.
Bilim dışı insan baskısı
Salda Gölü’nün korunması için çıkarılan yasaların yetersiz kaldığını söyleyen Dr. Kesici, gölün insan baskısı altında olduğunu belirtti. “Salda Gölü gibi dünya mirası olan hassas alana yapılan yolda araç-insan trafiği giderek arttı,” dedi.
‘Salda’ya vücudumuz değil, gözümüz değsin’
Dr. Kesici, Salda Gölü’nün doğal direncinin hızla azaldığını belirterek, şu uyarılarda bulundu: “Salda Gölü’nü cazibe merkezi haline getirmek amaçlı yapılanlara son vermezsek çok yakın zamanda kaybedeceğiz. Salda’ya ayağımız, aracımız, elimiz, vücudumuz değmesin, gözümüz değsin. Salda’yı uzaktan sevmek, gelecek kuşaklarımızın da sevmesi için çok önemli ve değerlidir."
