SAĞLIK

Maymun çiçeği gölgesindeki gizli tehdit: Çiçek hastalığı

Çiçek hastalığı gibi biyolojik tehditlerin küresel sağlık güvenliği açısından büyük riskler taşıdığı ve bu durumun acil stratejik önlemler gerektirdiği vurgulanıyor.

Abone Ol

Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) Maymun Çiçeği hastalığına yönelik uyarıları küresel sağlık endişelerini yeniden alevlendirdi. Ancak Altınbaş Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Levent Doğancı, bu endişelerin ötesinde daha büyük bir tehdit olduğunu belirtti. Prof. Dr. Doğancı, çiçek hastalığının, hem Türkiye hem de dünya için Maymun Çiçeğinden çok daha büyük bir risk taşıdığını vurguladı.

Çiçek virüsünün gizli tehditleri

Prof. Dr. Doğancı, çiçek hastalığı virüsünün stratejik olarak saklandığını ve bu durumun potansiyel bir biyolojik silah endişesi yarattığını ifade etti. 1978'de dünyadan yok edildiği düşünülen çiçek virüsleri, DSÖ'nün Cenevre'deki stoklarında, Moskova'daki laboratuvarlarda ve ABD'nin Walter Reed Askeri Araştırma Laboratuvarı gibi yerlerde saklanıyor. Bu durum, çiçek hastalığının biyolojik silah olarak kullanılabileceği endişelerini artırıyor.

ABD'nin aşı stratejisi ve küresel riskler

ABD'nin MVA-Nordic suşu adıyla bilinen çiçek aşısını üretme çabası, bu risklere karşı bir önlem olarak sunuluyor. Ancak, bu aşının sadece ABD'de bir firma tarafından üretiliyor olması ve yaygın olarak uygulanması, küresel sağlık endişelerini tetikliyor. Prof. Dr. Doğancı, ABD'nin genç nüfusunu çiçek hastalığına karşı immün hale getirmeye çalıştığını, ancak bu durumun diğer ülkelerdeki bağışıklığı olmayan nüfusları riske attığını belirtti.

Türkiye'nin stratejik hazırlığı

Türkiye'nin biyolojik tehditlere karşı hazırlıklı olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Doğancı, MVA suşunun temin edilmesi ve hızlı bir şekilde üretime geçilmesi gerektiğini belirtti. Özellikle 1980'den sonra doğan nüfusun çiçek hastalığı riski altında olduğunu söyleyen Doğancı, Türkiye'nin çiçek hastalığına karşı stratejik bir hazırlık yapması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, ABD Kongresi'nin BM'in biyolojik silah konvansiyonunu imzalamadığını da hatırlatarak, Türkiye'nin kendi aşı suşunu üretip stoklaması gerektiğini sözlerine ekledi.