Suriye'deki iç savaşta 27 Kasım’dan bu yana Heyet Tahrir Şam (HTŞ) ve diğer cihatçı gruplar, Şam’ın kontrolünü ele geçirdi ve Beşar Esad rejimi sona erdi. Suriye’de yaşanan gelişmelerin “umut ışığı” olduğunu savunan Fidan, “Suriye’nin geri dönüşlerinin sağlanması ve ülkenin yeniden imarı için çalışmaları sürdüreceğiz. Suriye bizleri diplomasinin ne kadar uzun soluklu bir şey olduğunu göstermiştir” dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ankara’da 15. Büyükelçilik konferansının açılışında açıklamalarda bulundu.
Suriye’de 53 yıllık Esad rejiminin düşmesini değerlendiren Fidan, “Suriye’nin geri dönüşlerinin sağlanması ve ülkenin yeniden imarı için çalışmaları sürdüreceğiz. Suriye bizleri diplomasinin ne kadar uzun soluklu bir şey olduğunu göstermiştir. Herkes Suriyelileri terk ettiğinde Türkiye yanında durdu. Cumhurbaşkanımızın iradesi Suriyeliler için umut ışığı olmaya devam etti. Diplomatik hamlelerimizi yaparken bölgemiz için refah istediğimizi samimiyetle gösterdik” diye konuştu.
Fidan, “Gelinen noktada Suriye’de yeni bir dönem başlamıştır. İleriye odaklanmak gerekmektedir. Bundan sonraki süreçte kapsayıcı bir yönetim anlayışı ve barış içinde yaşadığı bir Suriye’yi arzu ediyoruz” dedi.
Fidan’ın açıklamasından satırbaşları:
- Büyükelçilerimiz ülkemize yeni pazarlarda fırsatlar sağlıyor. Dış politika birçok oyunun aynı anda oynandığı bir alandır. Bölgemizin vicdanı olmayı sürdürüyoruz, Ülkemizi her alanda güçlü kılmak için çalışıyoruz.
- Türkiye bundan sonra da Suriye'nin refah ve istikrarının sağlanması için üstüne düşenleri yapacaktır. Zor günlerinde Suriyelilerin yanında olan Türkiye Şam'da açılan yeni sayfada da yanlarında olacaktır. Suriye'nin yeniden imarı için çalışmaları sürdüreceğiz. Güvenli geri dönüş için çalışacağız.
- Bundan sonraki süreçte farklı etnik ve dini grupların kapsayıcı bir yönetim anlayışı ve barış içerisinde yaşadığı bir Suriye arzu ediyoruz. Komşularıyla iyi ilişkileri sahip olacak, bölgesine barış ve istikrar katacak yeni bir Suriye görmek istiyoruz. Bu amaçla bölgesel aktörler başta olmak üzere tüm taraflarla gerekli diyaloğu ve eşgüdümü sürdürmekteyiz.
- Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası aktörlerin Suriye halkına el uzatıp kapsayıcı bir yönetimin oluşturulmasına destek vermesini bekliyoruz.
- DAEŞ ve PKK'nin mevcut durumdan fayda sağlanmasının önlenmesi, Suriye'yi güvenli hâle getirecektir.
- Suriye'de kalıcı çözüm ile barış ve istikrarın ancak ulusal uzlaşı ile sağlanabileceğini en başından beri bildiğiniz gibi söylemekteydik. Ancak rejim halkı ile barışma yoluna gitmedi. Cumhurbaşkanımızın yaklaşan süreci öngörerek yaptığı çağrılara rejimin olumlu yanıt vermemesi ne kadar haklı olduğumuzu ortaya çıkaran gelişmelerin yaşanmasına sebep oldu.
