Naci Görür, olası bir Marmara depreminin sadece bölgeyi değil, tüm Türkiye'yi etkileyebileceğini ve ülkeyi "diz üstü çökertebileceğini" ifade etti.

Eyüpsultan'da düzenlenen 'İstanbul'da Deprem ve Kentsel Dönüşüm' konulu panelde konuşan Görür, Marmara bölgesindeki deprem riskinin altını çizerek, depreme hazırlık çalışmalarının önemine dikkat çekti. Görür, Marmara'da depremin çarklarının durması halinde sadece bölgenin değil, tüm Türkiye'nin ekonomik ve siyasi olarak büyük zarar göreceğini vurguladı.

Panelde ayrıca Eyüpsultan Belediye Başkanı Dr. Mithat Bülent Özmen, İBB KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt ve İMİDER Başkanı İrfan Tutacak da yer aldı. Konuşmacılar, deprem riskine karşı alınması gereken önlemler ve kentsel dönüşüm projelerinin önemi üzerinde durdu.

Deprem biterse dünya da ölür

Panelde konuşan Prof. Dr. Naci Görür, "Bu ülkede depremler olmaya devam edecek. Dediğim gibi levha sınırı, levhayı yok edemezsin, durduramazsın. Levha sınırları aynen insanlardaki kalp atışı gibi bir olaydır. Yani nabız atışı gibi bir olaydır. Bir insanın nabzı durursa o insan ölür. İşte levha sınırlarında hareket durur, deprem biterse dünya da ölür. İşte gezegenlerin, gök cisimlerinin hiçbirinde bildiğimiz anlamda deprem yoktur. Deprem, yeryüzünün yaşamasını gösterir. Deprem sayesinde yeryüzünde bir döngü meydana gelir. Yani yaşam döngüsü meydana gelir" diye konuştu.
 

Hala eşit görevler düşüyor

Toplum olarak herkesin üzerine çeşitli görevler düştüğünü anımsatan Görür, “Önce çuvaldızı kendimize iğneyi başkasına batıralım. Biz, çoluk çocuğumuz depremde ölmek istemiyorsak, eğer bu ülkede çağdaş can güvenliğimizle, demokratik olarak mal varlığımızla, ekonomik özgürlüğümüzle, siyasi özgürlüğümüzle ebediyen yaşayacaksak, kendimizi değiştireceğiz kardeşim. Başka türlü olmaz. Belediye başkanı işlerini mi görsün? Yoksa kaçak göçek işlerin peşine mi düşsün? Buna siz karar verin" ifadelerini kullandı.

Deprem en büyük çevre felaketidir

Prof. Dr. Görür, depremin etkilerinin uzun yıllar boyunca sürdüğünü belirterek, “Deprem en büyük çevre felaketidir. Çevre kirlenirse sizin burada sağlıklı yaşamanız mümkün değildir. Yani depremde kanalizasyonunuz patlar boruları toprağa karışırsa, içme suyuna karışırsa siz sağlıklı yaşam süremezsiniz. Topraktan akarsuya, akarsudan denize, denizden bilmem neye her taraf kirlenir. Kirli bir çevre ölüm demektir. Hemen kendini göstermez, seneler içerisinde insanları hastalıktan kırar. Onun için çevre çok önemlidir. Bunu yapmanın yolu da şimdiden bu çevre kirliliğine sebep olacak şeyleri önlemektir" şeklinde konuştu.

Marmara Bölgesi çöker, onunla da kalmaz Türkiye de düz çöker

Türkiye’deki deprem bölgeleri | En çok hangi şehirler tehlike altında? Türkiye’deki deprem bölgeleri | En çok hangi şehirler tehlike altında?

Olası Marmara depremine ilişkin de konuşan Görür, “Marmara bölgesi Türkiye'nin ekonomisinin yüzde 60'ına yakınını, yani gayri safi milli hasılanın yüzde 60'ını sağlıyor. Eğer deprem olur, Marmara bölgesinde depremin çarkları durursa, Marmara bölgesi çöker, onunla kalmaz bütün Türkiye diz üstü çöker ve artık ne ekonomik özgürlüğümüz kalır, ne de siyasi özgürlüğümüz kalır. Size onu söyleyeyim, Siz koca Marmara bölgesini depreme hazırlamaz çökertirseniz ondan sonra öyle özgür kalacağınızı, bağımsız kalacağınızı düşünmeyin" dedi.

Editör: Nurican ALBAYRAK