İzmir'de, Otizm Farkındalık Günü kapsamında düzenlenen etkinlik, otizmli bireylerin yaşam hakları ve toplumsal eşitlik adına önemli bir adım oldu. İzmir Otizm Topluluğu, Otizm Federasyonu ve birçok derneğin işbirliğiyle organize edilen bu yürüyüş, Gündoğdu Meydanı’ndan Cumhuriyet Meydanı’na kadar devam etti. Etkinlikte, otizmli bireylerin karşılaştığı yapısal sorunlar ve bu sorunların çözülmesi için acil eylem çağrıları yapıldı. 2016’da yayımlanan Otizm Eylem Planı’nın eksik uygulamaları ve yeni plana dair beklenen düzenlemelerin hala gerçekleşmemiş olması, otizmli bireylerin eğitim, sağlık, bakım ve istihdam gibi temel haklarda yaşadığı eşitsizlikleri gözler önüne serdi. Sivil toplum kuruluşları, devletin daha etkin bir şekilde adım atması gerektiğini vurgulayarak, toplumda otizm farkındalığının artmasını talep etti.
Otizmli bireyler yalnız bırakılıyor
Gündoğdu Meydanı’nda İzmir Otizm Topluluğu tarafından yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “2016 yılında Resmi Gazete’de yayınlanan Otizm Eylem Planı, 2019 yılına kadar bir süreyi içeriyordu. Bizler, Otizm Eylem Planı uygulansın çağrıları yaparken, 2023,2030 yıllarını kapsayan İkinci Otizm Eylem Planı açıklandı. Sivil toplum kuruluşlarımız şimdi de ikinci planın uygulanması ile ilgili izleme komisyonlarında görev yapıyor. Ancak otizm alanında yaşanan yapısal sorunlar bir türlü çözüme kavuşamıyor. Otizmliler bakım, eğitim, terapi, sağlık, yaşam aktivitesi ve iş kazandırma konularında yeterli devlet desteklemesine ulaşamıyor. Otizmliler, ailelerinin maddi gücü ve otizme bakış açısı paralelinde eğitim ve terapi alabiliyor. Bu yalnız bırakılma hali otizmli bireylerin yaşam kalitesini etkiliyor. Bizler, beklemekten ve ötelenmekten yorulduk. 202 yılının Nisan ayında hala eşit yurttaşlık haklarıyla yaşayabileceğimiz bir dünyanın özlemini çekiyoruz.”
İstihdamda yer bulamıyorlar
2 Nisan Otizm Farkındalık Günü’ne dikkat çeken Kedi Otizm Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Serap Dikmen Ahmetoğlu, “Nisan ayının tamamı otizm farkındalık ayıdır. Biz otizmli çocukların aileleri olarak maalesef ki eşit yurttaşlık haklarıyla öncelikle eğitime ulaşmadan problem yaşıyoruz. Eğitim alanı problemleli. Daha da ötesi bu çocuklar büyüyor yetişkin bireyler oluyorlar ve istihdamda da yer bulamıyorlar. Çocuklarımızın hayata tam ve eşit katılımı için birtakım desteklemeler yapılması gerekiyor. Bunun için ilk önce Birleşmiş Milletler (BM) Engelli Hakları Sözleşmesi var. Devletimiz de buna imzacı. Bir de Otizm Eylem Planımız var. 2016 yılında Resmi Gazete’de yayınlandı. Fakat uygulamada sorun oldu. İkincisi de yayınlandı fakat istediğimiz düzenlemelere hala kavuşamıyoruz. Bu nedenle sivil toplum örgütleri ve dernekler olarak bu konuda lobi çalışmaları ve bilinçlendirme çalışmaları yapmaya çalışıyoruz. Herkesi desteğe bekliyoruz” dedi.
Erken teşhis çok önemli
İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Levent Üzümcü, erken teşhisin önemine vurgu yaparak, “Ailelerin kendi çocuklarına karşı çok duyarlı olmaları gerekiyor. Onun hal ve hareketlerine, davranış biçimlerine, özellikle ilk iki yılda bunlara çok dikkatli bakması gerekiyor. Burada görmüş olduğu problemler eğer erken teşhis edilebilirse otizmin herhangi bir derecesiyle tedavi daha da kolaylaşıyor. Onun içindir ki ailelerin dikkatli olması gerekiyor. Çünkü yüzdeler çok arttı ve daha da artmaya devam edecek. Eğer bu hızla artmaya devam ederse. 2050 yılına gelindiğinde 50 çocuktan biri olan yüzde daha da fazlalaşarak her 20 çocuktan biri haline gelebilir. Bunlar çok önemli tehlikeler. Bu kadar yoğun bir otizmli nüfuzu kaldırabilecek bilgiye de ihtiyacımız var. Onun için toplum adına herkesin duyarlı olması çok önemli” diye konuştu.