İzmir'in Çiğli ilçesinde eski fabrika binasındaki yangında üç işçinin hayatını kaybetmesine, bir işçinin de yaralanmasına ilişkin olayda tutuksuz yargılanan yönetim kurulu başkanı ve üyeleri hakkında “taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan hapis istemiyle dava açıldı.
Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede mühendislik ve madencilik alanında faaliyet gösteren firmanın yönetim kurulu başkanı ve üyeleri olan şüpheliler M.S.O, N.G.O. ve Z.S.O'nun objektif sorumluluk esaslarına göre işveren sıfatı ile işin görülmesinde, gerekli iş güvenliği tedbirlerinin alınmasında, kanun ve mevzuatlara göre denetimi ve yürütülmesinde gerekli özen ve dikkat göstermeleri gerektiği, yasal sorumluluklarının bulunduğu belirtildi.
Altı şüphelinin “taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan iki yıldan 15 yıla kadar cezalandırılmaları talep edildi.
“Firma sahiplerinin sorumluluğu var”
Şüpheli İ.M.P'nin inşaat grup başkanı sıfatıyla görev yaptığı, yangında ölen Velit Özçelik ile ölüm olaylarının meydana geldiği iş ile ilgili karşılıklı iletişimde bulunduğu, görevlendirme belgeleri düzenlediği, bu itibarla işin gereği gibi yapılmasının takibinde yasal sorumluluğunun bulunduğu, şüpheli M.Ü'nün şirkette işveren vekili olması, B.Ç'nin şube müdürü olması nedeniyle yasal sorumluluklarının bulunduğu ifade edildi.
“İş güvenliği tedbirleri alınmadı”
İddianamede TMMOB Makina Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nden alınan teknik inceleme raporu ile iş güvenliği uzmanının hazırladığı bilirkişi raporuna yer verildi.
Şubenin raporunda “Yangının kullanıma uygun olmayan ve imha edilecek deodorant tüplerinin ekipman ile delinerek tüp içindeki basınçlı, yanıcı gazın yeterli iş güvenliği tedbirleri alınmayan ortama yayılması ve yayılan gazların hava içindeki oranı alev alma oranına geldikten sonra herhangi nedenle oluşan kıvılcım ile yanması sonucu meydana gelmiş olduğu kanaatine varılmıştır” denildi.
Yangın nasıl çıktı?
İddianamede İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı'nın yangın raporuna da yer verildi. Raporda yangının nedeni şöyle açıklandı:
“Depo içerisinde bulunan tarihi geçmiş ürünlerin bertaraf edilmesi aşamasında deodorant kutularından çıkan gazın herhangi bir sebepten dolayı (sigara, kıvılcım, statik elektrik gibi) alev olarak parlaması, patlaması veya yakınındaki ahşap palet üzerinde bulunan diğer deodorant tanklarını tetiklemesi neticesinde yangın çıkmış olabileceği kanaatine varılmıştır.”
“Deodoran imha işlemi kapalı alanda yaptırılmıştır”
Bilirkişi raporunda ise deodorant imha işleminin kapalı alanda yaptırıldığı belirtilerek “Yanıcı maddelerin kapalı alanda çalışması sırasında tedbirlerin alınmaması suretiyle yasalara uygun olmayan hatalı çalışma yöntemi uygulandığı düşünülmüştür” ifadeleri kullanıldı.
Raporda iş güvenliği tedbirlerini almak veya alınmasını sağlamakla yükümlü kişi İ.M.P. ile ekipten ve deodorant şişelerinin delinmesinde kullanılan makinenin tasarım ve imalinden sorumlu ölen işçi Velit Özçelik'in “asli kusurlu”, M.Ü'nün ise “tali kusurlu olduğu” belirtildi.
İddianamede ayrıca, ölen ve yaralanan işçiler adına hazırlanan geçici görevlendirme formlarının olay tarihinde yaklaşık 2,5 saat sonra hazırlandığının anlaşıldığı belirtildi.
Ne olmuştu?
Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'nde 17 Ocak 2024'te kozmetik ürünlerinin depolandığı eski fabrika binasında yangın çıkmış, işçilerden Kadir Zor olay yerinde, işçilerden Velit Özçelik ile Abdullah Genç de kaldırıldıkları hastanede hayatını kaybetmiş, olayda Mustafa Zor yaralanmıştı.
Olaya ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan firma yetkilileri M.Ü. ile B.Ç. ise tutuklanmıştı. Tutuklular bir süre sonra tahliye edilmişti.