Haber Ekspres Gazetesi'nden Burcu Yanar'ın özel haberine göre, gözlük ve kontakt lens kullanma zorunluluğu, birçok insan için günlük yaşamı zorlaştıran bir engel oluşturuyor. Ancak, teknolojinin ilerlemesi ve cerrahi yenilikler sayesinde bu soruna kalıcı çözümler sunulabiliyor. Akıllı mercek ameliyatı, bu çözümlerden biri olarak ön plana çıkıyor. İEÜ Medical Point Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mucize Yararcan Eranıl tarafından gerçekleştirilen bu ameliyat, özellikle uzun yıllardır gözlük ve lens kullanmak zorunda kalan hastalar için umut vaat ediyor. Son olarak, Defne Kumbasar adlı hastanın deneyimi, akıllı merceklerin ne kadar etkili olduğunu ve ameliyatın hastalar üzerindeki olumlu etkilerini gözler önüne serdi.
Çocukluktan beri gözlük kullanan hastası Defne Kumbasar’ın ameliyata nasıl karar verdiğini anlatan Op. Dr. Eranıl, “Defne benim çocukluktan beri hastamdı. Yüksek hipermetrop ve astigmatı nedeniyle hep gözlük ve kontakt lens kullanmak zorunda kaldı. Defne bana gelip ‘Artık gözlük takmak istemiyorum, lens kullanmak istemiyorum’ dediğinde bir çözüm üretmemi istedi. Gözü için uygun olanın bir mercek değişimi ameliyatı olması gerektiğinin kararını verdik ve ameliyatını gerçekleştirdik” sözlerine yer verdi.
Gözlüksüz mutluluk
Ameliyat sürecinden de bahseden Op. Dr. Eranıl, “Bu ameliyat zor bir operasyon değil. Genellikle damla ile uyuşturularak yapılıyor. Bazen göz kapağından küçük bir iğne yaparak uyuşturmamız gerekebilir. İşlem çok kısa sürüyor ve 2-2.5 milimetrelik bir açıklıktan göz içerisine giriyoruz. Kişinin kendi merceğini alarak yerine akıllı mercekleri yerleştiriyoruz. Defne’de akıllı mercek olarak adlandırılan mercekleri yerleştirdik. Bu mercekler gözlüksüz bir şekilde uzak, orta mesafe ve yakını görmeyi sağlayan merceklerdir. Hemen ertesi gün işinize dönebilirsiniz. Hastalarımız bu ameliyat sayesinde gözlüksüz ve mutlu bir şekilde yaşayabiliyor” diye konuştu.
Akıllı merceği kimler kullanabilir?
‘Akıllı mercek ameliyatlarında hasta memnuniyeti ve başarı için önemli olan nokta doğru hastayı seçmektir’ diyen Op. Dr. Eranıl, “Bu mercekleri biz genellikle 40 yaşın üzerinde olup uzak veya yakında görme bozukluğu olan ve gözlük kullanmak zorunda olan ancak gözlük kullanmak istemeyen kişilerde, katarakt ameliyatı sonrasına gözlük kullanmak istemeyen kişilerde ve yüksek miyop veya hipermetrop olup lazer cerrahiye uygun olmayan ‘örneğin korneaları ince olan genç kişilerde’ tercih ediyoruz. Bu tür ameliyatları uygulamadan önce mutlaka iyi bir hasta analizi alıyoruz ve çok ayrıntılı bir göz muayenesi yapıyoruz. Bu tür merceklerde hastanın sosyal yaşantısı, mesleği, alışkanlıkları, başka bir sistemik hastalığı olup olmaması mercek seçiminizde rol oynuyor. Eğer gözde glokom gibi göz tansiyonu, sarı nokta gibi bir hastalık varsa ya da kişi diyabetik olup göz arkasında diyabete bağlı bozukluklar varsa bu tür mercekleri kullanmıyoruz” açıklamasında bulundu.
3 nesildir Mucize’ler yaşıyor
Hasta Defne Kumbasar ameliyatı iyi ki olduğunu belirterek, “Buraya gelirken 25 yılı geçkin süredir lens kullanıyordum. 5-6 senedir de lensle ilgili göz kuruluğu gibi ciddi sıkıntılarım vardı. Son 2-3 senedir yakın gözlüğü de kullanmam gerekiyordu ve bütün bunlardan bıkmıştım. Mucize hanım benim, babamın ve oğlumun da doktoru. 3 nesil bizimle birlikte. İlk gözlüğümü de bana ilkokulda kendisi vermişti. Doktoruma güvenerek bu işe giriştim ve oldukça memnunum” ifadelerine yer verdi.
Ameliyat öncesi oldukça korktuğunu da sözlerine ekleyen Kumbasar, “Çok rahat bir ameliyat oldu. 10 dakikada neredeyse bitti. Ameliyat sonrası sadece ilk gün ışığa karşı bir hassasiyetim oldu. 37 yıldır gözlük kullanmış birisi olarak artık kendimi çok daha özgür hissediyorum” dedi.
