Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. M. Tolga Dinçer, Türkiye’de su ürünleri tüketiminin dünya standartlarının çok altında olduğunu belirtti. Haftada en az iki kez balık tüketilmesinin sağlık açısından önemine dikkat çeken Dinçer, doğru pişirme yöntemlerinin de büyük bir rol oynadığını vurguladı.
Global tüketimle Türkiye karşılaştırması
Prof. Dr. Dinçer, su ürünleri tüketiminin dünya çapında farklılıklar gösterdiğini söyledi. Maldivler ve İzlanda gibi ada ülkelerinin kişi başı balık tüketim oranlarının oldukça yüksek olduğunu belirten Dinçer, Türkiye’de ise deniz kıyılarında 19 kg civarında olan balık tüketiminin, Anadolu iç bölgelerinde 1 kg’ın altına düştüğünü söyledi. Son 10 yılda Türkiye genelindeki kişi başı balık tüketiminin 6.2 ila 7 kg arasında kaldığını belirten Dinçer, bu durumun sağlık açısından endişe verici olduğunu dile getirdi.
Balık tüketmeme sebepleri ve yanıltıcı algılar
Prof. Dr. Dinçer, Türkiye’de balık tüketmeme nedenlerine değinerek, halkın deniz balığı ile çiftlik balığı arasında tereddüt yaşadığını ifade etti. Ancak dünya genelinde Türk balığının tercih edildiğine dikkat çeken Dinçer, bu algının doğru olmadığını söyledi. Ayrıca balık tüketiminde sadece Omega-3 oranlarına odaklanmanın yanıltıcı olduğunu belirten Dinçer, su ürünlerinin esansiyel amino asitler, sindirilebilirlik avantajı ve mineral içeriği ile hayvansal protein açısından oldukça değerli olduğunu vurguladı.
Mevsimine göre balık seçimi
Balık tüketiminde mevsimine göre seçim yapılmasının önemine değinen Dinçer, bu yıl palamut avcılığında ciddi bir artış yaşandığını ve hamsinin tam zamanı olduğunu belirtti. Omega-3 almak için göçmen balıklara, özellikle sardalya, palamut, uskumru ve hamsiye yönelmenin doğru bir tercih olacağını söyledi. Ayrıca, çupra, levrek, alabalık ve Türk somonu gibi yetiştiricilikle elde edilen balıkların da yıl boyunca tercih edilebileceğini ifade etti.
Sağlıklı pişirme yöntemleri: Omega-3 kaybını engelleyin
Pişirme yöntemlerinin de balığın sağlık üzerindeki etkisini değiştirdiğini söyleyen Prof. Dr. Dinçer, hamsi gibi Omega-3 zengini balıkların derin yağda kızartılmasının büyük kayıplara yol açacağını belirtti. Bunun yerine, mısır unu kaplamalı ‘hamsi tavası’ gibi çift tavalı yöntemlerin ve ızgara, fırın ya da buğulama gibi sağlıklı pişirme tekniklerinin tercih edilmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca, günümüzde popüler olan airfryer ve actifry gibi cihazlarda da sıcaklığın 180-185 derece arasında tutulmasının en doğru pişirme yöntemi olduğunu vurguladı.