Haber Ekspres Gazetesi'nden Turgay Kılıç'ın haberine göre İZSİAD Başkanı Hüseyin Cengiz, gazeteye yaptığı ziyarette birçok önemli konuya dikkati çekti. 32 yıllık geçmişe sahip İZSİAD’ın ilklerine de imza atacağını belirten Başkan Cengiz, İzmir ve Suriye’nin arasında bir ticari köprü kurulacağının da sinyalini vererek iş dünyasına çağrıda bulundu.
"Finansal sıkışıklık"
Başkan Cengiz, “32 yıllık bir derneğiz ve tüzükte bazı maddelerin değişikliği yapıldı. İki dönem kuralı konuldu. Ben önceki dönemde ise başkan yardımcılığında görev yaptım. Ben, genel olarak bir yerde uzun süre kalmayı doğru bulmuyorum. Şirketlerimizde bile 10 yıldan sonra bir körlük başlıyor. Onun dışında derneğimizde ise kadınların ‘Bizlere pozitif ayrımcılık yapmayın’ önerilerini de dikkate aldık. Kendi kararlarına saygı duyuyoruz. Gençlerin katılması için ise 30 yaş altına bir yaş ortalaması kotası koyarak gençlerin de önünü açmayı amaçladık. Ülkede bir ekonomik darboğaz var. 2025’in ilk yarısında finansal sıkışıklığın da devam edeceğini öngörüyoruz. O yüzden Serbest Piyasa Kurumu (SPK) ile görüşmeler yaptık. Oradan yetkililerle görüşüp finansal okuryazarlık konusunda bir toplantının hazırlığını yapıyoruz” diye konuştu.
400 katılımcı gelecek
Başkan Cengiz, şöyle devam etti: “Ayrıca Ticaret Bakanlığı ile görüşmelerimiz de var. Hem ülke içinde hem de ülke dışındaki fuarlara katılıp oradan bizlere yeni pazarlara ulaşmada teşvik ve hibeler noktasında önemli bilgileri aktaracaklar. Tüm bunların yanında uluslararası işletme kongresi yapacağız. Türkiye’de ilk defa iş insanları örgütü bunu yapıyor. Daha önce de akademik düzeyde 23 defa yapılmış ve 24’üncüsünü de İzmir’de Yaşar Üniversitesi ile ortak projemiz olarak hayata geçireceğiz. Yurtdışından yaklaşık 400 katılımcının gelmesini planladığımız bir etkinlik olacak. Çalıştaya katılan ülke sayısı 16 olacak. Hem iş dünyasının hem de akademik çalışmaların, görüşmelerin yapılacağı bir çalıştay olacak” dedi.
İş dünyasına çağrı
İZSİAD Başkanı Cengiz, yeni yönetimde birçok projenin hayata geçmesindeki en önemli etkenin Suriye ve İzmir arasında kurulması gereken uluslar arası ticaret köprüsü olduğuna vurgu yaparak “Sıkışan piyasada İzmir iş dünyası olarak neler yapabileceğimizi düşünürken hemen yanımızda Suriye’nin yaşadığı bir iç savaş var. O ülkenin yeniden inşası gerekiyor. Sadece fiziksel olarak değil tabii ki. Ülkenin tamamında, tüm sektörlerinde yeniden bir inşa sürecine girilmesi gerekiyor. İzmir iş dünyasının tamamını davet edeceğimiz İzmir-Suriye ticaret buluşmasına hazırlanıyoruz. Suriye’den buraya gelecekler. Ticaret ve Dışişleri Bakanlıklarımızla gerekli görüşmeleri de yaptık. İzmir’den Suriye’ye nasıl bir ticaret köprüsü kurabiliriz, bunu konuşacağız. Yeni iş olanaklarını üyelerimizle buluşturabileceğimiz projeler peşindeyiz. Malum yüzde 300-400 gibi gerçekçi olmayan vergilerden bahsediliyor. Gümrük vergilerinden bahsediliyor. Onun ise ortadan kalkacağını düşünüyoruz. Bir süre daha beklememiz gerekecek. Günün sonunda Suriye’de insanlar hayatlarına devam edecek. Kısa vadede üretme yapma şansları yok. Bu sebeple de üretime kabiliyeti olan en yakın bir Türkiye var. İhracatı yaparken yüksek katma değerli ürünler üretip Suriye’nin yapamayacağı, kısa vadede teknolojisinin yetemeyeceği işleri biz İzmir’de yapabiliriz” ifadelerini kullandı.
İki önemli etken
Ayrıca döviz konusunda bazı sıkıntıların olduğuna dikkati çeken Başkan Hüseyin Cengiz, “Dövizlerle ilgili sorunlar, sıkıntılar var elbette. Şu anda TL’nin değer kazanması çok kıymetli ama dünya genelinde baktığımızda ise ciddi sorunlar cereyan ediyor. Tekstil gibi emek yoğun olduğu sektörlerde rekabetten hızla uzaklaşıyoruz maalesef. Çalışanın cebine giren 600 dolara yakın paranın Türkiye’de artık açlık sınırına da yaklaştığının farkındayım. Bu durum karşısında bunun çok olduğunu söylemeyi de doğru bulmuyorum. Üreticiye ve işverene gelen bin dolarlık maliyet, özellikle emeğin yoğun olduğu sektörlerde ise rekabeti yok ediyor. İki denklem kurmalıyız. Çalışanın refah düzeyinin iyi noktaya geldiği ve ihracatçının da rekabetten uzaklaşmayacağı bir mekanizma kurması gerekiyor. Belki de asgari ücrete uygulanan vergiden vazgeçilebilir ya da çalışan sayısına göre yeni teşvikler verilebilir” dedi.