Türkiye Programları kapsamında İzmir'i ziyaret eden Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, AK Parti İzmir İl Başkanlığı ziyaretinin ardından MHP İl Başkanlığı ve şimdi de iş dünyasıyla buluşmak için İzmir Ticaret Odası'na (İZTO) geldi. İZTO'daki açık panel oturumunda İzmir Valisi Süleyman Elban, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancı, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli katıldı.
Haber Ekspres Gazetesi'nden Turgay Kılıç'ın haberine göre, Başkan Yorgancılar "Enflasyonu ve yatırımı, istihdamı, ihracatı ve önceliklendiren ve 2025-2027 Orta Vadeli Program'da (OVP) emeği geçenlere teşekkür ederim. Sorunumuz oldukça büyük. Geçmişte olduğu gibi bugün de yanınızdayız. Ülkenin gücüne güç katmaya devam ediyoruz. Herkesin dile getirdiği ama bir türlü çözülemeyen dört aşamayı belirtmek isterim. İlki büyük aşama katedilip ve bugüne gelinceye kadar bizi etkileyen enflasyonla mücadeledir. Düşüş söz konusu olsa da para politikayla mücadele edilmesi enflasyonla mücadelesi çok mümkün değil. Enflasyonun düşmesi fiyatların düştüğü anlamına gelmediği gibi iş dünyasında da maliyetten üretimi de erteliyor" dedi.
İkinci ve üçüncü aşamalar
İkinci ve üçüncü aşamayı dikkate alan Yorgancılar, "İkinci başlığımız ise mülteci ve sığınmacı politikası. Bu süreç bizi sosyo-ekonomik güvencesizliğe itiyor. Afgan sığınmacı ve mültecilerle karşı toplumda endişe, iş hayatında ise kayıtdışı çalışmaları öne çıkarıyor. Üçüncü konu ise eğitimdir. Eğitimdeki sorun vasatlığı, kontrolsüz yöentim ve nitelikli iş gücü ihtiyacı da maalesef sağlamıyor. Türkiye'deki yüzyılı gerçekleştirmek için bu yüzyılı eğitim ile özdeşleştirmek hepimizin görevidir. Başlangıç noktamız ise meslek liseleri olmalı ve bu konuda da destek vermeliyiz" işaretini verdi.
Adalete ve eğitime olan güvencesizlik
Başkan Yorgancılar adalete ve eğitime olan güvencesizliğe dikkat çekerek "Son olarak ise hukukunun üstünlüğüdür. Bu durumlarda ne yazık ki adalete olan güvensizliği arttırıyo. Bu dört başlığın da aynı anda aktif olması, beyin göçünü, gelmeyen yabancı yatırım, düşük katma değer, yoksul bir toplum riskini de ortaya çıkarıyor. Döviz iner çıkar, ekonomi bozulur sonrasında düzelir. Ama belirli sürede yoluna girse de adalete ve eğitime olan durumun bozulması, yoluna girmesi güç. Ülkemizin potansiyeline ve avantajına da reel sektörümüzün gücüne inandığımız söylemek isterim ki bu süreç elimizde ve kaybettiğimiz durum ise elimizi güçleştiriyor. İhracat yapmak, istihdam sağlamak istiyoruz. Öyle bir durumdayız ki istihdam ve üretim için de önümüzde zorluklar var. İsteğimiz ise EOCD ülkeleri arasında en iyi seviylerine çıkmak istiyoruz. Kıdem tazminatı ise emeklilik primleri ve diğer giderler iş güvencesi tazminatı ise çok üstünde maliyetle yolu kat etmek zorunda kalıyoruz. Tüm bu maliyetlerde tamamlayıcı emeklilik de gündemde" şeklinde konuştu.
"İş davalarında zorlu süreç"
Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, şunları söyledi: "İş davaları da bizim sorunlarımız. Zaman aşımı süreci 5 yıl. Dünyada böylesi bir uygulama yok. Birinin hakkı yenmişse 6 aylık sürede bu durumu mahkemeye taşır. Bu süreç 5 yıla çıkması zor bir süreci tetikliyor. Bu ülke hepimizin. Gidecek yerimiz yok. Biz sahip çıktık, hep de sahip çıkacağız. Çalışanlarımzıın ise mağdur olmaması için gelir vergisi mağdurlarında ücret tabanlarının yeniden düzenlenmesi iyi olacaktır. "
