Haber Ekspres Gazetesi’nden Turgay Kılıç’ın haberine göre, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Özgür Özel, İzmir’deki tüm il başkanlarıyla İzmir İl Başkanlığı binasında bir araya geldi. Başkanlarla özel görüşmeler öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP’li Başkan Özel, hükümetin başlattığı geçmişe yönelik Gezi olayları gözaltına ilişkin eleştirilerini dile getirdi.
Türkiye siyaset tacizi altında
CHP Genel Başkanı Özel, ülkenin siyaset yargı tacizi altında olduğuna dikkati çekerek “Çok acılı bir gündemin içindeyiz ama öncesinde Sayın Erdoğan’ın talimatıyla Türkiye’de siyaset yargı tacizi altındadır. Devam eden soruşturmalar ve bu soruşturmalara ilişkin atılan adımlar Türkiye’yi gündeminden uzaklaştırmaya, korku ve gerginlik üzerinden yeni bir iklim oluşturulmaya çalışılmaktadır. Türkiye’yi germekte Erdoğan ve Saray Rejimi dediğimiz düzen bundan fayda görüyor. Türkiye’nin gerçek sorunlarını konuşmak yerine gerginliği tercih ediyorlar. Germek istiyorlar çünkü 31 Mart’tan sonra, ‘CHP büyük bir başarı kazandı ama başaramaz, iyi yönetemez ve bu başarı CHP’nin ayağına dolanır’ diye düşündüler. Biz de cebimizdeki anahtarın, CHP’nin iktidarının anahtarı olduğunu söyledik. Bütün anketlerin sonucunda CHP’li belediyelerin genel memnuniyet ortalamasını yüzde 58 olarak ölçtük, Tayyip Bey’in önüne yüzde 61 gitmiş. 31 Mart akşamı başarımız yüzde 38’ken biz yüzde 49 ölçtük. İzmir’de de biliyorsunuz belediyenin 2 milyara yakın parasına el koyarak hizmeti aksatmaya çalıştılar. Belediyenin çalışanıyla başkanımızı karşı karşıya getirme, halkı mağdur etmek üzerinden adeta rekabet edemediği rakibine çelme çakma muamelesini görüyoruz. İzmir’de de memnuniyet, başkanlarımızın halkın içinde olmaları ve ortaya koydukları vizyon ve çalışmalar takdir görüyor. İzmir bütün çabalara, özel bir iletişim kampanyası yürütüp CHP ile uğraşmalarına rağmen seçtiğinin arkasında duruyor. Tüm belediye başkanlarımıza yürekten teşekkür ediyorum” dedi.
‘Demokraside böyle eksiklikler olmaz’
Özel, ayrıca Bolu’da Grand Kartal Otel’inde yaşanan faciaya da pencere araladı. Bu faciadan sonra hükümetin Bolu Belediyesi yetkililerini sorumlu tutması üzerine “Bolu’daki facia olduğu gün bütün programları iptal ettik ve bakanlardan bilgi aldık. Açıkça, ‘2025 yılında böyle bir facianın ve kayıp sayısının kabulü, mazereti olamaz’. Burada sorumlular en ağır şekilde cezalandırılmalı ve önlemler alınmalıdır. Önümüzdeki hafta araştırma komisyonu kurulmasını teklif edeceğiz. Komisyonun mevzuatta, yetkilerde ne eksiklikler var, Bolu Belediyesi’nin yetki sınırları dışında bir otel var. Otele, ‘9’da 8 eksiğin var’ demişler. Oranın Bolu Belediyesi yetki sınırları içinde olmadığı da bilirkişi raporu ile sabit. Bir daha bu acının yaşanmaması için bütün yetki paylaşımları için meclisin çalışması lazım. Bir yanlış bir eksik olduğunu görelim. Dün bakan, bir televizyon programında kendi dışında herkesi suçluyor. Başka bakanlıkları, il özel idaresi’ni, valiliği her yeri suçluyor. Demokraside böyle eksiklikler olmaz, varsa da olduğu gibi yazmamız lazım” şeklinde konuştu.
‘Korku imparatoruna teslim olmayacağız’
Korku imparatorluğundan da bahseden Özel, Gezi davasının yeniden gündeme geldiğine işaret etti. Özel, “Biliyorsunuz belli bir süredir oyuncu menajeri ile ilgili çok sayıda haber, kamuoyu ilgisi ve siyasetle ilgisi olmayan tüm çevrelerin de dikkatinin bir noktaya yoğunlaştırılıp o meseleyle ilgi değil Gezi Protestolarına katılım üzerinden gözaltına alınıyor ve çok sayıda o gün geziye katılan değil, bugün aynı tavrı devam ettiren kişiler gözaltına alınıyor. Bugün iktidar tarafında olup o gün gezide olanlara hiçbir şey olmuyor. Demek ki mesele bugünle ilgili. Sanatçılara yapılan bu şeyleri dikkatle takip ediyoruz. Şunu gördüğümüzü herkes görsün. Popüler bir konu var, apolitik kişilerin bile dikkatini çeken bir mesele var. Devlet, ‘12 yıl sonra bile Erdoğan’ın kiniyle geziden hesap sorabilir’ o yüzden bugün sokakta olmaya mesafeli olun mesajı veriliyor. Psikolojik bir operasyon içerisindeyiz, yapan İstanbul Başsavcısı Akın Gürlek, talimatı veren Erdoğan’dır. Bu baskı rejimine karşı korkmadan, sinmeden ayakta durmak tarihi bir sorumluluktur. Bu oyunlara karşı asla teslim olmayacağız. Bugün İzmir’deyiz, burası milli mücadele için ilk adımın atıldığı şehirdir burası, yüz yıl önce korkmayanların bir araya gelmesiyle kurulmuş bir mücadele sonunda partimize dönüşmüştür. Anadolu ve Rumeli Müdafi Hukuk Cemiyetlerinin birleşmesiyle kurulmuş partimiz 100 yıl önceki gibidir. 100 yıl önceki kararlılık ve mücadele ruhunda olmalıyız. Bu korku imparatorluğuna teslim olmayacağız. Yıkmayan bütün rüzgarlar bizi güçlendiriyor, bizi yıkamayacaklar ve bu saldırılardan ayakta çıkacağız” söyleminde bulundu.
‘CHP iktidar olsaydı...’
Özel CHP’nin iktidarında “Dünyada iktidarda olan siyasi akrabalarımız da kendi alanlarında bir sorun olduğunda istifa müessesesini çalıştırıyor. CHP iktidarda olsaydı bunlar yaşanmazdı ama yaşansaydı ilgililerin derhal görevden el çektirilmesi soruşturulmanın salahiyeti açısından yapılırdı. AKP’nin siyasete yaşadığı vasatlaştırma toplumun ön kabullerine de yansıdı ama önümüzdeki CHP iktidarında soruşturmaların nasıl yürüdüğünü göreceksiniz” dedi.
‘Rapor gerçek ele geçirme yöntemi korsan’
Bolu’daki yangın faciası hakkında yen bir değerlendirme yapan Özel, “4 savcı ve 7 bilirkişi rapora son şeklini verdiler. Sorumluları sayıyor, Bolu Belediyesi sorumlu görünmüyor, bunu böyle kabul etmiyorlar, ‘belediyeyi ekleyin, bakanlığı çıkarın’ diyor. Bunu duyduğum anda Adalet Bakanı’nı aradım, İçişleri Bakanı’nı aradım. Biri Malatya’da idi, diğeri herhalde o an için bizimle iletişim kurmamayı tercih etti. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Yardımcısını aradım ve bende ki tüm bilgileri aktarım. ‘Bu raporu kabul etmeyin, sizin yerinize bir başka heyet gelsin’ dedikleri anda raporu paylaştım. Adalet Bakanı buna, ‘korsan rapor’ diyor. O bilirkişiler olay olduğu andan itibaren otelin kamera kayıtlarını jandarmanın tutanağı altında incelediler, her çalışmalarında jandarmaların tutanağı var demek ki heyet ‘korsan’ değil. Neye korsan diyor, ele geçiriliş yöntemine! Yani rapor gerçek, ele geçirme yöntemi korsan! O rapor Adalet Bakanı’nın malı değildir, milletindir” şeklinde ifade etti.
‘Bakana ‘bu kadar olmaz’ dedim’
Özel, bilirkişi heyetinin görevden alınacağını öğrendiğinde raporu paylaştığını anlattı. Ayrıca Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un aradığını söyleyen Özgür Özel, “Bizim o raporu alenileştirmemiz, raporu kabul etmeyip, ‘yeni heyet görevlendireceğiz’ demeleri nedeniyledir. Şimdi, ‘heyete ilaveler yaptık’ diyorlar. O rapordaki mevcut tespitlerden bir tanesini çıkarmak kabul edilebilir değil. Yeni gelecek ilavelerde de dünkü ‘bakanlığı kurtarın Bolu Belediyesi’ni kurtarın’ meselesi için yeni heyetin de yapabileceği bir şey yok, kanun açık. Yeni görevlendirilen kişilerin de sorumluluğu omuzlarında hissetmelerini istiyorum. Nasıl önceki heyet hem kişisel hem de mesleki namuslarına emanetti yaptıkları görev, bu heyet de kendilerini utandırmayacak bir şekilde mesleki onurlarına sahip çıkmalarını bekliyoruz. O rapor ortaya çıktığında TRT otelin önünden canlı yayında, ön inceleme raporu tamamlandı, gözaltındakiler adliyeye sevk edildi diye haber geçti. O rapor gelince bir anda işi değiştirdiler, belediye başkan yardımcımız ve itfaiye müdürünün sürecini uzattılar ve bekletiyorlar. Dikkatle ne yapıldığını istiyoruz, adalet yerine gelsin ve suçlular cezalandırılsın diyen taraftayız. Günlerdir bilirkişi heyetinin çalışmalarını dikkatle ve umutla bekliyorum. Adalet Bakanlığı nedeniyle yapılan bu iş için, Adalet Bakanını aradığımda telefona çıkmadığında, ‘bu kadar olmaz’ dedim. Sonuçta devletin içinde birileri bir şey yaparken o yapılanın ne olduğunu bildiğimizi bilmeleri gerekir. Bugünkü açıklamalar tarih önünde hesap verilebilir olmalıdır” şeklinde konuştu.