15-18 Ağustos tarihleri arasında İzmir Dikili’de gerçekleşen kadın yaz kampı, derinleşen yoksulluğun ve toplumsal saldırıların gölgesinde umut ışığını büyütmek için toplandı. Katılımcılar, farklı şehirlerden ve uzak mesafelerden gelerek, kişisel yüklerini ve toplumsal baskıları geride bırakıp, kolektif bir alan yaratmak için bir araya geldiler.
Ortak emeğin gücü
Kamp, kadınların kendi özerk alanlarını inşa ettikleri bir buluşma noktası oldu. Çadırların kurulmasından yemek dağıtımına kadar her aşamada ortak emeklerini ortaya koyan katılımcılar, çocuklar için de sosyalleşebilecekleri alanlar yaratarak bakım emeğini kolektifleştirdi. Dans atölyelerinde bedenlerini özgürlüğe bıraktılar, tiyatro ve sanat çalışmalarıyla yaratıcılıklarını ifade ettiler.
Siyasal tartışmalar ve gelecek vizyonu
Katılımcılar, kamp süresince tartışma atölyelerinde mevcut siyasal ortamı ve feminist hareketi değerlendirdi. Önümüzdeki döneme dair strateji ve hedefler tartışıldı, kadın hareketinin güçlenmesi için yeni yollar arandı.
Gündemdeki sorunlar ve mücadele
Kamp, sistemin ve iktidarın çoklu saldırılarının yaşandığı bir dönemde gerçekleştirildi. Ekonomik kriz, yoksulluk, artan yaşam maliyetleri ve kadın haklarına yönelik saldırılar, katılımcıların gündeminde önemli bir yer tuttu. Katılımcılar, bu zorluklara karşı dayanışma ve örgütlenme güçlerini birleştirerek, kentlerinde ve ülkelerinde etkili çözümler üretmek için hazırlık yaptılar.
Uluslararası dayanışma ve feminist laiklik
Kamp, uluslararası kadın dayanışmasını ve feminist laiklik mücadelesini de ön planda tuttu. Dünyanın farklı köşelerinde kadınların dinci gericiliğe karşı verdikleri mücadeleler ele alındı ve bu mücadelenin güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
Afetlere hazırlık ve dayanışma
Afetler karşısında kadın örgütlerinin hazırlıklı olması gerektiği mesajı verildi. Özelleştirme ve denetimsizlik nedeniyle yaşanan felaketler karşısında dayanışma ağlarını büyütme ve kentlerin afetlere hazır hale getirilmesi için çalışmalar yapılması gerektiği belirtildi.
Emperyalist savaşlara karşı mücadele
Savaş ve işgallerin yol açtığı yıkım ve kadınlara yönelik şiddet ele alındı. Emperyalist savaş politikalarına karşı mücadelenin önemine vurgu yapıldı ve bu süreçte göçmen ve mülteci kadınlarla dayanışmanın artırılması gerektiği ifade edildi.
Çağrı
Kadın yaz kampı, dayanışmanın ve kolektif mücadelenin gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. Yoksulluktan ve toplumsal baskılardan kurtulmak için daha güçlü bir dayanışma ağı oluşturma çağrısı yapıldı. Tüm kadınları, feminist mücadeleyi büyütmeye ve ortak hedefler için bir araya gelmeye çağırıyoruz.