II. Dünya Savaşı'nda Almanlar tarafından üretilen Schwerer Gustav, savaş tarihinin en büyük topu olarak dikkat çeker. Ancak, devasa boyutları ve heybetine rağmen, bu topun kullanım açısından pek de verimli olmadığı kısa sürede anlaşılmıştır. Schwerer Gustav, sadece Alman egosunu tatmin eden, fakat askeri anlamda sınıfta kalan bir silah olarak tarihe geçmiştir.

Topun tarihi ve yapım süreci

1939'da, Adolf Hitler’in Krupp şirketine verdiği talimatla başlayan Schwerer Gustav’ın yapım süreci, ilginç bir hikaye barındırır. Hitler’in, önceki başarılarına atıfta bulunarak, büyük bir silah yapmalarını istemesi sonucu Krupp mühendisleri devasa bir top tasarımı için çalışmalara başladılar. Sonuçta, Schwerer Gustav adı verilen bu top, iki sıra demir yolu hattı üzerinde hareket edebilen bir silah olarak ortaya çıktı. Top, adını Krupp’un sahibi Gustav Krupp’tan alırken, bazı topçu askerleri topun büyük yapısından dolayı ona "Dora" adını vermiştir. Yani Dora ve Schwerer Gustav aslında aynı topu tanımlar.

Savaş alanında kullanımı ve etkinliği

Top, en çok Sivastopol Kuşatması'nda kullanıldı ve başarılı olduğu iddia edilen bir kuşatma ile Hitler’in egosunu tatmin etti. Ancak, topun gerçekten ne kadar etkili olduğu sorgulanabilir. Schwerer Gustav, sadece 53 kez ateş etmiş, ve yapılan incelemelerde isabet oranının sadece yüzde 20 civarında olduğu belirlenmiştir. Bu, devasa topun ne kadar kullanışsız olduğunu gösterir. Tüm bu çabaya rağmen, Schwerer Gustav savaşın gidişatını değiştirebilecek bir silah olmaktan çok, Drittes Reich'ın devasa ama sonuçsuz bir silah macerası olarak tarihe geçmiştir.

 Topun zorlukları ve imalatı

Schwerer Gustav, her biri için 7 milyon mark harcanan ve sadece iki adet üretilen bir silah olarak dikkat çeker. Top, 200'den fazla askerin sorumlu olduğu bir ekip tarafından yönetiliyordu. Ancak, bu topun taşınabilirliği de büyük bir sorun oluşturdu. Yalnızca demir yolu hattı üzerinde hareket edebilen top, herhangi bir yerde konum değiştiremezdi. Namlusunu sadece yukarı ve aşağıya oynatabilen top, sağa sola hareket edebilmesi için rayların eğimli olarak döşenmesini gerektiriyordu. Ayrıca, 40 top atışından sonra 30 metrelik namlusunun değiştirilmesi gerekiyordu ki bu işlem yaklaşık 2,5 gün sürüyordu.

2024’te Türk sineması zirvede: En çok izlenen filmler açıklandı 2024’te Türk sineması zirvede: En çok izlenen filmler açıklandı

Schwerer Gustav’ın sadece savaşın sonlarına doğru önemli bir yer tutmuş olması, silahın tasarımının ve kullanımının savaşın mevcut dinamikleriyle ne kadar uyumsuz olduğunu ortaya koyuyor. 1. Dünya Savaşı'nda belki daha işlevsel olabilirdi, ancak II. Dünya Savaşı'nda bu büyüklükte bir topun çok fazla kullanışlı olmadığı kanıtlanmıştır. Nihayetinde, bu topun yalnızca iki örneği üretildi ve düşman eline geçmemesi için savaşın sonunda geri çekilerek imha edildi. Paris-Geschütz gibi uzun menzilli bir modelin yapım aşamasındayken imha edilmesi de, bu devasa silahların savaşta pek de verimli olmadığını gösteriyor.

Günümüzde, Schwerer Gustav'ın kalıntıları sadece bir tarihsel ilgi olarak kalmıştır. Sivastopol’da yaptığı yıkımların ardından, topun kalıntıları Ruslar tarafından bulundu ve zamanla Dresden Askeri Müzesi'nde sergilenen bir parça haline getirildi. Schwerer Gustav, her ne kadar tarihi bir başarı olarak görülse de, aslında gereksiz ve kullanışsız büyüklükte bir silah olarak anılmaktadır.

Muhabir: Mehrican Candemir