MÖ 209 - MÖ 174 yılları arasında Büyük Hun İmparatorluğu’nda hüküm süren Türk hükümdarı Mete Han, bizzat kendi icadı olan ıslıklı ok (çavış oku) ile savaş alanlarına damgasını vurdu. Ucuna açılan delikler, temren mili ve yün iplik gibi unsurlar sayesinde fırlatıldığında ıslık sesi çıkaran bu ok, döneminde sadece rütbeli askerler tarafından kullanıldığından "çavuş oku" olarak da adlandırılmaktaydı.

Altın Küre ödül töreni sunucuları açıklandı Altın Küre ödül töreni sunucuları açıklandı

Islıklı okun etkisi ve stratejik kullanımı

Islıklı ok, Türk ve Moğol savaş taktiklerinde önemli bir rol oynamıştır. Bir rivayete göre, Mete Han, emrindeki askerlerin gözü önünde en sevdiği atına bu oku yöneltip fırlatır. Bu olay, askerleri üzerinde büyük bir etki bırakarak, itaat etmeyen askerlerin idamına kadar gidecek olaylara sebep olur. Daha sonraki savaşlarında bu ok, hem öldürme hem de hedef bildirme amacıyla etkin bir şekilde kullanıldı. Düşmanların duyduğu ıslık sesi, onları panikletecek kadar güçlüydü; atlar ve binicileri, bu sesle birlikte harekete geçemedi.

Psikolojik savaş unsuru

Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı’nın yayımladığı bir makaleye göre, Çinciler bu sesi, gökte uçan korkunç canavar kuşlara benzetmiş ve gece baskınlarında bu sesi duyduklarında hemen savaş pozisyonuna geçmeye çalışmışlardı. Türklerin bu taktiği, düşmanları üzerinde büyük bir psikolojik etki yaratmış, onları savaş alanında büyük bir tedirginlik içine sokmuştur. Mete Han’ın icadı olan ıslıklı ok, sadece bir savaş aleti değil, aynı zamanda stratejik bir psikolojik silah olarak tarihteki yerini almıştır.

Muhabir: Mehrican Candemir