Kadınların doğada genellikle tek eşli olduğu yanlış bir algıdır. Aslında kadınlar, "en iyi eş"e ulaşmayı hedefler ve bu süreçte erkeklerden kaliteyi arar. Dişiler çoğunlukla en iyi genetik materyali ararken, bu süreçte eş zamanlı ve tesadüfi davranmazlar.

Erkekler için durum farklıdır. Sınırsız cinsellik erişimlerinin olmaması nedeniyle, bir kadına saplantı geliştirme eğilimindedirler. Erkekler genellikle sahiplenme ve hiyerarşiye uyum sağlama nitelikleriyle tek eşlilik seçebilirler, ancak bu çok eşlilikten tamamen uzak oldukları anlamına gelmez. Üst seviye erkeklerin çok eşlilik avantajları bulunabilirken, bu durum nadiren yaşanır. Ayrıca, eşcinsellik de erkeğin çok eşlilik doğasını gösteren bir durumdur; eşcinsel topluluklarda eşler hızla değişebilir ve bu durum doğum yapmadıkları için herhangi bir sorun teşkil etmez.

Nefret ettiğimiz insanlardan nasıl uzaklaşırız? Nefret ettiğimiz insanlardan nasıl uzaklaşırız?

Antropolojik araştırmalar, savaşçı olmayan erkeklerin çok eşlilik elde edemedikleri topluluklarda genellikle tek eşli olduklarını göstermektedir. 19. yüzyıl öncesi kadın seçim haklarının kısıtlı olduğu dönemlerde, kadınların genellikle zengin ve yüksek statülü erkekleri tercih ettiği de unutulmamalıdır.

Sonuç olarak, kadınlar ve erkekler arasındaki eşlilik tercihleri üzerine yapılan araştırmalar, çok eşliliğin ve tek eşliliğin farklı biyolojik ve sosyal etkenlerle şekillendiğini ortaya koymaktadır.

Editör: Mehrican Candemir