Gençler İyi ama Rotasyon Yok!

Ankara Spor Salonunda oynanan mücadelede, ligin iyi takımlarından Türk Telekom'a karşı son periyotta yıkıldık. 95-73

Abone Ol

Takviye yapılmazsa, benzer çok maç seyredeceğiz. Sorun kesinlikle oyuncularda değil. 12 kişiye karşı 6-7 kişi nereye kadar direnebilirsin?  Yine de iyi bir oyun ortaya koyduğumuzu düşünüyorum. İlk üç periyot, nefesimiz yettiğince, maçı kafa kafaya götürdük. Sonrasında maalesef eksik kadro olmanın dezavantajıyla oyun koptu. 
    Sporcularımızın basketbol kumaşı iyi lakin çok tecrübesizler. İki maçtır bunun sıkıntılarını yaşıyoruz. Maçlara çok kötü başlıyoruz. İki maçta da takımımız oyuna giremedi. Daha ilk 3 dakika dolmadan 10 sayı geri düştük. Ancak buradan sonra oynamaya başlıyoruz. Sanırım maç öncesi bir stres söz konusu. Devamında bakıyorlar ki direnebiliyorlar, müthiş bir mücadele başlıyor, maçı dengeye getirebiliyorlar. Demek ki kalite var. Tabi bu dönemdeki aşırı efor kaybı, sonrasındaki mücadele seviyesini etkiliyor ister istemez. 
    Sene başında kurulan takım, inanılmaz bir hücum takımıydı. McCollum, Webb, Jeferson, Boutsielle, Sipahi beşlisinin maç başı sayı ortalaması 81,2 bu rakamlar sadece giden oyuncularımıza ait!  Daha Muhsin Yaşar, Russell ve McDermott gibi sayı yükünü çekebilecek oyuncuları hesaba dahil etmedim. Çok büyük silahlarımız vardı ve hücum takımıydık. Savunmada fazla direnç göstermesek de birileri çıkıp, topu çemberden geçiriyordu. Hiçbirşey yapamıyorsak, topu McCollum'a teslim ediyorduk, ya sayıyı yapıyordu, ya da faulü alıyordu! Maçlarımızın çoğu da +100 sayı ile tamamlayarak şov yapıyorduk!  Maalesef artık böyle lükslerimiz yok. Bu saatten sonra, bu takım maç kazanacaksa, bunun tek yolu savunma performansıdır. 80 sayıdan fazla yediğimiz, hiçbir maçı kazanacağımızı düşünmüyorum. 
    Tırpancı ve Demirel'den sadece Karşıyaka için değil, Türk basketbolu adına çok umutluyum. İkisi de çok değerli oyuncular. Bilhassa savunmada çok başarılılar. Demirel orta mesafe şutunu geliştirmeli.Tırpancı'nın fundamentali ve çevre kontrolünü beğeniyorum.O da topla ilişkisini arttırabilirse, topu daha iyi saklar ve şutunu geliştirirse çok çok iyi bir oyun kurucu olabilir. İkisinin de ilacı aynı: Çok çalışmak!  Akyazılı ,Muhsin Yaşar ve Sayılı da çok iyi savunmacılar.Mert'i de unutmayayım. Dün takım geri gelirken arka arkaya bulduğu iki dış atış isabeti çok önemliydi. Yabancılarımızın savunma katkıları düşük. Ama onların da skor gücüne çok ihtiyacımız var. Dün de maça geri dönüşümüz tamamen savunma katkısıyla geldi. Savunmada çocuklar iyi savaştı. Her topa saldırdılar. Uçarak top çalmaya çalıştılar. Öyle pozisyonlar geldi ki, topu kazanmak için, uçarak daldılar, hani inanın denize öyle atlanmaz! Ruh var! Onu bir bilin istedim!  Bu çocukları, böyle kendilerini paralayarak oynarken gördük mü? Gördük!  O zaman biz gerçek Karşıyakalılara yakışan, maç seçmeden, her maçta salonu doldurmak ve bu aslan yürekli takıma destek olmaktır. Bize yakışan budur!  
    Biz Karşıyakalılar, her şeyin en iyisini isteriz. En kalitelisini tercih eder ve her zaman kazanmak isteriz. Ama inanın, bazen kazanmak sadece orada olmaktır. Yıllar sonra, ben de oradaydım, ÇÜNKÜ BEN KARŞIYAKALIYIM!  diyebilmektir... 
    Bu hakkınızı, kendi elinizden almayın! 
     Sevgi ve Saygılarımla