TÜRKİYE

Katliamın 31. yıl dönümü | 2 Temmuz 1993'te neler yaşandı?

2 Temmuz 1993'te Sivas'ta Madımak Oteli'nin yakılması sonucu 33 aydın ve sanatçı hayatını kaybetti. Katliamın izleri hala taze ve adalet arayışı sürüyor.

Abone Ol

Pir Sultan Abdal Şenlikleri'ne katılmak için Sivas'a giden aydınlar, sanatçılar ve şairler, 1 Temmuz'da şenliğin açılışında konuşmalar yaptı. Bu isimler arasında yazar Aziz Nesin, şair Behçet Aysan, Metin Altıok, Uğur Kaynar, Hasret Gültekin, Nesimi Çimen ve Asım Bezirci gibi önemli isimler vardı. 33 kişinin en yaşlısı 66 yaşındaki Asım Bezirci, en genci ise 12 yaşındaki folklor gösterisi için gelen Koray Kaya'ydı.

Olaylar nasıl başladı?

Katliamdan iki gün önce dağıtılan bir bildiri, Aziz Nesin'in başyazarı olduğu Aydınlık gazetesinde yayımlanan Salman Rüşdi'nin "Şeytan Ayetleri" kitabına dikkat çekmiş ve Nesin'i hedef göstermişti. Bildiride, Sivas Valisi Ahmet Karabilgin'in şenliklere ev sahipliği yapması eleştirilmiş ve Nesin'in şehirde Müslümanlarla alay edercesine gezdiği öne sürülmüştü.

2 temmuz 1993: Katliam günü

2 Temmuz günü Cuma namazının ardından kültür merkezinin önünde toplanan kalabalık, "Sivas laiklere mezar olacak" sloganları attı. Saldırganlar, yeni dikilen "Halk Ozanları" heykelini yıkıp sürükledi, valilik önünde Ahmet Karabilgin'i protesto etti. Valinin İçişleri Bakanlığı'na gönderdiği rapora göre, saldırganların sayısı her saat arttı ve akşam saat 18.00'de Madımak Oteli önünde 15 bin kişi toplandı. Otelin önündeki araçlar ve sürüklenen heykel ateşe verildi, otelin camları kırıldı.

Yaklaşık iki saat sonra otel ateşe verildi ve saldırgan kalabalık sloganlarına devam etti. İhlas Haber Ajansı'nın çekimlerinde, otelin birinci katına çıkan saldırgana "Lan yakın" diyen ve ilk alev görünce "Cehennem ateşi işte!" diye bağıran kişilerin sesleri duyuldu.

Dönemin Başbakanı Çiller: "Çok şükür, otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir" 

O dönemde Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve Başbakan Tansu Çiller'di. Çiller, olayların ardından "Çok şükür, otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir" dedi. Demirel ise olayın münferit olduğunu ve Alevi-Sünni çatışmasına dönüşmemiş olmasını vurguladı. İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu, Aziz Nesin'i halkın inançlarına karşı tahriklerle suçladı.

Temel Karamollaoğlu ise katliamı "üzücü bir hadise" olarak nitelendirdi

Dönemin Sivas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu, saldırgan grubu kışkırtmakla suçlandı. Bazı gazetelerde, Karamollaoğlu'nun kalabalığı provoke ettiği iddia edildi. Ancak Karamollaoğlu, bu iddiaları reddetti ve olayları yatıştırmaya çalıştığını savundu. İlerleyen yıllarda katliamı üzücü bir hadise olarak nitelendirdi ancak "katliam" ifadesini kullanmadı.

Dava zaman aşımına uğradı...

Çeşitli mahkemelerde başlayan davalar, Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) son buldu. DGM, görevsizlik kararı vererek dosyayı Yargıtay'a gönderdi. Yargıtay, dosyanın Ankara DGM'de görülmesi gerektiğine karar verdi. Ankara 1 Nolu DGM'ye sunulan iddianamede, olayların nedeni olarak şenliklere katılanlar ve Aziz Nesin'in varlığı gösterildi. DGM Başsavcısı Nusret Demiral, "Olayda örgüt yok, tahrik var" açıklaması yaptı.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin onadığı karara göre, 33 sanık ölüm cezası aldı; dört sanık 20 yıl, biri 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak 2014 yılında, dava zaman aşımı gerekçesiyle kapatıldı. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, zaman aşımı kararını savundu ve mağdurlar olduğunu belirtti.

Utanç müzesi olması kabul edilmeyen Madımak Oteli bugün Bilim ve Kültür merkezi oldu

Katliamın yaşandığı Madımak Oteli'nin 'Utanç Müzesi' olması talepleri, bugüne kadar hükümetler tarafından kabul edilmedi. Otelin girişinde açılan kebap lokantası tepkilere neden oldu ve 2009 yılında taşındı. Otel, yenilenerek 2011'de Bilim ve Kültür Merkezi olarak kullanıma açıldı. Merkezdeki anı köşesinde, olaylarda ölen 33 aydın ve iki otel görevlisi yanında iki göstericinin de adı yer alıyor. 

30 yıllık zamanaşımı süresinin dolması gerekçe olarak sunuldu

Sivas Katliamı'na ilişkin firari üç sanığın yargılandığı son davada, mahkeme 14 Eylül 2023'te zamanaşımı nedeniyle davanın düşmesine karar verdi. Firari sanıklar Murat Sonkur, Eren Ceylan ve Murat Karataş'ın yargılandığı davada savcı, 30 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu gerekçe gösterdi. Ancak mağdur avukatları, bu davanın insanlığa karşı suç olduğunu ve zamanaşımı süresinin dolmaması gerektiğini belirtti.

Mağdur avukatları ne söyledi?

CHP Ankara Milletvekili ve Sivas davası avukatlarından Şenal Sarıhan, davanın zaman aşımı gerekçesiyle kapatılmasını temyiz etti. Sarıhan, "Bu olayın arkasındaki örgütler ve tahrik edenler hala bulunamadı. Tamamlanmamış bir dava ile karşı karşıyayız" dedi.

"Sivas: Yüreklerimiz Hâlâ Yangın Yeri" adlı kitabın yazarı Orhan Tüleylioğlu ise katliamı, "Cumhuriyete, demokrasiye, özgür düşünceye ve insanın yaşama hakkına bir saldırı" olarak nitelendirdi.

Adalet arayışının devamı

Sivas Katliamı'nda yakınlarını kaybeden aileler ve sivil toplum kuruluşları, her yıl anma etkinliklerinde adalet taleplerini yinelemeye devam ediyor. Olayın üzerinden geçen 31 yıla rağmen, mağdurların acısı taze ve adalet arayışı sürüyor. Özellikle Madımak Oteli'nin 'Utanç Müzesi' olarak dönüştürülmesi talepleri, her yıl yineleniyor.