WhatsApp, Telegram, Signal gibi uygulamalar bugün milyarlarca kişi tarafından kullanılıyor. Peki, bu teknolojinin kökleri nerede ve nasıl ortaya çıktı?

Mesajlaşmanın ilk adımları: CTSS ile başlangıç

1960'ların başında, Massachusetts Institute of Technology (MIT) araştırmacıları tarafından geliştirilen CTSS (Compatible Time-Sharing System), dünyanın ilk mesajlaşma sistemi olarak kabul ediliyor. CTSS, o dönemde büyük bir yenilik olarak, aynı bilgisayar sistemini paylaşan kullanıcıların birbirlerine anlık mesajlar göndermesine olanak tanıdı. Bu sistem, bugün e-posta olarak bildiğimiz teknolojinin öncüsüydü.

MIT'nin bu çalışması, bilgisayarların sadece bilgi işlem cihazları olarak kullanılmasının ötesine geçmesini sağladı ve insan iletişiminin dijital ortamda nasıl gerçekleşebileceğine dair ilk fikirleri sundu. Ancak, CTSS ile yapılan mesajlaşma, günümüzün anlık mesajlaşma uygulamalarından farklı olarak, daha çok bir iç ağda sınırlı bir kullanıcı grubuna hitap ediyordu.

Anlık mesajlaşmanın doğuşu: ICQ ve modern çağ

Gerçek anlamda anlık mesajlaşma uygulamaları, internetin yaygınlaşmasıyla birlikte 1990'larda hayatımıza girdi. Bu dönemin en önemli yeniliklerinden biri, ICQ adı verilen uygulamanın 1996 yılında piyasaya sürülmesiydi. ICQ, dünya çapında milyonlarca kullanıcıya ulaştı ve bireylerin birbirleriyle gerçek zamanlı olarak iletişim kurmasına olanak sağladı. Kullanıcı dostu arayüzü, çevrim içi durum bildirimi, dosya paylaşımı gibi özellikleriyle ICQ, anlık mesajlaşmanın standardını belirledi.

ICQ'nun başarısı, ardından gelen MSN Messenger, Yahoo Messenger gibi diğer popüler mesajlaşma platformlarının da yolunu açtı. Bu platformlar, 2000'li yılların başlarında internet kullanıcıları arasında oldukça popüler hale geldi ve anlık mesajlaşma kültürünü yaygınlaştırdı.

Bugün ve gelecek

Günümüzde mesajlaşma uygulamaları, sadece metin mesajları göndermenin ötesine geçerek, sesli ve görüntülü aramalar, dosya transferleri, grup sohbetleri ve daha birçok özelliği barındırıyor. WhatsApp, Telegram, Signal gibi modern mesajlaşma uygulamaları, ICQ gibi öncülerinin izinden giderek, dijital iletişimin merkezinde yer alıyor.

Half-Life 3’ün gölgesinde: Project Borealis geri dönüyor Half-Life 3’ün gölgesinde: Project Borealis geri dönüyor

Bu hızlı gelişim süreci, teknolojinin nasıl değiştiğini ve insan iletişimini nasıl dönüştürdüğünü gözler önüne seriyor. 1960'lardaki basit bir mesajlaşma sistemi olarak başlayan bu serüven, bugün milyarlarca insanın kullandığı bir global iletişim ağına dönüştü.

Editör: Nisan Güçlü