FATİH ÖZKILINÇ-23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın 103'üncü yıldönümü İzmir'de coşkuyla kutlandı. Her yıl olduğu gibi yine törenin adresi değişmedi. Cumhuriyet Meydanı'ndaki kutlamalara İzmirliler büyük ilgi gösterdi. Törene, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, Ege Ordu Komutanı Korgeneral Kemal Yeni, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, siyasi partilerin temsilcileri ve vatandaşlar  katıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi bandosu eşliğinde saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programda Türk bayrakları öğrenciler tarafından göndere çekildi.

DEPREMZEDELER UNUTULMADI
Törende günün anlam ve önemine dair bir konuşma gerçekleştiren İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür, “Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen ve birçok ilimizi etkileyen deprem felaketinin derin üzüntüsü ve burukluğu içinde ulaştığımız 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın onurunu ve gururuyla yaralarımızı saracak acılarımızı paylaşarak azaltacağız. Allah ülkemizi ve milletimizi tüm felaketlerden korusun. Böylesi acıların tekrar yaşanmamasını temenni ediyor, yaralılarımıza acil şifalar, depremde hayatını kaybeden insanlarımıza yüce Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyoruz. Milletimizin başı sağ olsun” dedi.



“İLK GÜNKÜ HEYECANINI KORUYOR”
İstiklal mücadelesinin sürdürüldüğü en zorlu günlerde tüm imkansızlık ve zorluklara rağmen ecdadın 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni (TBMM) açtığını hatırlatan Yentür, “Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir şiarıyla 103 yıl önce bugün umutla, inançla ve dualarla bir Cuma namazı sonrası açılan TBMM kahramanca sürdürmekte olduğumuz kurtuluş mücadelesinin haklılığını tüm dünyada bir meşruluk ve kuvvet kazandırmıştır. İstiklal mücadelemizin yönetim merkezi, cumhuriyetimizin ilanının da karar mercii olmuştur. 23 Nisan 1920, cepheden cepheye koşan Kara Fatma’nın, cepheye silah taşıyan Nezahat Onbaşı’nın, düşmana kan kusturan efelerin efesi Yörük Ali’nin, evladının üstündeki örtüyü ıslanmasın diye kağnının üzerindeki cephaneye örten Şerife Bacı’nın, savaşmayı değil ölmeyi emreden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve nice kahramanların güçlü iradesinin yansımasıdır. Bağımsızlığımızın ve demokrasimizin teminatı olan TBMM’nin açılışı, milli egemenlik mücadelemizin en önemli dogmalarından biri olmuştur. Egemenlik genlerine kodlanmış bir millet, ‘Bitti’ denilen yerden ayağa kalkmış, birlik ve beraberliğini pekiştirmiş, millet olarak tasada ve kıvançta bir araya gelmiştir. Çanakkale’de can bulan azim ve kararlılık, Anadolu’ya yayılmış, Sivas Kongresi’nde şekillenen egemenlik, bağımsızlık, birlik ve beraberlik arzumuz TBMM ile taçlanmıştır. İstikbaline sahip çıkmak için destanlar yazan, tarihin her döneminde var olan aziz milletimizin en büyük imkanı ve gücü esareti asla kabul etmeyen yüksek karakterinde, değerleri uğruna mücadele etmesidir. Milletlerin tarihinde öyle dönemler vardır ki üzerlerinden asırlar geçse de ilk günkü heyecanını ve ehemmiyetini korur” diye konuştu.



“EGEMENLİK ÇOCUKLARIMIZINDIR”
“23 Nisan 1920 tarihi, aziz milletimize her zaman daha büyük güçlüklerden kendi iradesiyle, onurlu mücadelesiyle tüm zorlukları aşabileceğini tüm dünyaya göstermiştir” sözleriyle konuşmasını sürdüren Yentür, “Yüce milletimizin geleceği olan çocuklarımıza armağan edilen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, gururumuzu ve sevincimizi tüm dünya çocuklarıyla paylaştığımız özel bir gündür. Bu tarihin, tüm dünya çocuklarına armağan edilmesi tesadüf değildir. İstiklal ve istikbal mücadelesinin karargahı olan Meclisimiz, nasıl ki yeni Türk devletinin doğuşunu müjdelemişse, evlatlarımız ve tüm çocuklarımız da ülkemizin onurlu ve gururlu geleceğini müjdelemektedir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ‘Milletin bağrında tertemiz bir nesil yetişiyor. Bu eseri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni onlara bırakacağım’ derken bu milletin evlatlarındaki ruh kuvvetini biliyordu. Bu kutlu günün çocuklarımıza armağan edilmesinin en önemli gerekçesi budur. Evlatlarımızı özgüvenli, hayatın güçlükleriyle baş edebilecek ölçüde donanımlı, manevi, insani ve ahlaki değerlere bağlı olarak yetiştirmek en büyük hedefimizdir. Bu şuurla yetişen nesil, gelecekte vatanımız için en büyük güvence kaynağı olacaktır. Bugün dünyanın gelişmiş ülkelerindeki genç nüfusa baktığımızda şunu net bir şekilde ifade edebiliriz ki bizim evlatlarımız hem ülkemize hem de dünyaya nice değerler katacaktır. Onları gördükçe geleceğe olan inancımız perçinlenmektedir. Egemenlik, gelecek nesil çocuklarımızındır. Takdir edersiniz ki bu tarihi hatırlamamızın esas nedeni çıkaracağımız ders ve sonuçlarla kazanacağımız ideallerin geleceğimize ışık tutmasında gizlidir. Tarihe sadece geride kalmış olaylar olarak bakılmamalı, özüne ve ruhuna vakıf olarak geçmiş doğru okunmalı ve doğru anlamlandırılmalıdır. Bu kutsal emaneti muasır medeniyetimizin üzerine çıkarmak için üzerimize düşeni yapmaktan asla tereddüt etmeyecek bu cennet vatanı canları pahasına bize emanet eden ecdadımızın asil hatırasına layık olmak için olanca gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.



ÖĞRENCİLERİN GÖSTERİLERİ İZMİRLİLERİ BÜYÜLEDİ
İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Yentür’ün konuşmasının ardından Milli Eğitim Bakanı'nın mesajı okundu. Konak Kazım Karabekir Ortaokul Öğrencisi Sema Karabakır ve Bilge Duru Çetinözü ise günün anlam ve önemine ilişkin şiir okudu. Törende 300 kişilik çocuk korosu ise Mustafa Kemal Atatürk'ün sevdiği türküleri seslendirdi. Törenlerin finalinde ise halk oyunları ve Dalgalan Sen Ey Şanlı Bayrağım gösterisi gerçekleştirdi. Öğrencilerin gösterileri vatandaşlar tarafından ilgiyle takip edilirken alanda büyük alkış aldı.