Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Taşıma Yoluyla Eğitime Erişim Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle, ekonomik krizin etkilerini öğrencilere ve eğitimcilere yansıttı. En dikkat çekici değişiklik, yönetmeliğin 18’inci maddesinde yapılarak taşımalı eğitim kapsamındaki okullarda ücretsiz öğlen yemeği uygulamasına son verildi.
İkili eğitimde yemek hizmeti kalktı
Yeni düzenlemeye göre, ikili eğitim yapan okullarda öğrencilere yemek hizmeti sunulmayacak. Tekli eğitim yapan okullarda ise yemek hizmeti devam edecek, ancak bazı kısıtlamalar getirilecek. Ücret ödeseler bile taşıma kapsamında olmayan öğrenciler yemek yiyemeyecek. Aynı kural eğitimciler için de geçerli olacak.
“Eğitim herkes için eşit şartlarda sunulmalı”
Eğitimci Özgür Bozdoğan, yönetmelik değişikliğinin eğitim alanını olumsuz etkilediğini belirtti. Bozdoğan, eğitimin kamusal bir hizmet olduğunu ve ekonomik tercihlerden bağımsız tutulması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, yemek hizmetlerinden yararlanacaklara yönelik ayrımcı uygulamaları eleştirerek, bu tür düzenlemelerin öğretmenlik mesleğinin itibarını zedelediğini ifade etti.
"Bir okulda 500 öğrenci varsa ve bunların 100 tanesi taşımalı eğitim kapsamında ise, sadece bu 100 öğrenci ücretsiz yemek yiyebilecek. Diğer öğrenciler ve eğitimciler, ücret ödeseler bile bu hizmetten yararlanamayacaklar," dedi.
Bozdoğan, eğitimin herkes için eşit şartlarda sunulması gerektiğini belirterek, yönetmelik değişikliğinin MEB'in ve iktidarın öğretmenler ile öğrencilere bakış açısını ortaya koyduğunu söyledi
Ankara Tabip Odası’ndan karar sert tepki!
Ankara Tabip Odası, Milli Eğitim Bakanlığı'nın taşımalı eğitim kapsamında öğrencilere sağlanan ücretsiz yemek hakkını kaldırmasının ardından X platformundan tepkilerini dile getirdi. Türkiye'de her dört çocuktan birinin aç olarak okula gittiği bir ortamda, bu kararın çocukların beslenme sorunlarını daha da derinleştireceği ifade edildi.
“Çocukların üçte biri maddi yoksulluk içinde
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 22 milyondan fazla çocuğun yaklaşık yüzde 34’ü yani 7 milyondan fazlasının maddi yoksulluk yaşadığı belirtilirken OECD verilerine göre Türkiye’nin çocuk yoksulluk oranında ikinci sırada yer aldığı ifade edildi
Sağlıklı besine erişim zorlaştı
Açıklamada "Türkiye Çocuk Araştırması"na göre, çocukların yüzde 62,4'ünün ekmek veya makarna gibi temel yiyeceklere yüzde 50,5'inin meyveye, yüzde 33'ünün sebzeye ve sadece yüzde 12,7'sinin et, tavuk veya balığı her gün ulaşabildiğini ortaya koyduğu belirtildi. Bu veriler, çocukların yeterli ve nitelikli besin kaynaklarına erişimlerinin kısıtlı olduğuna kanıt gösterildi.
Kriz yükü çocukların sırtına yüklenemez
Açıklamada, “Yüksek enflasyon ve gıda fiyatlarının artışı, çocuk yoksulluğunu derinleştirirken, ücretsiz yemek hakkının kaldırılması kabul edilemez” denildi. Krizin faturasının çocuklara ödetilmesi yerine, vergi borçları silinen patronlar ve yüksek maaşlı bürokratların kemer sıkması gerektiği vurgulandı.
